CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, Başbakan’ın anayasa değişikliği teklifine ilişkin açıklamasına, “Meclis’teki komisyon safhasını ve Genel Kurul safhasıyla ilgili takvim vermesini TBMM’nin iradesine yönelik yapılmış bir hadsizlik ve saygısızlık olarak değerlendirmekteyiz'' dedi.
Başbakan Binali Yıldırım, başkanlık teklifinin komisyon görüşmelerinin 2017 Ocak ayı başında tamamlanmasının beklendiğini ve ardından Meclis Genel Kuruluna geleceğini söyledi.
“HADSİZLİK VE SAYGISIZLIK''
Altay, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında Başbakan’ın anayasa değişikliği teklifi konusunda yaptığı açıklamaya işaret ederek şöyle dedi:
“Biraz önce Başbakan’ı dinledik. Dün de milletvekilleriyle bir değerlendirme toplantısı yaptı. Başbakan’ın öncelikle yaptığı toplantıda il başkanlarıyla yaptığı toplantıda rejim değişikliğiyle ilgili anayasa değişiklik teklifinin Meclis’teki komisyon safhasını ve Genel Kurul safhasıyla ilgili takvim vermesini TBMM’nin iradesine yönelik yapılmış bir hadsizlik ve saygısızlık olarak değerlendirmekteyiz.
“TBMM’YE YAPILMIŞ BİR SAYGISIZLIKTIR''
Sayın Başbakan’ın komisyonun çalışma süresiyle ilgili bir takvim vermesi komisyona ama onun ötesinde de TBMM’ye yapılmış bir saygısızlıktır.
Bunu bizim kabul etmemiz mümkün değildir.
Bu daha şimdiden değiştirmek istedikleri rejimle ilgili olarak parlamentoyu yok hükmünde saydıklarının, anlayışlarının bu olduğunun bir yansımasıdır.
Dün yapılan toplantıdan aracılığınızla öğrendiğimiz bilgilere göre iktidar partisinin çok sayıda iktidar partisine mensup çok sayıda sayın milletvekilinin teklifle ilgili rahatsızlıklarını Başbakan’a ilettiklerine dair bilgilere sahibiz. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
“TBMM’DE GERİ PÜSKÜRTÜLECEK GİBİ GÖRÜLÜYOR''
Öyle görünüyor ki Adalet ve Kalkınma Partisinin bu demokrasiyi ortadan kaldırma hamlesi hiç vatandaşın, milletin önüne gitmeden daha TBMM’de geri püskürtülecek gibi görülüyor. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz.
Murad edilen şudur; bir diktatör yaratılmak isteniyor. Otoriter bir rejim tesis edilmek isteniyor.
Sayın Genel Başkanımızın söylediği gibi Meclis’i mezara, demokrasimizi tarihe gömmek isteyenlere fırsat ve imkan vermeyeceğiz.''
“BİZ DÜNYANIN FEDAİSİ DE DEĞİLİZ''
Suriye’de yaşananlara da işaret eden Altay, şöyle dedi:
“Herkes tarafından kandırılan Adalet ve Kalkınma Partisi bu kez de Suriye politikasında kandırılmıştır.
Moskova mutabakatıyla şu olmuştur, AKP kaybetmiştir, Türkiye kazanmıştır.
Hükümete sorumuz şu, bu Moskova metnine imzayı attınız, doğru bir iş yapılmıştır ama Moskova metnine atılan imza AKP’nin dış politikasının Suriye ile ilgili bölge ile politikalarının, stratejilerin çöpe atılmasıdır aynı zamanda.
Moskova mutabakatından sonra El Bab’da er geç bir IŞİD temizliği yapılacak. Lakin bu temizliğin Rusya ve İran tarafından Özgür Suriye Ordusu ve Türk Silahlı Kuvvetlerine yaptırılmasını anlamamız ve kabul etmemiz mümkün değil. Biz dünyanın fedaisi de değiliz. Bizim Mehmetçiğimiz bizim askerimiz elalemin askeri ölmesin diye öldürülmek noktasında değil.
Başka ülkelerin askerleri ölmesin diye Mehmetçiğimizin oralara o riskli bölgelere o bataklığa sokularak şehit olmasının sorumlusu olarak hükümetin önce Meclis’e sonra millete hesap vermesi lazım.
İDLİB UYARISI
İdlib’de kimi kaynaklara göre 5-7 bin kimi kaynaklara göre 18-20 bin civarında da cihatçı var.
İdlib Hatay’ın dibinde.
Kilis tecrübemizi de düşünerek hükümetin İdlib’e Hatay sınırlarıyla ilgili İdlib’deki cihatçılara yönelik özel bir tedbir alması lazım. Şimdiden uyarıyoruz.''