Yanıt kurnazı, soru akıllıyı ele verir.
Erdoğan, üç gün önce konuşuyor: "Yargının kararlarını beğenmeyebilir, itiraz edebilir, hoşnutsuzluğumuzu açıkça dile getirebiliriz. Buna kimse engel olamaz, olmamalıdır."
Ben ise sadece eleştirmiyor, soruyorum. Konuşan, yazı yazan içerde de eli silahlı mafya nasıl dışarıda diye sorguluyorum. Somut konuşalım...
Perdeci Talat’ın hikâyesini size daha önce anlatmıştım. 1 Haziran 2021 günü Alibeyköy’de bir kafenin perdelerini asıyordu. Kafe sahibi olarak bildikleri Ahmet Adanmış kapıya çıktığı sırada, dışarıda bekleyen aracın içinden, kafe kurşun yağmuruna tutuldu. Kafe sahipleri Ahmet Adanmış ve Ahmet Taha Aksakal yaralandı. Perdeci Talat ise ilgisinin olmadığı bir hesaplaşmada hayatını kaybetti. İki çocuğu öksüz kaldı. Olay üzerine kafeye gelen polis, koltuk üzerinde bir adet Glock marka tabanca, mutfak tezgâhı üzerinde bir adet tabanca ve koltuk üzerinde 500 adet 200 TL’lik toplamda 100 bin TL banknot bulduğunu tutanağa geçti. Saldırıya uğrayan "Zaza Doğan" lakaplı Ahmet Adanmış’ın mekânıydı. Peki saldıran?
Polis için tahmin etmek güç değildi. Zaza Doğan ile Fatih Uzunyayla arasında husumet vardı. Polisteki istihbarata göre Uzunyayla’nın adamları bir süredir "Fatih abinin intikamı alınacak" diyordu. Saldırganlar bulundu. Üveyiz Kınay, Emre Duran, Emirhan Örs ve saldırıya karıştığı öğrenilen Doğan Gökdoğan gözaltına alındı. Gökdoğan her şeyi itiraf etti: Arabayı Emirhan kullanmış, yan koltuğunda kendisi oturmuş, arka koltuktaki Üveyiz elindeki kalaşnikofla tam 12 el ateş etmişti.
Tetikçilerin en büyüğü saldırı sırasında 21 yaşındaydı. Sosyal medyaları silahlı fotoğraflarla doluydu. Yani gencecik çocuklar yine yeraltına çekilmiş, mafya hesaplaşmasında kullanılmıştı. Her şey çözülmüş sanmayın. Neler olmadı ki bu süreçte!
Mesela itirafçı Doğan Gökdoğan, tehdit edildi, dövüldü, ayağından vuruldu. Mesela tetikçiler tutuklanırken azmettirmekle suçlanan Uzunyayla nasıl olduysa önce serbest bırakıldı, sonra yakalama kararı çıkarıldı, boğazda yemek fotoğrafları paylaşan hatta bu süreçte Emniyet’e girip çıktığı ispatlanan Uzunyayla bir türlü yakalanamadı. Sonra yakalanıp tutuklandı. Ardından yine serbest kaldı. Mesela 6 Nisan 2023’te CHP İstanbul İl Başkanlığı önünde açılan ateşin, saldırı sonrası serbest kalan Emre Duran’ın silahından çıktığı anlaşıldı.
‘KAÇMAZ’ DİYE BIRAKILDI
İşte Perdeci Talat’ın pisi pisine öldüğü mafya hesaplaşması davası geçenlerde sonlandı. Meğerse skandal daha da büyümüş. Adalet denilen mülkün değil mafyanın temeliymiş!
4 Nisan 2023 tarihli duruşma tutanağı önümde. Hâkim, cinayeti azmettirmekle suçlanan Fatih Uzunyayla’yı huzuruna çağırdı. Ardından "Sabit ikametgâhın var mı", "Başka hükümlü olduğun dosya var mı" gibi sorular sordu. Ardından herkesi şaşırtan karar tutanağa şöyle geçti: "Sanık Fatih Uzunyayla’nın tutuklulukta geçirdiği süre, delillerin büyük ölçüde toplanmış olması, delilleri karartma ihtimali bulunmaması (...) TAHLİYESİNE."
SADECE 4 AY İÇERDE KALDI
12 Ocak 2024’te mahkeme kararını verdi. Üveyiz Kınay ve Emirhan Örs’ü cinayet ve yaralamadan müebbet hapse mahkûm etti. Ancak herkes biliyordu ki onlar tetikçilerdi. Asıl merak edilen Fatih Uzunyayla’dı. Mahkeme, onun hakkında da cinayeti azmettirmekten müebbet hapis ve 39 yıl hapis cezası verdi. Hakkında da tutuklamaya dönük yakalama kararı verdi.
Ancak...
O gün bu kararı dinleyenler arasında Fatih Uzunyayla yoktu. Zira daha önce yirmi yıl hapis cezası olan, iktidarın infaz düzenlemeleri sayesinde kısa sürede dışarı çıkan Uzunyayla, çoktan kaçmıştı. Halen de yakalanamadı. Yeraltı dünyasında konuşulanlara göre Balkan ülkelerinde hayatını devam ettiriyor. Belki de teslim olmak için hep katilleri koruyan infaz paketi bekliyor.
Sonuçta...
İstanbul’un ortasında bir kafe tarandı. İki çocuk babası Perdeci Talat katledildi. İnsanlar yaralandı. Bu saldırı için bir araç çalındı, yakıldı. Bütün bunların sonunda hapiste sadece 2000 yılında doğmuş iki tetikçiden başkası yok. Azmettiren Fatih Uzunyayla ise bu davada sadece 4 ay 3 hafta, evet yanlış okumadınız, 4 ay 3 hafta tutuklu kaldı. Niye, kime kurşun sıktığını bile bilmeyen çocuk yaştaki tetikçileri cezalandıran adalet, kendisinin de azmettirici olduğunu kabul ettiği mafyayı sol eliyle yargılıyor görünürken sağ eliyle kaç dedi! Bu üç yılda ise mahkeme tutanaklarına yansıyanlara göre taraflar, İstanbul sokaklarında bir sürü yerde kurşun sıkmaya devam etti.
Güçlüleri koruyan adaleti sorgulamadıkça, vereceğimiz yanıtların anlamı da olmayacak.