ABD merkezli Wall Street Journal (WSJ) gazetesinin aktardığına göre, İran'ın İsrail'e yönelik bir saldırı planladığı gece, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Suudi Arabistan, Washington yönetimiyle iş birliği yaparak İran'ın saldırısını önlemeye yönelik önemli istihbarat bilgilerini ABD'ye iletti. Ancak, bu ülkelerin ABD'nin hava sahalarını kullanma teklifini reddettikleri belirtildi.
"MEŞRU" BİR SAVUNMA EYLEMİ
BAE'li siyaset bilimci Abdulhalek Abdullah, ülkesinin kendi ulusal çıkarlarına ve güvenliğine odaklandığını ve doğrudan bir çatışmaya dahil olmamaya çalıştığını belirterek, BAE'nin İsrail ve İran ile ilişkilerini sürdürmeye çabaladığını ifade etti.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi'nin, Katar Emiri Şeyh Tamim bin Hamad Al Thani ile yaptığı telefon görüşmesinde, Gazze Şeridi'ndeki savaşın yanı sıra 1 Nisan'daki Şam'daki İran konsolosluk binasına düzenlenen saldırı ve İran'ın İsrail'e yönelik misilleme saldırısı ele alındı. Reisi, İsrail'in konsolosluk saldırısını "Gazze Şeridi'ne saldırıda hedeflerine ulaşamamasının bir sonucu olarak çaresizliğin bir işareti" olarak nitelendirerek, İran'ın İsrail'e yönelik misilleme saldırısını ise "meşru" bir savunma eylemi olarak vurguladı. Reisi ayrıca, İran'ın çıkarlarına aykırı herhangi bir eyleme "şiddetli, kapsamlı ve acı verici bir karşılık" verileceğini belirtti.
Katar Emiri Al Thani ise, iki ülke arasındaki "yüksek karşılıklı güvene" dikkat çekerek, Katar'ın İran'ı ve Filistin davasını desteklemeye devam edeceğini ifade etti. Al Thani, "Siyonist rejim durumu gerginleştirerek dünya kamuoyunun dikkatini Gazze'deki işlediği suçlardan başka yöne çekmeye çalışıyor" şeklinde konuştu.