"Olayı soruşturmakla mükellef İçişleri Bakanı da çıkmış, “Konuyu siyasileştirmek isteyenler var” diyor.
Elbette suçun şahsiliği esastır. Ama nüfuz ticaretine konu mekân, siyasi bir mekân ise, birileri kamu gücünü kullanarak servet ediniyorsa, bu konu tam da siyasetin konusudur" diyen CHP Sözcüsü Faik Öztrak'ın AKP'li büro personeli Kürşat Ayvatoğlu hakkında yaptığı açıklama şöyle: "Ucube tek adam vesayet rejimleri geldiğinde; Hukuksuzluğuyla, keyfi yönetimiyle, dalkavuklarıyla, beslemeleriyle beraber gelir. Onların tek davası makam ve mevkidir, nüfuzdur, banka hesaplarıdır, doların yeşilidir, yatlarıdır, katlarıdır, bindikleri spor arabalardır.
Bunlar, “Bakara, Makara” diyerek, dinimizle alay ederken, lüks otellerin saunalarında, “Camış misali yatarken”, “Naber fakirler” diyerek milletimizle alay etmekten çekinmezler. Bu ülkede; pandemide kapatılan işyerlerinde çalışan genç müzisyenler, açlıktan, parasızlıktan yaşamına kıyar, milyonlarca gencimiz işsiz, geleceksiz, anasının babasının eline bakar. AK Partinin büro çalışanının burnu ultra lüks arabalarda pudra şekeriyle dolar. 2014’te Kastamonu Belediyesi’ne, kaynakçı kadrosundan giren bu şahıs, yedi yılda bu zenginliğe nasıl erişti? Bu değirmenin suyu nereden geliyor? AK Parti Genel Merkezi’ndeki bir büro elemanı, bu kadar kısa sürede bu kadar serveti nasıl elde edebildi? Böyle lüks bir yaşamı büro elemanı maaşıyla nasıl sağladı? AK Parti’de genç bir büro elemanı bunları götürebiliyorsa, büronun asıl sahipleri acaba neleri götürüyor? Ve şimdi beylerdeki telaş, acaba neyin telaşı?
Olayın üstünü kapatmak için, profesyonel kalemler melodram üzerine melodram yazıyor. Olayı soruşturmakla mükellef İçişleri Bakanı da çıkmış, “Konuyu siyasileştirmek isteyenler var” diyor. Elbette suçun şahsiliği esastır. Ama nüfuz ticaretine konu mekân, siyasi bir mekân ise, birileri kamu gücünü kullanarak servet ediniyorsa, bu konu tam da siyasetin konusudur. Bugün tüm bunları aydınlatabilecek bir yargı var mı? Olayı tüm boyutlarıyla soruşturacak bir Cumhuriyet Savcısı var mı? Göreceğiz. Yolsuzluklar, kamu kaynaklarını talan… Ülkede o kadar büyük bir irin, cerahat birikti ki… Kokusu artık arşı sardı."