CHP, Kemal Kılıçdaroğlu'nun Çubuk'ta katıldığı şehit cenazesinde linç girişimine uğramasını Meclis gündemine taşıdı. Saldırıyla ilgili Meclis araştırma önergesi verildi.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik saldrının ardından konuyu Meclis gündemine taşıyan Cumhuriyet Halk Partisi Meclis araştırma önergesi verdi.
"Bu linç girişiminin, Milli Savunma Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, Emniyet Genel Müdürü, Emniyet Genel Müdür Yardımcıları, Ankara Emniyet Müdürü gibi diğer mülki ve idari erkânın hazır bulunduğu üst düzeyde güvenlik önlemlerinin alınması gereken bir cenaze töreninde meydana gelmiş olması, saldırının belli bir odak tarafından önceden organize edildiği ve kolaylaştırıldığı şüphesini güçlendirmektedir" ifadelerinin yer aldığı önergenin tamamı şöyle:
TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA
Hakkâri’nin Çukurca İlçesinde, teröristlerle girdiği çatışmada şehit düşen Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı’nın, Ankara’nın Çubuk ilçesine bağlı Akkuzulu Mahallesindeki cenaze töreninde Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik, taşlı, sopalı, bıçaklı bir linç girişimi gerçekleştirilmiştir. Bu linç girişimi ve törene katılan TBMM Başkanvekili Levent Gök, Genel Başkan Yardımcıları Yıldırım Kaya ve Bülent Kuşoğlu, Ankara Milletvekili Murat Emir ve diğer CHP’lilere yapılan saldırıların önceden planlanmış olduğu olayların gelişimi ve başta İçişleri Bakanı olmak üzere bazı yetkililerin saldırılardan sonra yaptıkları açıklamalardan açıkça anlaşılmaktadır.
Bu linç girişiminin, Milli Savunma Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Genel Kurmay Başkanı, Kuvvet Komutanları, Emniyet Genel Müdürü, Emniyet Genel Müdür Yardımcıları, Ankara Emniyet Müdürü gibi diğer mülki ve idari erkânın hazır bulunduğu üst düzeyde güvenlik önlemlerinin alınması gereken bir cenaze töreninde meydana gelmiş olması, saldırının belli bir odak tarafından önceden organize edildiği ve kolaylaştırıldığı şüphesini güçlendirmektedir.
Sayın Kılıçdaroğlu ve beraberindekiler, cenaze namazından sonra bilinmeyen bir grup tarafından törene katılan bakanlar, askeri ve mülki erkândan ayrılarak, kasıtlı bir şekilde saldırıyı yapan taşlı, sopalı grubun içerisine doğru sürüklenmişlerdir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun yakın korumaları dışında, burada bulunan güvenlik görevlileri saldırganlara herhangi bir şekilde engel olmaya çalışmamış, olaya ilişkin görüntülerden de açıkça gözlendiği gibi linç girişimini seyretmekle yetinmişlerdir. Örgütlü kalabalık, linç girişiminden yanındakiler ve korumaları tarafından bir eve götürülerek güçlükle kurtarılan Sayın Kılıçdaroğlu’na saldırılarını burada da devam ettirmiştir. “Evi yakın” şeklindeki bağrışmalara rağmen güvenlik kuvvetleri saatlerce saldırganları dağıtmamıştır.
Yaşanan olaylar gizli bir elin Sayın Kılıçdaroğlu’nun linç edilmesi için uygun ortam sağlayama çalıştığına işaret etmektedir. Daha önce de şehit cenazelerine katılan CHP’lilere saldırıları teşvik eden açıklamalar yapan İçişleri Bakanının, linç girişiminin üzerinden 24 saat bile geçmeden “saldırının provokasyon ve organizasyon” olmadığını açıklaması manidardır. Henüz soruşturma tamamlanmadan bir Bakanın, suçluları korumaya yönelik olarak böyle bir açıklama yapması, örgütlü bir suçun gizlenmek istendiği izlenimini vermektedir. Ayrıca Bakanın, Sayın Kılıçdaroğlu’nun cenaze törenine katılacağının önceden emniyet birimlerine haber verilmediğine ilişkin gerçek dışı bir beyana başvurması başında bulunduğu birimlerin, etkin, sağlıklı ve tarafsız bir soruşturma yapmayacağına işaret etmektedir. Bakanın, saldırganları; öyle olmadıkları halde, şehidimizin “yakınları, hısımı akrabası” gibi gösterme gayreti de soruşturmanın akıbetiyle ilgili endişeleri artırmaktadır.
Bu nedenlerle TBMM’nin yapacağı araştırmayla sürece dâhil olması ve olayların bütün yönleriyle açıklığa kavuşturulması zorunluluk arz etmektedir.
Şehit Piyade Sözleşmeli Er Yener Kırıkcı’nın cenaze töreninde CHP Genel Başkanı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na yönelik linç girişiminin tüm yönleriyle aydınlatılabilmesi, güvenlik açığı ve istihbarat zafiyetinin nedenleri ile sorumlularının tespit edilebilmesi, yönetme sorumluluğu taşıyanların hedef gösteren kışkırtıcı açıklamalarının bu olaya etkisinin belirlenebilmesi ve benzer olayların tekrarlanmaması için alınacak önlemlerin oluşturulması amacıyla Anayasa’nın 98 ve TBMM İçtüzüğü’nün 104 ve 105’inci maddeleri kapsamında bir Meclis Araştırması açılması konusunda gereğini arz ederiz.