Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ateş Kara, Koronavirüs salgınının Türkiye'deki seyrine ilişkin, ''Önümüzdeki 7 ile 10 gün içerisinde en tepe noktaya gelip sonrasında da ufak ufak aşağıya inme zamanımız geliyor’’ dedi.
Bilim Kurulu Üyesi Prof. Ateş Kara, RS FM’de Atilla Güner’le Akşam Postası programı canlı yayınında açıklamalarda bulundu.
Kara, son 4 ila 6 gün içindeki yeni tanı konuların vaka sayısının 4 bin bandına sabitlendiğini hatırlatarak, "Bu bizim için iyi bir durum. Önümüzdeki 7 ile 10 gün içerisinde en tepe noktaya gelip sonrasında da ufak ufak aşağıya inme zamanımızın geldiğini gösteriyor. İzolasyon kurallarına tam olarak uyar, sosyal mesafeye dikkat eder ve söylediğimiz hijyen kurallarına da dikkat edersek" dedi.
"Bayram sonrası biraz daha rahatlama olacak gibi duruyor"
Kara, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
''Hastaneye başvurularında ve yoğun bakıma geçiş oranımızda azalma var. Hastaneye yatırılan insanların, yoğun bakıma geçiş oranı azalmış oldu. Hastaneye yatırdığımız hastaların artık daha azı yoğun bakıma gitme ihtiyacı hissediyor. İyileşme rakamlarımız yükseliyor çünkü çok erken ilaca başlayabiliyoruz. İlacımız mevcut. Test kapasitemiz 60 bin, 70 bin civarında ama 30 bin civarında kullanma ihtiyacı duyuyoruz. Test yapmak konusunda da azalma var.
Rakamlarımızı daha aşağıda tutabilir miydik? Bir miktar belki daha aşağıda tutabilirdik. Keşke insanlarımızın hiçbirini kaybetmesek. Daha acısı olmaması için iyi yoldayız. Büyüklerimizi evde tutmayı başarıyoruz ve biraz daha bu durum sürecek. Bayram sonrası biraz daha rahatlama olacak gibi duruyor.
Bizler işimizi isteyerek severek yapıyoruz. Sevdiklerini, çocuğunu veya ailesini uzun süredir görmeyen birçok sağlık çalışanı var. Hep beraber kurallara uyarsak, sağlık çalışanlarına saygı duyarsak Türkiye bu işi başardı deme şansına sahip olacak.''
Bakkalların açılması riskli mi?
Atilla Güner’in 'Perşembe ve Cuma günü marketlerin sabah saat 09:00 ile 14:00 arası açık kalacak olması, vaka sayısını tetikler mi?’ sorusuna Prof. Kara şu yanıtı verdi:
''Vatandaşlarımızın bu işin önemini anladığını düşünüyorum. Marketlerin önünde sıraya giren insanlar hem maske takıyor hem de sosyal mesafeye dikkat ediyorlar. Biz bunu devam ettirebilirsek, marketlerin açık olması avantaj. Hepimiz virüs taşıyor olabiliriz. İhtiyaçlarımızı karşılayabileceğiz.
Kullandığımız klimanın belirli aralıklarla filtresini temizliyorsak hiçbir sorun yok. Gittiğiniz bir marketteki klima havayı üflediği için sizinle beraber aranızda mesafe bulunan bir kişideki virüsü biraz daha öteye üfleyebilir. Böyle durumlarda da sosyal mesafenin en az 2 metre olması gerekir.''