Celal Şengör ve İlber Ortaylı’dan Bakan Yusuf Tekin’e tepki: "1,5 sene sonra başkası gelecek"

Celal Şengör, eğitim politikalarını eleştirerek, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'in din dersleriyle müfredatı doldurduğunu ve bilimsel konuları ayıkladığını vurguladı. İlber Ortaylı, seçim sonrası değişim olacağını öngördü.

Celal Şengör, eğitim politikaları üzerine yaptığı eleştirilerle gündeme gelerek, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’in uygulamalarını sert bir dille eleştirdi. Şengör, "Liseye kadar din dersleriyle doldu. Evrimi ve fizik derslerini ayıklıyor, bu durumu yeterince anlatamıyoruz," diyerek mevcut müfredatın bilimsel ve akademik içerikten uzaklaştığını ifade etti. Şengör, eğitim sisteminin, öğrencilerin bilimsel düşünme becerilerini geliştirmesi gerektiğine vurgu yaptı ve özellikle evrim teorisinin eğitimden çıkarılmasının ciddi bir kayıp olduğunu belirtti.

Tarihçi İlber Ortaylı da Şengör’ün konuşmasına müdahale ederek, "Anlatmana gerek yok, 1,5 seneyi bulmayacak, seçimden sonra başkası gelecek," şeklinde yorum yaptı. Ortaylı, mevcut yönetimin değişeceğine dair inancını dile getirerek, bu süreçte başka yöneticilere de fırsat sunulması gerektiğini savundu. Eğitimdeki köklü değişimlerin kaçınılmaz olduğunu belirten Ortaylı, toplumun eğitim konusundaki taleplerinin daha fazla göz önüne alınması gerektiğini ifade etti.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin ise, bir okul açılışında yaptığı konuşmada, eğitimde fiziki altyapının tamamlandığını ve artık müfredatın içeriği ile eğitimin niteliğine odaklanacaklarını açıkladı. Tekin, eğitimde daha önceki dönemlerde yaşanan aşırı bilgi yükünün öğrencilere olumsuz etkiler yarattığını belirterek, "Müfredatımızı %35 oranında sadeleştirdik. Artık aşırı bilgi yüküyle eğitim vermek yerine, bilgiyi beceriye dönüştüren bir eğitim anlayışını benimsiyoruz," dedi.

Bakan Tekin’in hedefi, öğrencilerin vatanseverlikten merhamete kadar birçok önemli değeri kazanmaları. Ancak bu açıklamalar, eğitimin içeriği üzerindeki tartışmaları daha da alevlendirmiş durumda. Eğitim uzmanları ve akademisyenler, müfredatın sadeleştirilmesi gerektiğini kabul etse de, hangi derslerin öncelik kazanacağı ve bilimsel temellerin korunup korunmayacağı konusunda endişelerini dile getiriyorlar. Türkiye’nin eğitim sistemindeki bu tartışmalar, gelecekteki yönelimler ve genç neslin eğitimi için kritik bir öneme sahip. 

Şengör ve Ortaylı'nın görüşleri, eğitim alanında köklü değişim taleplerini yeniden gündeme getirirken, Bakan Tekin’in açıklamaları, mevcut eğitimin niteliğini artırmaya yönelik umutları beraberinde getiriyor. Ancak toplumun eğitim konusundaki taleplerinin nasıl karşılanacağı ve gelecekteki politikaların nasıl şekilleneceği, dikkatle izlenmesi gereken bir konu olarak öne çıkıyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.