Başbakan Ahmet Davutoğlu, önceki gün Habertürk’te katıldığı canlı yayında kimlikbilgilerinin sızdırılmasına ilişkin, CHP’yi ve İzmir il örgütünü adres gösterdi. Davutoğlu, “Devletin sızıntısı yok. Ama YSK’nın CHP Genel Merkezi’ne; merkezden de İzmir il teşkilatına gönderilmesiyle bilgiler sızıyor'' dedi.
SERTİFİKALAR SAHTE
Hürriyet'ten Rıfat Başaran'ın haberine göre, CHP’nin Bilişimden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger, Türkiye’nin sertifikalandırma kuruluşu Türktrust şirketinin 2011 yılında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Ankara Büyükşehir Belediyesi EGO Genel Müdürlüğü’ne iki adet SSL sertifikası (Veri güvenliğinin sağlanması için kullanılan uygulama) ürettiğini anımsatarak, şunları söyledi:
“Daha sonra bu sertifikaların SSL sertifikaları değil, ara sağlayıcı sertifikası olarak üretildiği ortaya çıkmıştır. KKTC Merkez Bankası için üretilen sertifika çalışmayınca geri çekilmiş. EGO sertifikası ise yürürlükte kalmış. Üretilen sahte Google sertifikası bir şekilde Chrome tarayıcı üzerinden akan trafik içinde rol almış. Bu durum Google tarafından tespit edilmiş. Google, EGO işletmesi başta olmak üzere pek çok Türk kamu kuruluşunun, sahte güvenlik sertifikası kullandığını ortaya çıkarmış ve internet sertifikalandırılması konusunda yetkili kuruluş Türktrust’ı korsanlık yapmakla suçlamış.
Türktrust’ın kamu kuruluşlarının siteleri için verdiği güvenlik sertifikalarının sahte olduğu, bu sitelere giriş yapan milyonlarca kullanıcının kişisel bilgilerinin kolaylıkla ele geçirilebileceği belirtilmiştir. Ankara Büyükşehir Belediyesi bu sertifikayı kullandığı 1 yıl boyunca özel bilgilere ulaşabildi. Bunun belgeleri bende var. Gerekirse açıklarım. Bu bilgiler Ankara Büyükşehir Belediyesi’nde de vardı. Oradan da sızdırılmış olabilir.
2004’le 2009 arasında bu kişisel veriler ortalığa saçıldı. 27 Temmuz 2010’da bir operasyon yapıldı. 12 kişi cezaevinde. Bunları yakalayanların, bu işin kaynağını bilmeleri lazım. ''Anonymous’ defalarca sistemi kırdı. Bilgiler ortalıkta dolaşıyordu. Bu maniplasyonla YSK’nın seçmen listesini siyasi partilere vermesini engelleyerek seçim güvenliğine gölge düşürecekler. YSK’nın siyasi partilere 2009 seçimlerinde gönderdiği seçmen listelerinde, seçmenlerin kimlik bilgileri arasında anne kızlık soyadını da servis edildi. Bu tam bir ciddiyetsizlik.''