Her ne kadar bilim camiasının en tanınmış isimlerinden biri olsa da, Türkiye onu daha çok DNA Onarım Sistemi çalışmasıyla almaya hak kazandığı Nobel ödülü ile tanıdı. En basit ifadeyle, hasar almış DNA’ların kendini onararak yeniden sağlıklı bir yapıya kavuşması mantığına dayanan çalışmalarını geliştirmek ve laboratuvar ortamında alınan sonuçların insanlar üzerindeki etkilerini anlayabilmek için araştırmalarına devam eden Sancar ve ekibi, bu kapsamda şans eseri yeni bir şey keşfettiklerini açıkladı.
Sancar tarafından yapılan açıklamaya göre, bu çalışmalar sırasında EdU isimli bir molekülü kullanan ekip, hiç beklenmedik bir şekilde bu molekülün beyin kanserine çare olabileceğini fark ettiler. Açıklamaların bundan sonraki kısmı biraz teknik olabilir baştan söyleyelim.
Sancar’ın yaptığı çalışmalarda kullanılan EdU molekülü, aslında orta derecede zehirleme etkisine sahip bir madde. Bu nedenle de EdU molekülünün hücreleri öldürebileceği de kabul ediliyordu ancak bu fikir bilimsel çalışmalarda pek yer kullanılmadı. Bununla birlikte Sancar, aslında bu molekülün DNA’da hasar oluşturabildiğini ve bu sayede de hücreleri öldürdüğünü ortaya koydu. Bunun anlamı ise, EdU molekülü kullanılarak beyindeki kanser hücreleri öldürülebilir. Çünkü beyin yapısı itibariyle yeni bir DNA sentezi yapmıyor yani yeni hücre üretmiyor. Ancak beyin tümörü söz konusu olduğunda, bu tümör kontrolsüz bir şekilde yeni DNA’lar üretiyor ve bu da hastalığa neden oluyor. İşte EdU molekülü, sağlıklı hücrelere herhangi bir zarar vermeden üretilen bu yeni hücreleri hedef alarak onları imha edebilir.
Bu konuda elde ettiği bulguları derhal Amerika’nın Ulusal Bilimler Akademisi dergisinde yayınlayan Aziz Sancar, bundan sonraki süreçte beyin tümörü alanında uzman kişilerle birlikte çalışmalarını yoğunlaştıracak ve umuyoruz ki beyin kanserine çare bulan insan olarak tarihe adını altın harflerle yazdıracak.