İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, destek için gelen CHP İl Başkanları ile kameralar karşısına çıktı. İmamoğu, "İBB ile ilgili bir sürü ihbarlar alıyoruz. Mali düzenleme ve verilerle ilgili ihbarlar alıyoruz" açıklamasında bulundu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun konuşmasından satır başları şu şekilde
Partizanlık dönemi bitmiştir. 80 ilin başkanı huzurunda söylüyorum. Partililerimizin de böyle bir anlayışı alkışladığı dönem başlayacaktır. Bu şehirde insanlar daha çok mutlu olacak. Bir arkadaşım bana mesaj attı metrobüste insanlar birbirine yer vermeye başladı diyorlar. 16 milyon insana hizmet edeceğiz. Rakibimizin adına bu süreci yönetenlerin çırpınışlarını anlıyorum. Ülkemize de şehrimize de zarar veriyorlar. Bu şehri dünyanın her yerinden izliyorlar.
Başarısız oldunuz, yarın birbirinizi teselli edersiniz. Kişiler gelir geçer, kurumlar kalır. Kişişlerin şahsi bekalarının hiçbir önemi yoktur.
AK Partili hemşehrilerime de sesleniyorum, tamamiyle kucağımı açmış bir şekilde dostlarıma sarılmak istiyorum. AK Partili vatandaşlarımı tüm değerleriyle kucaklayacağımı belirtmek istiyorum. Görecekler, adamcılığın olmadığı ve hizmetin karşılığının sorulmadığı bir dönemi yaşatacağız. Onların siyasi düşüncelerine olan saygılarımızdan zerre şüphe etmesinler.
Siyasi fikirlerimiz ne olursa olsun, İstanbul'a hizmet döneminin başlamasını istiyorum ve bir an önce normalleşen ve seçim koordinasyonundan değil, hizmet ettiğimiz sokaklardan size seslenmek istiyorum.
Yüksek Seçim Kurulu'nun en hızlı bir şekilde süreci sonlandıracağını umut ediyorum.
'AKIL TUTULMASI YAŞAMASINLAR'İmamoğlu, basın mensupları tarafından kendisine sorulan sorulara ise şu şekilde yanıt verdi:
(Seçim güvenliği ile ilgili soru) Seçimden önce birçok şüphe ile seçime girdiğimiz doğru. Ancak topluma sıfır tereddüt, sıfır şüphe mesajını veren kurumları hatırlatayım: En başta YSK, sonra AK Parti. Ne olduysa, seçim günü bu ortamı hazırlayan ve kendilerinin emin olduğu süreçte bugün seçimi kaybettiler diye her unsurunu sorgularken, niçin aynaya bakmazlar anlamış değilim. bir suçlu varsa aynaya baksınlar, kendileri hakkında suç duyurusunda bulunsunlar. Bazı başvuruları gördükçe "Sandıkta geçmişte neler dönmüş" diye düşünmüyor değilim. Atadıkları sandık kurulu başkanları var, başkan yardımcıları var, kendi partilerinden ve ittifak partisinden üyeleri var, biz azınlığız. Tutanağı tutan onlar, kaybettik diye her şeyi didik didik eden de onlar. Vatana millete hesap veremezler. Akıl tutulması yaşamasınlar, bu memleketin bu güzel şehrini sadece İstanbullular değil, bütün dünya takip ediyor. Biz 145 yıldır demokrasi için mücadele ediyoruz. Bu süreçte elbette hatalar olacak ancak çok büyük hataları memleket kaldıramaz. Dolayısıyla ben sağduyulu insanlara kendi partileri içerisinde tavır ve davranışlarında dikkat etmeleri hususunda uyarıyorum ve göreve çağırıyorum. Seçimin sonucu belli, suyunu çıkarmayın. Çok çalış, 5 yıl sonra da sen kazan. Biz çok çalıştık, hatalarımızdan ders çıkardık. VAR sistemi kabul etti, hakem golü verdi, tribünlerde her iki takımın taraftarları da alkışlıyor, sahada ise iki oyuncu "Olmaz" diye ağlaşıyor.
'DEMOKRASİNİN GEREĞİ, KAYBEDENİN KAZANANI TEBRİK ETMESİDİR'(Seçimlerin tekrarlanmasına ilişkin gelen soru) O zaman biz her iki ayda yeni seçim yapalım. 5 yaşındaki çocuk bile partilerin ismini biliyor artık, bıraksınlar da bu çocukları eğitelim. Bazı sözleri kulağım duymuyor, duymak da istemiyorum. Demokrasinin gereği, seçimi kaybedenin gelip seçimi kazananın elini sıkması ve tebrik etmesidir, bunu yerine getirsinler.