FETÖ’nün 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından Türkiye, sağlık alanında önemli bir değişikliğe gitti. Bu süreçte, GATA başta olmak üzere toplamda 32 askeri hastane kapatıldı ve Sağlık Bakanlığı’na devredildi. Askeri hastanelerin kapatılmasıyla birlikte, operasyonlarda yaralanan Mehmetçiği tedavi eden savaş cerrahisi uzmanlarının sayısı hızla azalmaya başladı. 2016 yılından bu yana Türkiye, askeri hastanesi olmayan tek NATO ülkesi oldu.
Askeri sağlık sisteminin geriye gitmesi, özellikle savaş dönemlerinde hastalanan veya yaralanan askerlerin tedavisi için büyük bir eksiklik oluşturdu. 2 bin 43 savaş cerrahisi uzmanından günümüzde yalnızca bir kısmı aktif olarak görevde. Askeri doktorların emekli olması veya özel hastanelere geçmesi, bu alandaki uzmanlık açığını derinleştirdi.
AFRİKA İLE ORTAKLIK ANLAŞMALARI
Milli Savunma Bakanlığı, askeri sağlık alanındaki bu gerilemeyi dengelemek adına Afrika ülkeleri Gambiya ve Zimbabve’nin yanı sıra Romanya ve Kosova ile askeri tıp ve sağlık eğitimi konusunda ortaklık anlaşmaları imzaladı. Bu anlaşmalar, Türkiye’nin askeri sağlık altyapısındaki zayıflamayı gidermek için dışa dönük çözümler aradığını gösteriyor.
Ancak bu durum, Türkiye'nin kendi askeri hastanelerini kapatıp, Afrika ve diğer gelişmekte olan ülkelerle sağlık ortaklıkları kurma kararını eleştiren bazı kesimler tarafından "bu kadar geriye mi düştük?" sorusuyla karşılandı.
ASKERİ SAĞLIK SİSTEMİ VE ELEŞTİRİLER
CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, askeri hastanelerin kapatılmasıyla ilgili eleştirilerini dile getirerek, "Askeri hastanelerimizi kapattık, şimdi geri kalmış Afrika ülkeleri ile askeri tıp ve sağlık eğitimi ortaklıkları yapacağız. Askeri tıp eğitimi vereceksek, hangi uzmanlarla vereceğiz? Eğer onlar bizlere verecekse durum daha vahim, Afrika'ya muhtaç mı olduk?" şeklinde konuştu.
Türkiye'nin ordusunda yaklaşık 520 bin aktif asker, 400 bin yedek asker bulunuyor. Ancak dünyanın tarafsızlık politikalarını benimseyen Norveç gibi ülkelerde dahi askeri hastaneler bulunmasına karşın, Türkiye'nin askeri hastaneleri olmaması büyük bir çelişki olarak görülüyor.
DSP DE İHTİYAÇ OLARAK GÖRÜYOR
Cumhur İttifakı’nın küçük ortağı olan DSP de askeri hastanelerin tekrar açılması gerektiğini belirtti. DSP Genel Başkanı Önder Aksakal, "Askeri hastanelerin açılması mutlak bir ihtiyaçtır. GATA adıyla yeni bir hastane yapılmalı ve Erzurum, İzmir, İstanbul, Adana, Diyarbakır, Malatya’ya birer askeri hastane inşa edilmelidir" dedi.
SONUÇ
Türkiye, askeri hastaneleri kapatarak sağlık altyapısındaki büyük bir boşluğu doldurmayı başaramadı. Şu anda sağlık eğitimi ve askeri tıp alanındaki eksiklikleri gidermek için dışa dönük adımlar atılsa da, bu durum ülkenin askeri sağlık sisteminin ne kadar zayıfladığını gözler önüne seriyor. Hem iktidar hem de muhalefet, askeri hastanelerin yeniden açılmasının önemini vurgularken, Türkiye'nin sağlık alanındaki bu gerilemeyi nasıl telafi edeceği henüz netleşmiş değil.