CHP'li Şeker: AKP iktidarı, gençleri intihara sürüklüyor

ABC Haber MerkeziCHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, Meclis'e verdiği soru önergesinde intihar vakalarına dikkat çekerek, çözüm bulma çağrısında bulundu.CHP'li Ali Şeker, 15 yıllık AKP iktidarının bir umut verememesi nedeniyle...

ABC Haber Merkezi

CHP İstanbul Milletvekili Ali Şeker, Meclis'e verdiği soru önergesinde intihar vakalarına dikkat çekerek, çözüm bulma çağrısında bulundu.

CHP'li Ali Şeker, 15 yıllık AKP iktidarının bir umut verememesi nedeniyle gençlerin intihara sürüklendiğini, işçilerin ise geçim sıkıntısı nedeniyle hayatına son verdiğini belirtirken, KHK mağduriyetlerine de dikkat çekti.15 Temmuz darbe girişimi sonrası 60 KHK mağrudurunun intihar ettiğini vurguladı.

Şeker'in, Meclis'e sunduğu soru önergesinde, ''Ülkemizde ciddi bir sorun olan ve artarak devam eden intihar vakalarının sebeplerinin tüm ülke genelinde detayları ile araştırılarak, bu tür vakaların engellenmesine yönelik çözüm yollarının sunulması hususunda İçtüzüğü ’nün 104. ve 105. maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılmasını arz ve teklif ederiz.'' denilirlen, yaptığı konuşmada da şu ifadeleri kullandı:

'2017 YILINDA 89 İŞÇİ İNTİHAR ETTİ'

''İki hafta önce seçim bölgemde intihar eden bir gencin cenazesine katıldım. 11 Şubat Pazar günü, cenazesine katıldığım o genç kardeşimizin arkadaşını da AKP Milletvekili Mustafa Ilıcalı'yla beraber 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde intihardan birlikte vazgeçirdik.

Bu araştırma önergesini hazırlarken de başka bir genç kardeşimizin intihar haberini öğrendik. Ulusal basının üçüncü sayfa haberleri arasında önemli bir yer tutuyor artık intihar vakaları.

On beş yıllık iktidarınızın ülkeyi getirdiği noktada geleceğe dair verebilecek bir umut olmadığından, özellikle genç nüfustaki insanların ne kadar çok intihara sürüklendiğini görür olduk.

Dünya Mutluluk Endeksi'nde 69'uncu sıradayız.

2017 yılında 89 işçi intihar etti. Bu intiharların en önemli sebebi geçinememek.''

'TOPLUMDA TRAVMA YARATIYOR'

İntihar vakalarının toplum üzerinde de travmatik etkiler yarattığını belirten Şeker, şöyle devam etti:

''İntihar, bir insanın neticesinin ölüm olacağının bilincinde olarak istemli bir biçimde bu eylemi gerçekleştirmeye kalkışmasıdır. Bu durum sonuçları itibarıyla hayatına son veren kişinin geride bıraktığı eş, dost ve yakınlarına da yoğun bir üzüntü yaşatmakta, toplumun üzerinde de travmatik sonuçlar doğurmaktadır.

Dünya Sağlık Örgütü’nün depresyon konusunda son açıkladığı rapora göre, Türkiye'de 3 milyon 260 bin 677 kişi, yani nüfusumuzun yüzde 4,4'ü depresyonda. Raporda bireyleri intihara sürükleyen en büyük riskin depresyon olduğuna işaret ediliyor. Son bir ay içerisinde Antalya'da, Balıkesir'de ve Ankara'da Türkiye Büyük Millet Meclisi önünde işsizlik ve ekonomik gerekçelerle kendini yakarak intihara kalkışan ve 2'sinin de ölümle sonuçlandığı vakalar gözümüzün önünde. Gördük, her ne kadar görmek istemeseniz de.

TÜİK tarafından açıklanan son resmî verilere göre, ölümle sonuçlanan intihar sayısının 2014 yılında 3.169 kişiyken 2015 yılında 3.211 kişiye çıktığı görülmekte. Yani bu toplumda yaşayan 100 bin kişiden 4'ü intihar ediyor.''

'UYUŞTURUCU TEDAVİLERİ HACILARA, HOCALARA KALDI'

İntihar vakalarında uyuşturucunun da önemli bir etken olduğunu ifade eden Şeker, sözlerini sürdürdü:

''İntihar vakalarında tetikleyici unsurlardan biri de uyuşturucu. Madde ve uyuşturucu bağımlılığı tedavilerinin sağlık kuruluşları yerine, tarikatlara, cemaatlere, hocalara, muskacılara, üfürükçülere yönlendirildikleri görülmekte. Nasıl sağlık hacamatçılara teslim edildiyse, çocukları uyuşturucudan kurtarmak için gittikleri yerler maalesef ki hacılar hocalar.

Cemaatlerin ve tarikatların, uyuşturucu bağımlılığı gibi ciddi bir tıbbi uzmanlık gerektiren konulara müdahale etmesi ve bu konularda kendilerini yetkin görmeleri kabul edilemez bir durumdur ve son dönemde daha da fazla göz yumulmaktadır. Maalesef, Boğaziçi Köprüsü'nde intihar eden çocuğun intihar etmeden bir ay önce Adıyaman Menzil tarikatına gittiği ve burada da kendisini sıkıntılardan kurtardığıyla ilgili Facebook paylaşımı orada duruyor.''

'TOPLUM DA SAĞLIĞINI KAYBEDİYOR'

Doktorların da 'tükenmişlik sendromu' nedeniyle intihar eğiliminde olduğunu ve bunula beraber toplumun da sağlığını kaybettiğini vurgulayan Şeker, şu ifadeleri kullandı:

''15 Temmuz darbe girişiminin AKP hükûmetlerince palazlandırılan ve "Ne istediler de vermedik?" denilen bir cemaat tarafından gerçekleştirildiği düşünüldüğünde, bu tutumun gelecek kuşaklar ve ülkemizin sosyal, kültürel ve siyasi geleceği için büyük tehlike arz edeceği göz ardı edilmemelidir.

Bireysel silahlanmada artış, intihar vakalarını kolaylaştırmakta ve sayısını artırmaktadır.

15 Temmuz darbe girişiminden bu yana 60'ın üzerinde KHK mağduru intihar etmiştir.

Bir zamanlar ülkenin en saygın mesleklerinden olan doktorlar tükenmişlik sendromu nedeniyle intihar etmekte. Sadece doktorlar hayatını kaybetmiyor, toplum da sağlığını kaybediyor.''

'BÜYÜK BİR GÖÇ VAR'

Umutsuzluğun sadece intihara değil, beyin ve sermaye göçüne de sebep olduğunu belirten Şeker, devam etti:

''Bu umutsuzluk ve karamsarlık sonucunda sadece intihara kalkışmıyor insanlar, ülkeyi de terk ediyorlar. Büyük bir göç var, beyin göçü ve sermaye göçü.

New World Wealth raporuna göre son üç yılda 13 bin milyoner ülkeyi terk etti. Bu rakamın 12 bini son iki yılda başka ülkelere göç etti. Bunun sebebi, yine, geleceğe dair umutsuzluk.

Sonuç olarak, ülkemizde farklı gerekçelerle her yıl 10 binlerce kişi intihar girişiminde bulunmakta.''

'BU KONU HEPİMİZİN SORUNU'

Bu konuya biz siyasetçiler çözüm bulmalıyız diyen Şeker, sözlerini şöyle sonlandırdı:

''Bugüne kadar muhalefet olarak ülkenin yaşadığı sorunlarla ilgili verdiğimiz araştırma önergelerini reddettiniz.

Terör, çevre, kadın sorunları, gençlik sorunları, esnafın sorunları, uyuşturucu sorunu, tarım sorunu, ÖSYM gibi birçok konuda verdiğimiz önergelerimizi reddettiniz.

Ülkenin içinde bulunduğu durum, tüketime dayalı ekonomi politikalarınız gelecekte çocukların iş bulma umudunu da karartıyor. Bu araştırma önergesiyle sizlere 'Gelin, ülkemizde sürekli artan intihar vakalarını birlikte araştıralım.' diyoruz. Bu konu hepimizin sorunu, çözüm bulmak da siyasetçiler olarak bizim görevimiz.

Kutuplaştırma ve gerginlik siyaseti ülkemizin huzurunu kaybettirdi. Gelecekte daha çok genç hayatını kaybetmeden bu soruna çözüm bulmaya davet ediyorum sizleri.''

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

Kızılcık Şerbeti'nin Giray'ı Kaan Taşaner'den Feyza Civelek'e Öyle Sözler Etti Ki!
Gözleriniz Ne Kadar Keskin? Fotoğraftaki Komandoyu Kaç Saniyede Bulabileceksiniz?
Memur ve Emekli Maaş Zam Hesabı Yeniden Değişti! Zam Oranları Ne Olacak?
ATM'de Para Kabusu! Bazı Banknotlar Kabul Edilmiyor mu?
Yatağınızda Rahatlarken Para Kazanma Fırsatı! Araştırmaya Katılın