Barış Terkoğlu yazdı: Erdoğan neden aday olamaz

Nitekim, Mustafa Şentop da çalışmasında, 2017 öncesindeki cumhurbaşkanı kavramıyla, sonrasının aynı olmadığı tezine dayanıyor.

1965’ten beri yayında olan Mülkiye Dergisi, zaman zaman tartışma yazıları da yayımlıyor.

Son sayısında, tam da aradığımız meseleye dair, 33 sayfalık ilginç bir makale yayımlandı. Kemal Başak imzalı yazının başlığı şu: “Anayasa’nın İki Defadan Fazla Cumhurbaşkanı Seçilememe Kuralı Üzerine”

Makale, Erdoğan’ın bir kez daha aday olma imkânı olup olmadığını araştırıyor. Peki Kemal Başak, kiminle tartışıyor derseniz, yanıtı var: Meclis Başkanı Mustafa Şentop’la. Zira Şentop, Erdoğan’ın yeniden seçilmesine destek olmak için, geçen yıl, Türkiye Adalet Akademisi Dergisi’nde makale yayımladı. Kemal Başak’ın anlattıkları, Şentop’un bütün dayanaklarının altındaki halıyı çekiyor.

‘ÖNCEKİ SAYILMAZ’ TEZİ

Anayasa temel bir metindir. Herkesçe anlaşılır, açıktır. 101. maddesinde şu yazıyor: “Cumhurbaşkanının görev süresi beş yıldır. Bir kimse en fazla iki defa Cumhurbaşkanı seçilebilir.”

Üstelik bu madde, 2007 yılındaki değişiklikten beri böyle olduğu halde, Erdoğan iki kez cumhurbaşkanı olduğunu kabul etmiyor. Kendisini, resmi olarak, “cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ilk cumhurbaşkanı” diye tanıtıyor. Haliyle savunmasını, “Önceki sayılmaz” diyerek yapıyor.

Nitekim, Mustafa Şentop da çalışmasında, 2017 öncesindeki cumhurbaşkanı kavramıyla, sonrasının aynı olmadığı tezine dayanıyor.

Kemal Başak buna nasıl yanıt veriyor?

- Başak, anayasada, cumhurbaşkanı ile ilgili maddeleri inceliyor. Hiçbir yerde, “Yenisi cumhurbaşkanı eskisi değil” ayrımı yapmadığı için, Şentop’un tezini kabul ederseniz, anayasa içinden çıkılmaz hale geliyor. Erdoğan’ı seçtirmek için, 2017’den önceki cumhurbaşkanlarını anayasa dışına iterseniz, bir anlamda cumhurbaşkanı saymazsanız, durum tuhaflaşıyor.

- Mustafa Şentop’un, Erdoğan’ı aday yapabilmek için başvurduğu yollardan biri de cumhurbaşkanlığı kanunun yapılma tekniği. Şentop, cumhurbaşkanlığını tanımlayan 101. maddenin bütünüyle değiştirilmesinden hareketle, özetle “Eskisi sayılmaz” diyor.

NE GEREKÇEDE NE RAPORDA VAR

- Şentop’un bir başka dayanağı, cumhurbaşkanlığı değişikliğine neden olan kanunun gerekçesi. Şentop, bu gerekçe incelendiğinde, cumhurbaşkanı kavramına yeni manalar yüklendiğini söyleyerek Erdoğan’ın eski cumhurbaşkanlığını saymıyor. Değişiklik maddelerini inceleyen Başak, şu sonuca varmış:

“6771 sayılı kanuna kaynaklık eden kanun teklifinin imza sahiplerinin ya da hazırlayıcılarının, değişiklik yapılırken korunan anayasa hükümleri hususunda sistemli ve tutarlı bir duyarlılık taşımadıkları, böyle bir duyarlılık taşıyorlarsa da bunu kanun teklifinin gerekçesine tutarlı bir şekilde yansıtamadıkları görülmektedir.”

- Şentop’un son dayanağı ise değişikliği hazırlayan Anayasa Komisyonu’nun raporu. Bir anayasa maddesini anlamak için komisyon raporunu okumak gerekir mi?

Böyle bir şeye gerek duymak için anayasada ne dediğinin anlaşılamıyor olması gerekir. Eğer sahiden anlaşılmıyorsa, yasayı yapanlar hatalı bir metin yapmışlar demektir.

Yine de Kemal Başak, Şentop’un dediği yöntemi izlemiş. Komisyon raporunu okumuş. Bu konuda da “komisyon görüşü” diye bir şeyin olmadığı sonucuna varmış:

“Dolayısıyla burada söz konusu olan durum, komisyon iradesini yansıtmayan, fakat komisyon başkanının görüşünü yansıttığı anlaşılan bir metnin (Komisyon, sorunu tartışmadığı ve oylama ile karara bağlamadığı için bu bağlamda bir iradesinin varlığından söz etmek mümkün değildir), komisyonun iradesi imiş gibi komisyon raporuna eklenmesinden ibarettir.”

MUHALEFET VERİ SUNUYOR

İki uzun makaleyi özetlemeye çalıştım. Başta CHP olmak üzere muhalefetin bir kanadı, Erdoğan’ın açık anayasa hükmüne aykırı adaylığına itiraz etmiyor. Buna karşın, bir kesim ise Erdoğan’ın aday olamayacağını tezini YSK’ye taşıyacak. AKP buna, Mustafa Şentop’un öne sürdüğü görüşlerle karşılık verecek. Savunusu, 2017 öncesi ve sonrasında, cumhurbaşkanlığı kavramının iki farklı içeriğe denk düştüğü şeklinde olacak. Bunun için, kanunun yapılma tekniğinden komisyon raporlarına kadar farklı dayanaklar sunacak.

İşte buna cevap veren, Kemal Başak’ın makalesi, Şentop’un bütün tezlerini, doğal olarak Erdoğan’ın yeniden aday olabileceği görüşünü net bir şekilde çürütüyor. YSK dikkate alır ya da almaz... Ancak Başak’ın somutladığı gerekçeler, Erdoğan’ın adaylığının gayri meşru olduğunu anlatmak için, muhalefete önemli bir veri sunuyor.

Bir suçun işlenmesine engel olamayabilirsin. Ancak ona kayıtsız kalmak, tanığın kendisini de çürütmez mi? 

Çığlık atmak, başkasından çok kendimiz içindir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.