İstanbul'da, gereksiz yere özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ölümüne neden olan şüphelilere ilişkin iddianame hazırlandı. Şüpheliler arasında hemşire Mehtap S. ve örgüt üyesi Hasan Basri G. gibi isimler bulunuyor. İddianamede, Hasan Basri G.'nin, Mehtap S.'ye, "Mehtap çocuğu öldür, 50 satürasyonlu çocuk mu olur?" dediği ve Mehtap S.'nin de "Öldüreceğim de, öldürsem de bir dert biliyorsun yani" yanıtını verdiği belirtildi. Bu ifadeler, davanın ciddiyetini artıran çarpıcı detaylar arasında yer aldı.
TEHDİT VE YASA DIŞI FAALİYETLER
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, olayla ilgili olarak 47 şüpheli hakkında soruşturma başlattı. Soruşturmayı yürüten savcı Y.E., makamında tehdit edilmiştir. İddianamede, şüphelilerin bebekleri nasıl anlaşmalı hastanelere sevk ettikleri, telefon görüşmeleriyle ortaya kondu.
Şüpheliler, 112 Acil Çağrı Merkezi ambulans şoförleri ile birlikte çalışarak, hastaları kendi anlaşmalı oldukları özel hastanelere göndermekte suç ortağı olmuşlardır. Örgüt, hasta ailelerini ikna ettikten sonra bebeklerin tedavi reddi gibi işlemleri gerçekleştirdi ve sonrasında provizyon numarası alınmadan hastaları sevk ettikleri belirtildi.
SORUŞTURMA VE YARGILAMA SÜRECİ
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde değerlendirilecek olan iddianamenin kabul edilmesi halinde, şüphelilerin önümüzdeki günlerde yargılanmasına başlanacaktır. İddianamede, örgüt lideri olarak bilinen doktor Fırat S. ile şüpheli Ceren Hatice K. arasında geçen bir diyalogda, sağlık bakanlığının denetime geldiği ve bu durumun rahatsızlık yarattığı ifade edildi.
Fırat S.'nin, "Tamam, taburcuların var zaten. Bugün taburcu edeceğin 3 hastan yok mu? Taburculukları ayarla" demesi, hukuksuz faaliyetlerin ne denli sistematik bir şekilde yürütüldüğünü gözler önüne seriyor.
SONUÇ
Bu olay, sağlık sisteminin kötüye kullanılması ve insan hayatına yönelik ciddi tehditler içeren bir durum olarak kayıtlara geçti. İddianamede yer alan ifadeler, davanın seyrini belirleyecek önemli deliller arasında yer alıyor. 12 çocuğun hayatını kaybetmesine neden olan bu çetenin yargılanması, sağlık sisteminin yeniden değerlendirilmesi açısından da kritik bir öneme sahip.