ABD Merkez Bankası (Fed), politika faiz oranını son 23 yılın en yüksek düzeyi olan %5,25-5,50 aralığında sabit bıraktı. Ancak, Fed Başkanı Jerome Powell'ın piyasalara yönelik değerlendirmeleri ve ekonomik veriler, faiz indirim beklentilerini güçlendirdi.
Powell, faiz oranlarının beklenilenden daha uzun bir süre yüksek seviyede kalabileceği uyarısında bulundu. Enflasyon verilerinin beklentileri aşmasıyla, ekonomik güvenin sağlanmasının zaman alabileceğini belirtti ve gelecekteki politika adımlarının faiz artışı içermeyeceğini ima etti.
Powell'ın bu sözleri ve Fed'in faiz kararı sonrasında piyasalarda önemli hareketler yaşandı. ABD'nin 10 yıllık tahvil faizleri düşüşe geçerek %4,5030 seviyesine indi. Dolar endeksi %1 oranında değer kaybıyla 105,03'e geriledi. Altın fiyatları da %1,5 düşüşle 2.302,25 dolar/ons seviyesine indi.
New York borsasında, Fed'in faiz oranlarını yüksek tutma kararının ardından, şirket karlarının beklentileri aşmasıyla olumlu bir hava esmeye başladı. Amazon ve Apple gibi şirketlerin performansları yatırımcıların ilgisini çekerken, Starbucks ve AMD'nin hisseleri kar beklentileri altında kaldığı için değer kaybetti.
Avrupa borsaları, enflasyonla mücadelede sona yaklaşıldığına dair işaretlerle düşüş yaşarken, Asya borsaları genel olarak alım ağırlıklı bir seyir izledi. Japonya ve Güney Kore borsaları değer kazanırken, Çin'de açıklanan PMI verileri yatırımcıların dikkatini çekti.
Türkiye'de ise Borsa İstanbul, BIST 100 endeksi ile tarihi zirvelere ulaşarak rekorlar kırdı. Dolar/TL kuru ise bir önceki kapanışın altında seyretti.
Gelecek hafta, ABD'de perakende satışlar, işsizlik oranı ve hazine bütçe dengesi gibi ekonomik veriler piyasaların odak noktasında olacak. Avrupa'da hizmet sektörü PMI ve Üretici Fiyat Endeksi, Asya'da ise dış ticaret dengesi verileri mercek altında olacak. Türkiye'de ise gerçek efektif döviz kuru, işsizlik oranı ve sanayi üretimi gibi veriler ekonomi takipçilerinin radarında yer alacak.