Ayakları yere vurmak ve bir şeyleri düşürmek gibi sesleri en rahatsızlık verici sesler olarak niteleyen araştırmacılar, "Uzun süre maruz kalmak potansiyel olarak kalp hastalıklarına ve uyku bozukluğuna yol açabilir" dedi.
Kanada Ulusal Araştırma Konseyi için Kanadalı, Koreli ve Alman uzmanlar, farklı kentsel gürültü kirliliği türlerinin bina sakinleri üzerindeki etkisini araştırmak için çeşitli deneyler yaptı.
Kentsel alanlarda son on yıllarda artan nüfus yoğunluğu ve 2020'nin başlarında evden çalışmanın artmasıyla, sorunun gelecekte herhangi bir önlem alınmadığı takdirde daha da kötüleşeceği belirtildi.
Pandemide şikayet arttı
Amerika Akustik Derneği Toplantısı’nda sunulan çalışma bulgularına göre özellikle pandemi döneminde komşulardan gelen gürültü kirliliği şikayetleri arttı.
Örneğin İngiltere'deki belediyelere 450 bin gürültü şikayeti yapıldı, bu her 70 saniyede bir, bir kişinin komşusunu şikayet etmesi anlamına geliyor. Araştırmacılar bu rakamın 2019'dan 2020'ye kadarki pandemi öncesine göre yüzde 10 daha yüksek olduğunu vurguladı.
Bununla birlikte, Kanada, Kore ve Almanya'daki araştırmacılar çalışmaları için oturma odası benzeri bir ortam oluştu ve düşen nesneler ile yürüyen insanların sesini kaydetti.
Çalışma katılımcıları daha sonra hoparlörler, kulaklıklar ve sanal gerçeklik kulaklıkları kullanılarak çeşitli seslere maruz bırakıldı. Bilim insanları katılımcılardan, rahatsızlık seviyelerini sıfırdan 100'e kadar bir ölçekte derecelendirmesini istedi.
Sonuçlarda, katılımcıların darbe seslerini müzik veya konuşma gibi sürekli seslerden daha rahatsız edici buldukları ortaya çıktı.
Kalp hastalığı uyarısı
Çalışmanın yazarlarından Markus Mueller-Trapet, "Bu tür istenmeyen seslere uzun süre maruz kalmak potansiyel olarak kalp hastalıklarına ve uyku bozukluğuna yol açabilir" diye konuştu.
Araştırmacılar, ayrıca çalışma bulgularının mimarları ve bina müteahhitlerini sunulacağını ve bunun daha yaşanabilir kentsel alanların oluşturulmasına yardımcı olacağını söyledi.