Başsoy, 14 Mayıs'ta gerçekleştirilecek Cumhurbaşkanlığı seçimini Kemal Kılıçdaroğlu'nun kazanmasının değil, Tayyip Erdoğan'ın kazanmasının mucize olduğunu belirterek, "Veri durumuna göre Kılıçdaroğlu bu seçimi açık ara farkla kazanacak. Geçmiş seçimler ve güncel durum bunu gösteriyor. İnançsız olmak ise zarar verici" diye yazdı.
AKP'nin bugüne kadar her genel seçime nispeten büyüyen bir ekonomi ve hayat standartlarıyla girdiğini kaydeden Başsoy "Artık öyle bir grafik yok. 2002-2015 arası reelde üç kat artan (ne pahasına, ayrı konu) kişi başı gelir, bir süre sabit kaldıktan sonra 2018’den itibaren baş aşağı düşerek, yarı yarıya azaldı. Son seçimden bu yana bir grup tefeci dışında tüm Türkiye yarı yarıya fakirleşti. Bunu sadece patates soğanda değil, otomobil alımından, telefon değiştirme sürelerine kadar yüzlerce kriterde hem bireyler, hem ticaretle uğraşanlar biliyor.
AKP umutsuzca “ama pandemi, ama dünya, ama deprem” dese de, “teğet geçme”ye alışmış kendi seçmenine inandırıcı gelmiyor... AKP’nin elinde hiçbir şey olmadığı için dünyada sadece diktatörlüklerde kullanılan tarzda savunma sanayii ile ilgili bir reklam kampanyası yapıyor" diye ifade etti.