Kültür ve Turizm Bakanlığı Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığınca 2015'te restorasyonuna başlanan ve büyük bir titizlikle emekleri tamamlanan Seddülbahir Kalesi, Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Deniz Zaferi'nin 108. yıl dönümünde açılacak.
Çanakkale Boğazı'nın girişini korumak için çaba sarfetmek amacıyla Osmanlı Padişahı 4. Mehmet döneminde yaptırılan Seddülbahir Kalesi'ndeki restorasyon emekleri tamamlandı.
Padişah 4. Mehmet'in anası Hatice Turhan Sultan tarafınca 1659 senesinde Boğazın girişini korumak için çaba sarfetmek amacıyla yaptırılan Seddülbahir Kalesi, dünya harp evveliyatına geçen Çanakkale Muharebeleri esnasında 12 top ile savunmaya katıldı. İngiliz ve Fransız gemilerinin hemen hemen bir cenk durumu olmamasına karşın Boğazın girişini sakınan tabyaları 3 Kasım 1914'te bombalamasının peşinden ilk şehitlerin verildiği kalede, 2015 yılının Haziran ayında süregelen restorasyon emekleri tamamlanarak çevre düzenlemelerine geçildi.
Büyük Zafer'in 108. senesinde açılışı yapılacak kale, öteki gazi kaleler Bigalı ve Kilitbahir benzer biçimde yaşayan müze olarak hizmet verecek.
Çanakkale Savaşları ve Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, AA muhabirine, Türkiye'nin en mühim restorasyonlarından birinin daha sonuna gelindiğini söylemiş oldu.
Seddülbahir Kalesi'nin Boğazın derhal girişinde yer alan zamanı bir mekan bulunduğunu belirten Kaşdemir, şu şekilde konuştu:
"Çanakkale Savaşları'nda büyük kahramanlıklara sahne olmuş bir kale. Büyük hatıraları içinde barındıran tarihin ecdadımızın bizlere emanet olan mühim bir yapının restorasyon emekleri tamamlandı. Bu zamanı mekanı inşallah bir zamanı zafer günümüz olan 18 Mart Deniz Zaferi gününde hep beraber hizmete açacağız. Seddülbahir Kalesi uzun seneler tarihe tanıklık etmiş, Çanakkale Boğazı'nda muhafızlık yapmış, hem Çanakkale Boğazı'nın hem de İstanbul'un güvenliğinde oldukça mühim ve etkin rol oynamış bir zamanı mekan. Çanakkale Savaşları esnasında da hakikaten büyük muharebelere sahne olmuş ve destan yazan kahraman Mehmetçiği de bağrında barındırmış ve Çanakkale'nin ilk şehitlerini verdiğimiz yer olarak tarihe geçmiştir. Bizim için oldukça kıymetli bir yapıdır. Türk tarihinin simge yapılarından birisidir."
Kaşdemir kalenin, 17. yüzyılda, bir hanım sultan tarafınca inşa ettirilmesi bakımından da değişik bir özelliğe haiz bulunduğunu hatırlatarak şu şekilde devam etti:
"Hatice Turhan Sultan tarafınca yaptırılan bir müdafa yapısı olması da bu kalenin hususi durumunu daha da arttırmakta. Çünkü Türk tarihinde nadir görülen konulardan birisidir. Bir hanımefendi, bir hanım bir müdafa yapısına banilik yapmış. Yani bir müdafa yapısı yaptırmış. Dolayısıyla Seddülbahir Kalesi bu yönüyle de zamanı önemini ortaya koymaktadır."
Restorasyonun sonuna gelindiğini belirten İsmail Kaşdemir, şu şekilde devam etti:
"2015 yılından beri devam eden bir restorasyon süreci. Özellikle restorasyonu icra eden kişiler oldukça etkin ve oldukça kıymetli insanoğlu. Çalışmış olduğumuz yetkililer, bilim kurulumuz, danışmanlarımız oldukça yetkin ve Türkiye'de söz sahibi olan kişiler. Çok hummalı, oldukça titiz bir çabalama ortaya koyduk. 8 yıl devam eden, tabiri caizse vakit vakit iğneyle kuyu kazılan, vakit vakit bir taşı yerine koymak için onlarca kere toplantı meydana getirilen bir restorasyon süreci yaşadık. Tarihi Alan Başkanlığı olarak mutluyuz ki bu işin sonunda bu kalenin gerçek yapısını ortaya çıkardık. Özgünlüğünü koruduk. Restorasyon açısından da hem Türkiye'de hem de dünyada misal bir çabalama gerçekleştirdik."
Kaşdemir, 18 Mart'ta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başta olmak suretiyle devlet erkanının ve halkın katılımıyla zamanı mekanı açıp ziyaretçilere hizmet etmeye adım atar hale getirmek istediklerini söylemiş oldu.
"Bu mekanları gelecek kuşaklara aktarmakla mükellefiz"
Kale yardımıyla ziyaretçilerin Çanakkale ruhunu hissedeceğini aktaran Kaşdemir, sözlerini şu şekilde noktaladı:
"Alan başkanlığı olarak Çanakkale ruhunun doğan olduğu bu zamanı mekanları, Çanakkale ruhunun en üst seviyede hissedildiği mekanları hem gelen ziyaretçimize anlatmak, tanıtmak hem de gelecek kuşaklara aktarmanın bilinci ve gayreti içerisindeyiz. Gelen ziyaretçi bir kez bu kaleler içinde bir tarihte seyahat meydana getirecek. Tarihte vakit tüneli içinde tabiri caizse bir seyahat meydana getirecek ve burada Çanakkale'nin fedakarlığını, o Çanakkale'nin kahramanlığını Çanakkale'nin büyüklüğünü daha iyi anlama olanağına haiz olacak."