MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Alaattin Çakıcı’nın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef alarak yayınladığı mektubu savundu. Ancak Alaattin Çakıcı’nın geçtiğimiz yıllarda Bahçeli’ye defalarca kez hakaret ettiği ortaya çıktı.
İlk olarak 2015 yılında bir açıklama yayınlayan Çakıcı’nın Devlet Bahçeli için skandal ifadeler kullanarak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’na seslendiği gibi “Bahçeli’ye sesleniyorum, yüreğin varsa beni öldürtürsün” ifadelerini kullandığı anlaşıldı.
Gercek Gündem’in aktardığı habere göre; ortaya çıkan mektuplardan sonra MHP kanadından bir açıklama yapılmadı. Çakıcı’nın 2015 yılındaki açıklamalarından bir bölüm şöyle “Bu sözlerim Türkiye’de hiçbir Ülkücüye değildir. Bir MHP’liye değildir. Sözlerim sadece senin şahsınadır. Bilgisayar başında insanlara laf söylemek erkeklik ve yiğitlik değildir. Senin adına biri açıklama yaparsa onun ve senin özeline girerim. Şimdi beni iyi dinle, duran değil de yürüyen Buda kılıklı. Allah yüzünden nuru silmiş. Nefsi için bu davaya hizmet etmiş insanların bu kutlu davadan çoğunu tecrit ettin.
Birine dedin ki, “Keçi reklamı yapan artist”. Sen keçi değil, sizin oralarda çok olur teke yumurtası bile olamazsın. Beni dinle. Adamsan cezaevinde yatıyorum daha evvel de Sayın Cumhurbaşkanımızı tahrik ederek hapishanede beni öldürecek gücün yok mu dedim. Şimdi teke yumurtası olmayan sana söylüyorum. Teke yumurtası dahi olmayan yürüyen Buda kılıklı herif. Yüreğin varsa beni cezaevinde öldürtür.”
“Yürüyen Buda kılıklı efendi, 129 milletvekilin varken ülkemizi kan gölüne çeviren Ada’daki Zerdüşt Peygamberinin idam edilmemesi için niye şerh koydun? Yıllar sonra Erzurum’da ipi kalabalığa atarak “iktidar bu iple Ada’daki caniyi assın” diye feryat ettin. O kadar vatanseverdin, milletime gönül vermişim diyorsun idamına şerh koyup idam edilmemesinin en büyük günahın sahibi en olmana rağmen idam kalkmışken utanmadan artistlik yapıp ipi kalabalığa atıyorsun insan omurgalı olur. Sana daha ne söyleyeyim.”
SENİN İÇİN BATININ AJANI DİYORLARDI, İNANMIYORDUM
2015 yılında Devlet Bahçeli’ye gelen mektuptan dikkat çeken bölümler şöyle:
“Hapishanede yıllarca mı yattın? Bir ülkücüye cezaevlerinde 1 TL’mi gönderdin?”
TBMM MHP Grup Başkanlığına / Ankara
Sayın Genel Başkan Devlet Bahçeli efendi.
Cenazede bir insanın ebediyete intikal eden , 40 yıllık dostunun annesine gönderilen çelengi sorun haline getirdiğini, basından öğrendim.
İnsan bu kadar aciz, egoist ve bencil olamaz.
Sen kimsin? 1980 öncesi ne hizmet yaptın? Hapishanede yıllarca mı yattın? Bir ülkücüye cezaevlerinde 1 TL mi gönderdin?
Senin için batının ajanı diyorlardı. İnanmıyordum.
Senin kalbinin Türk Cumhuriyetleri için sevgi olduğuna inanmıyorum.
Parti içinde demokrasi olmazsa iktidara gelsen, ülkede nasıl demokrasiyi oluşturacaksın.
“Miladı dolmuş, yürüyen Buda kılıklı efendi..”
Bu faşist düşüncelerine devam edersen, bu şerefli camiayı tamamen yok edeceksin.
Miladı dolmuş, yürüyen Buda kılıklı efendi..
Yüreğin yiyorsa, beni öldürtecek ….. var mı sende…
Adam gibi eğer dava adamıysan camiayı telef etme. Ya da onursal ol. Partiyi ehline bırak.
Biri senin dışında bir açıklama yaparsa, ağzımın ayarı yok. Ağır konuşurum.
Allah seni egolarından arındırsın.
2017’DE ‘BEN SENİN EMİR ERİN DEĞİLİM’ DEMİŞ
Bu açıklamadan 2 sene sonra, yeniden Bahçeli’yi hedef alan Çakıcı “Bak Devlet Ağa, medyada bir sokak bitirimi gibi tesbih çekiyorsunuz. Ağalığınız sülaleden mi geliyor, yoksa bitirim özentiliğinden mi?
Bak Devlet Ağa, ben senin emir erin değilim. Türkiye’de Dünya’da ne sana ne de bir iktidar sahibine asla yalakalık yapmam. Rabbimiz teslimiyet Devletime sadakatimin sonu ölümde olsa seve seve ölürüm. Ama Türkiye’de beni kim öldürmek istiyorsa onda yüz kilo koç yumurtası olması gerekli. İsteyen dener. Rabbimden geldik bir gün Rabbime döneceğiz. İmanın gereğidir.” sözlerini kullanmış.
KASIMPAŞA LAĞIMI AĞZIMDAN DAHA TEMİZDİR
Yazdığı açıklamanın sonunda bir not ekleyen Çakıcı şu sözlerle yazısını sonlandırmış: “Yazdığım 8 sayfalık dilekçede ömrünüz uzun olsun diye yalaka bir söz söylemedim. Mektup sosyal medyada dolaşıyor. Yine ifade diyorum. Sizin adınıza sosyal medyada size yakın gerçek bir kişi iğne ucu kadar sinkaf yaparsa, haklı olduğum davada bozuk ağızlı biriyim. Kasımpaşa lağımı ağzımdan daha temizdir. Türkiye Cumhuriyetinde her etnik gruba mensup olup Allah’ın ve devletin düşmanı olmayan her vatansevere saygılarımla arz ederim.”