Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, bir televizyon kanalında Sağlık Bakanı Fahrettin Koca tarafından son açıklanan koronavirüs vakalarıyla ilgili rakamları ve 1 Haziran'da kalkacak olan kısıtlamaları değerlendirdi.
Özlü, hasta yoğunluğunda yaşanan azalmaya bakıldığı zaman şu anki virüsün daha önceden piyasada dolaşan virüsten daha az hasta etme etkisi olduğunu söyledi. Özlü, "Ama bu bizde gevşemeye yol açmamalı. Elimizden geleni yapmalıyız" dedi.
1 Haziran’da kalkacak olan kısıtlamaları ve başlayacak olan normalleşme süreci için vatandaşları uyaran Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü, son açıklamalara göre 30 kişinin hayatını kaybettiğini hatırlatarak, şunları söyledi;
- Bu bize şunu gösteriyor. Virüs duruyor. Bir yere gitmiş değil. Ortalık süt liman değil. Tehlike geçmiş değil. Virüs bekliyor. Virüs fırsat kolluyor.
- Bizi hastalandırmak için, öldürmek için fırsat kolluyor. Yokmuş gibi farz edemeyiz. ‘Tehlike bitti, her şey normale döndü’ diyemeyiz.
- Elbette sosyal hayat tekrar başladı. Ama bunu yaparken virüse fırsat vermeyecek bir şekilde, kontrollü bir şekilde bunu yapmak zorundayız.
“VİRÜSÜN VARLIĞINI UNUTMAMALIYIZ”
1 Haziran’dan itibaren insanların büyük ölçüde normal hayatlarına başlayacaklarını dile getiren Özlü, “Ne olur bunu yaparken virüsün var olduğunu unutmayalım. Tedbirlerimizi almalıyız. Maske, sosyal mesafe ve temizlik. Mümkün olduğu kadar kapalı ve kalabalık alanlara girmeyeceğiz” diye konuştu.
Özlü, bayramda alınan 4 günlük sokağa çıkma yasağının verilerini de Pazartesi alınacağını ve rakamların daha da düşeceğini ifade etti.
“VİRÜSÜN HASTA YAPMA ETKİSİ AZALDI”
Yoğun bakım ünitesinde bulunan hasta sayısında yaşanan azalma hakkında görüşlerini açıklayan Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü;
- Virüsün hastalık yapma gücü. Biz buna virülans diyoruz. Şu an dolaşan virüsün, daha önceden piyasada dolaşan virüse göre hastalık yapma oranı belki azalmış olabilir.
- Bununla ilgili yapılmış çalışma yok. Ama bazı mutasyonların geçirdiğine dair çalışmalar var. Hastanelerdeki hasta yoğunluğuna baktığınız zaman hasta yoğunluğunun azaldığını, hastaların daha hafif seyirle bize başvurduklarını görüyoruz.
- Bütün bunlar virüsün hastalık yapma potansiyelinin azaldığını bize düşündürüyor. Bir mutasyonda olabilir. Ama mutasyon olmasa bile bu konuda alınan tedbirlerin işe yaradığını ve tedavilerin daha güçlü, müdahalelerin işe yaradığını gösteriyor.
- O açıdan artık bu virüs önceki virüse göre daha az hastalık yapıcı gücüne sahip. Ama bu bizde gevşemeye yol açmamalı. Elimizden geleni yapmalıyız.
“MASKE, MESAFE VE HİJYEN YAŞAMIMIZDA OLACAK”
Sosyal medya hesabından da değerlendirme yapan Özlü, “Maske, mesafe ve hijyen bundan sonraki yaşamımızda daha uzun bir süre hep bizimle olacak. Bunları geçici birer tedbir gibi görmeyip; alışkanlık haline getirmeli, yaşam biçimine dönüştürmeliyiz” dedi.
Özlü, sözlerini şöyle sürdürdü;
- Dünya değişti. 31 Aralık 2019'da yatıp, 1 Ocak 2020 çok farklı bir dünyaya uyandık. Virüse fırsat tanımadan, dikkatli ve kontrollü bir hayat sürdüreceğiz.
- Bir taziyede 128; bir bayram ziyaretinde 18 kişiye virüs bulaşıyor. Virüs tedbirsizliği, dikkatsizliği affetmiyor. Bir kişinin hatasıyla onlarca kişi hastalanıyor, yüzlerce kişi karantinaya alınıyor.
- Virüse kaptırdığımız hayatımızı geri alıyoruz. Tekrar evlerimize hapsolmamamız için maske, mesafe ve hijyenden ödün veremeyiz. Virüsle beraber yaşarken herkes için, her zaman, her yerde ve her koşulda bu üç tedbir vazgeçilmez.