Bavyera'da Türkiye halleri: Almanya 'süresiz tutukluluk' uygulaması getirdi!

Işın Toymaz - StuttgartFederal Almanya Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşandı ve muhafazakar Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisi iktidarındaki Bavyera Eyaleti, koruyucu önlemler kapsamında “süresiz tutukluluk'' düzenlemesini...

Işın Toymaz - Stuttgart

Federal Almanya Cumhuriyeti tarihinde bir ilk yaşandı ve muhafazakar Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) partisi iktidarındaki Bavyera Eyaleti, koruyucu önlemler kapsamında “süresiz tutukluluk'' düzenlemesini uygulama kararı aldı.

Eyalet başkenti Münih’te Bavyera Parlamentosu’ndaki oylama ile 1 Ağustos 2017 tarihinden itibaren hayata geçecek yasal düzenleme ile ''toplum ve düzen için tehdit teşkil eden “tehlikeli kişilere'' suç işlememiş olsalar dahi süresiz tutukluluk’ uygulanabilecek.

Söz konusu düzenleme ile daha önce 14 gün sınırı bulunurken, yeni uygulamada her 3 ayda bir yargıç kararı ile “tehlikeli kişinin'' tutukluluk süresi uzatılabilecek.

Bavyera Eyaleti’ndeki uygulama, Alman siyasi sahnesinde bomba etkisi yaratırken, Alman medyasında da çok sert eleştirilere hedef oldu.

'CSU, HEDEFİ AKP’DEN ÇOK DAHA İYİ TUTTURMUŞ'

Birlik’90 / Yeşiller partisinin Federal Meclis Milletvekili adayı ve Kuzey Ren Vestfalya Eyalet Teşkilatı Yönetim Kurulu Üyesi Gönül Eğlence konuyla ilgili attığı bir tweette “Bavyera’da Türkiye durumları. AKP ile Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) kıyaslanabilir ama CSU hedefi çok daha iyi tutturmuş'' ifadesine yer verdi.

ABC’ye konuşan Eğlence, uygulamanın kendisi için de bir sürpriz olduğunu belirterek şu açıklamaları yaptı:

“Ben o tweetle Bavyera Eyaleti’nde hukuk devletine uymayacak bir düzenlemeye eleştiri getirdim. Benim için de sürpriz oldu. Hiç beklemiyordum. CSU’nun 24 Eylül seçimlerine doğru tavrını sürekli sertleştirdiğini görüyoruz.

“CSU, AfD İLE YARIŞIYOR MU?''
Sağ popülist parti Afd ile yarışıyor mu, flört mü ediyor bilemiyorum. Ancak muhafazakar seçmenine anlaşılan işaret veriyor. ''Arkasını önünü aramadan istersek insanları sonsuza dek cezaevinde tutarız’ mesajını. Türkiye’de eleştirdiğimiz durumlarla karşı karşıyayız.  İnsan haklarından ödün verdiğinizde daha fazla güven sağlamazsınız.

Bunun örneğini Türkiye’de de görüyoruz. Bavyera’da yaşayan AKP seçmeni için belki çok doğal bu yola başvurulması. O açıdan bu düzenlemeye sıcak bakıyor da olabilirler.

Eyalet Meclisi’nde çekimser oy kullanan muhalefet ise anlaşılan seçmenini CSU’ya kaptırmamak için sesini yükseltmemiş.

Oysa muhalefet işini yapmalı. Martin Schulz’un çizdiği tablo çok farklı. Sosyal demokratlar görevlerini yerine getirmezse CSU her istediğini yapar.

'KENDİMİZİ TÜRKİYE İLE ÖLÇMÜYORUZ'
Diğer taraftan AKP’ye de malzeme olacak endişesi ise yerinde olmaz. Çünkü onlara herşey malzeme. Herşeyden kendinlerine bir pay biçiyorlar. Mağduru iyi oynuyorlar. ''Ağızlarına sakız olmayalım’ yaklaşımından çok insan haklarına saldırıyı eleştirmek daha doğru olur. Nihayetinde kendimizi Türkiye ile  ölçmüyoruz.

Diğer taraftan CSU’nun tutumunu, kardeş partisi Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) partiden ayrı tutmak gerekiyor. Başbakan Angela Merkel’in Federal düzeyde böyle birşeye müsaade edeceğini sanmıyorum.''

Öte yandan diğer Yeşil siyasetçilerden de süresiz tutukluluk uygulamasına tepki yağdı.

Katherina Schulze’ye göre, bu düzenleme ile CSU insan haklarının bir parçasını daha feda etti. Daha önce Yeşil milletvekili olan bugün Bağımsızlarda yer alan Claudia Stamm ise eleştirisini “Özgürlükçü toplumumuzu temel hakları ihlal ederek koruyamayız'' sözleriyle dile getirdi.

Almanya Sosyal Demokrat Parti’de (SPD) ise yeni yasal düzenleme ilgili görüş aykırılıkları mevcut.

Örneğin SPD’li Franz Schindler ve destekçileri süresiz tutuklulukla ilgili uygulama ile anayasayı koruma teşkilatının yetkilerinin  polise geçtiğini öne sürerlerken, Alman sosyal demokratların önemli bir bölümü eleştiri yapmakta  şimdilik çekingen davranıyorlar.

'CSU, SEÇİM YATIRIMI YAPIYOR'
Bavyera Eyalet Meclisi’nin SPD’li tek Türk kökenli Milletvekili Arif Taşdelen de polisin yetkilerini arttıran düzenlemeyi  ABC için değerlendirdi.Taşdelen, düzenlemenin CSU’nun bir “seçim yatırımı'' olduğunu belirtti.

Eyalet Meclisi’ndeki yasa teklifinin oylanmasında SPD’nin genel tavrının çekimser olduğu vurgusunu yapan Taşdelen “süresiz tutukluluk'' uygulaması için şunları söyledi:

“Bu sadece tek bir eyaleti ilgilendiren bir uygulama, Federal düzeyde hiçbir etkisi yok. Bence Almanya geneline yayılmaz. Nihayetinde Eyaletin İçişleri Bakanı  Joachim Hermann, Genel Seçimlerde Federal İçişleri Bakanı olmaya hazırlanıyor. Yani bu bir seçim yatırımı.

İç güvenlik politikalarını seçimler öncesi gündeme getirerek, mültecilerin terörist olduğu algısını yaratmak çok tehlikeli elbette. Yine de Bavyera’da somut kanıtlar olmadan süresiz tutukluğun uygulanamayacağını da söylemek gerekiyor. Süresiz tutukluluk için o kişi gerçekten terör şüphelisi olmalı.  Neticesinde bu düzenleme ile yasal olarak çok da fazla birşey değişmedi.

'BURADA SOMUT DELİLLER KONUŞUYOR'
Ancak Hıristiyan Demokrat Birlik (CDU) yönetimindeki tek bir eyalet de uygularsa o zaman ülkedeki bütün CDU’nun iktidarda olduğu eyaletlere sıçrayabilir. Elbette böyle bir risk var.

Yine de tüm bunlar Türkiye ile şu anda kıyaslanamaz.

'YABANCILAR MEMNUN'
Bavyera o duruma gelirse, o zaman bu konu tekrar tartışılır. Bavyera Eyaleti, terörle mücadele meselelerinde, iç güvenlik konusunda Almanya’da en sert yasalara sahip bir eyalet. Sosyal demokrat olarak ben de bu düzenlemeye  hayır derim ama yabancılara sorduğunuz zaman ''doğru yapıyorlar’ dediklerine şahit oluyorsunuz. Caydırıcı etkisi olduğuna inanıyorlar. Buradaki yabancılar yasanın sertleştirilmesini Almanlardan çok daha fazla onaylıyorlar.''

'ERDOĞAN SEVİYESİ...'
Hür Demokrat Parti (FDP) Genel Başkan Yardımcısı Wolfgang Kubicki
düzenlemeyi “Almanya’daki insan haklarının seviyesinin ''Erdoğan Seviyesi’ne indirilmesi'' olarak yorumladı.

Kubicki, FDP’nin resmi web sitesinde yayınlanan açıklamasında “Kanunların uygulanması için yasalarda anayasaya aykırı ve aptal  sertleştirmeler yerine çağdaş donanımlı polis teşkilatı ve adli makamlar talep ediyoruz. Böyle kötü kanun yapanlar, Federal Anayasa Mahkemesi’ne aykırı ve gittikçe ağırlaşan yüke sebep olduklarını da bilmelidirler'' dedi.

Federal Almanya Adalet Eski Bakanı Sabine Leuthueser-Schnarrenberger de Kubicki’ye arka çıkarak söz konusu yasal düzenlemeyi anayasaya aykırı olarak niteledi.

FDP Bavyera Eyalet Teşkilatı Genel Sekreteri Daniel Föst tepkisini “Suç işlememiş birisini süresiz tutuklamak kesinlikle kabul edilemez'' sözleriyle ortaya koydu.

Almanya’nın en önemli siyaset yorumcularından Heribert Prantl, Süddeutsche gazetesi için konuya ilişkin kaleme aldığı makalede süresiz tutukluluk düzenlemesini ağır sözcüklerle hedef tahtasına oturttu.

DÜZENLEMENİN AKLA GETİRDİKLERİ: GUANTANAMO, ERDOĞAN VE POLONYA
Almanya’nın güçlü kalemlerinden Prantl  düzenlemenin “Guantanamo, Erdoğan ya da hukuk devleti olmaktan uzaklaşan Polonya''yı akıllara getirdiğine işaret etti. Prantl şöyle dedi: “Böyle bir yasal düzenlemeden dolayı sadece CSU değil, bir bardak suda fırtına bile koparamayan eyaletteki muhalefet de utanç duymalıdır. Bu yasa bir hukuk devleti için utanç vericidir. Bu yasa, tehlikeli kişilere pranga vurulmasını da ön görüyor. Bence bu prangayı, bu yasaya oy veren milletvekillerine vurmak daha doğru olur.''

Almanya’nın çok tartışmalı yeni yasasını yakında Federal Kabine’de yer alması beklenen Bavyera Eyaleti İçişler Bakanı Joachim Hermann ise şu sözlerle savundu:

“G20 Zirvesi’ndeki çatışmalar birşey olana kadar seyirci kalmamak gerektiğini gösterdi. Devlet insan haklarını tehdit etmiyor, aksine aşırı uçlar ve düzen karşıtları.''

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Dünya Haberleri

Hizbullah, İsrail'in Kiryat Şmona'sına İran Yapımı Füzelerle Saldırdı: Yaralılar Var
Madonna, Copacabana Plajında Unutulmaz Konser Verdi
Japonya, Yendeki Değer Kaybıyla Turist Akınına Uğruyor
Macron, Fransa'daki Üniversite Protestolarını Sert Bir Dille Eleştirdi
Gazze'de İsrail Saldırıları Devam Ediyor: Son 24 Saatte 29 Ölü, 110 Yaralı