Barış Pehlivan yazdı: Çocuk tecavüzcüsüyle aynı evde yaşayan 4 yaşındaki çocuk

Pehlivan, 4 yaşındaki bir kız çocuğunun, iki çocuğa tecavüz etmekle suçlanan, aldığı hapis cezasının peşinden 6 ay sonra tahliye edilen dayısıyla aynı evde yaşadığını yazdı.

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Barış Pehlivan'ın aktardığına göre baba, 4 yaşındaki çocuğunun bacaklarında morluklar fark etti, çocuk ise morlukları dayısının yaptığını söyledi.

Dayı M.O.'nun iki ayrı çocuğa cebir ve şiddet kullanarak cinsel istismar suçundan 22 yıl 6 ay hapis cezası aldığını, altı ay hapiste kaldıktan sonra tahliye edildiğini söyleyen Pehlivan, yazısında şu ifadelere yer verdi:
"T.D. adlı baba, eşi Ö.D. ile boşanma aşamasındaydı. Küçük kızlarının geçici velayeti annedeydi, baba ise 15 günde bir görebiliyordu.

Bundan iki ay önce... Aldığı bayram kıyafetlerini kızına giydirmeye çalışan baba birden şoke oldu. Zira kızının bacaklarında morluklar vardı. “Kim yaptı” sorusuna kızının yanıtı, “Dayım” oldu.

Baba sonradan öğrendiği bu gerçeği de düşününce çıldırdı. Hemen küçük kızının morluklarına dair darp raporu aldırdı. Sonra da... Dayı M.O. hakkında şikâyette bulundu.

Savcı soruşturmayı başlattı, şikâyetçi babanın ifadesini aldı, ardından da küçük kızın annesinin ifadesini aldı. Farkında mısınız, nokta koydum önceki cümleye. Devam edemedim. Zira, Denizli’deki savcı, şüpheli dayı M.O’nun ifadesini almadan dosyayı kapadı.

Yanlış okumadınız. Anne, aynı evde yaşadığı kardeşi M.O’dan şikâyetçi olmayınca babanın suç duyurusu “varsayıma dayalı” olarak değerlendirildi. Sahi, kim morartmıştı 4 yaşındaki kızın bacaklarını? Savcı bu sorunun peşine bile düşmedi, dava açmadı.

Ancak baba, peşini bırakmadı. Tüm uğraşlarına rağmen şüpheli dayı için sadece bir ay süreyle uzaklaştırma, anne için ise “çocuğa kötü söz söylememe” uyarısında bulunma kararı çıkarabildi.

Gün geldi, o baba, kızını şüpheli dayının da yaşadığı o eve teslim etmemek için direndi. Bu nedenle gözaltına bile alındı.

Sahi, 4 yaşındaki çocuğu, çocuklara tecavüzden 22 yıl 6 ay hapis cezası almış bir adamla aynı evde yaşamaya mahkûm eden yargı sistemini kim hangi vicdanla bana açıklayabilir?

Acaba o küçük çocuğu bu kötülüğe mahkûm eden kararlarda, annenin çok yakın bir akrabasının yüksek yargı üyesi olmasının etkisi var mıdır?

Midem bulanıyor. Bu kadar."