CHP İzmir Milletvekili, TBMM Başkanlık Divanı Katip Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, “uyuşturucu maddelerin zararlı etkilerinin araştırılması” amacıyla sunduğu araştırma önergesinin acilen gündeme alınmasını istedi. Kılıç, "Bir anne olarak sesleniyorum; uyuşturucudan kaç evladımızın daha gözümüzün önünde erimesini bekliyorsunuz! Son 5 ayda aileler ve uyuşturucu kullanan çocukları arasında yaşanan 16 ayrı olayda 12 ölüm, 8 yaralanma meydana geldi” dedi.
Kılıç, yaptığı yazılı açıklamada, kamuoyunda “metin amca”, ‘met’, ‘şeker’, ‘kristal’, ‘buz’ ve ‘ateş’ olarak da anılan Metamfetamin uyuşturucu maddesinin zararlı etkilerinin ve kullananlar üzerinde bıraktığı olumsuz etkilerinin tespit edilmesi ile bu konuda alınması gereken önlemlerin belirlenmesi amacıyla hazırladığı Araştırma Önergesini 7 ay önce TBMM Başkanlığına sunduğunu anımsattı. CHP’li Av. Sevda Erdan Kılıç, Afganistan’da üretilen uyuşturucunun İran, Türkiye ve Balkanlar üzerinden Avrupa’ya ulaştırıldığını, uyuşturucu kaçakçılığının Avrupa kapısı olan Türkiye’nin “transit ülke” konumundan, uyuşturucunun sokaklarda satıldığı “pazar ülke” konumuna geldiğini bildirdi.
TBMM Divan Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, Avrupa Uyuşturucu Raporu’na göre; Türkiye’nin uyuşturucuya bağlı genç ölümlerde ilk üçte, “fakir kokaini” olarak bilinen metamfetamine bağlı ölümlerde ise ikinci sırada yer aldığını kaydetti.
“Ucuz olması nedeniyle ‘bir tane alana bir tane de eşantiyon’ verilir hale geldi”
CHP Milletvekili Av. Kılıç, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2022 Uyuşturucu Raporu’na göre, Türkiye’de yakalanan kokain miktarının yüzde 44,9, şüpheli sayısının ise yüzde 6 oranında artış kaydetmesinin, ülkede uyuşturucunun neden bu kadar yaygınlaştığını ortaya koyduğunu bildirdi. Uyuşturucunun artık Türkiye’nin her yerinde yüksek oranda tüketildiğini dile getiren Av. Sevda Erdan Kılıç, “Metamfetamin fiyatının ucuz olması nedeniyle neredeyse ‘bir tane alana bir tane de eşantiyon’ verilir hale gelmiştir; sokak aralarında internetten sipariş alan ‘torbacılar’ tarafından satılmaktadır. Limanlarımız ise adeta uyuşturucu deposu haline geldi. Gençlerimizin uyuşturucu batağına saplandığı gerçeği ise hep göz ardı edilmiş belki de konuşulmasından dahi korkulmuş bir gerçeklik olarak önümüzde duruyor.” ifadesini kullandı.
Başkanlık Divanı Üyesi Av. Kılıç, uyuşturucuya ulaşmanın bu kadar kolay olmasının, özellikle gençler ve çocuklar arasında yaygınlaşmasına neden olduğunu vurgulayarak, şu değerlendirmelerde bulundu:
“Türkiye’de son 5 ayda aileler ve çocukları arasında yaşanan 16 ayrı olayda 12 ölüm, 8 yaralanma meydana gelmiştir. İstanbul Bağcılar’da madde bağımlısı olduğu söylenen kişi, annesini bıçaklayarak öldürüp kafasını kesip insanların gözlerinin önünde balkondan sokağa attı, ardından da evi ateşe verdi. Bu vahim olay, psikolojik sorunları veya uyuşturucu etkisinde olan kişilerin neler yapabileceklerini ve ne kadar tehlikeli olabileceklerini göstermektedir. Bu olay haber olduğu için büyük yankı uyandırdı, ancak bağımlı olan kişilerin ailelerine, akrabalarına uyguladığı şiddetin birçoğu haber olmadığı için kamuoyuna yansımamaktadır.”
CHP İzmir Milletvekili Av. Kılıç, psikolojik rahatsızlıkları olan kişilerin mutlaka Alkol ve Madde Tedavi Merkezlerinde (AMATEM) tedavi edilmesi gerektiğine işaret ederek, “Ancak ülkedeki AMATEM sayısı yetersiz. 81 ilde 29 AMATEM var, 4,5 milyonluk İzmir'de AMATEM'lerin yatak kapasitesi sadece 63. Acilen AMATEM'lerin sayısının arttırılması gerekiyor.” değerlendirmesini yaptı.
“Kaç ailenin daha dağılmasını, kaç evladımızın daha hayatını kaybetmesini bekliyorsunuz?”
TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Av. Sevda Erdan Kılıç, açıklamasını şöyle tamamladı:
“Biz uyuşturucu illetinin önüne geçebilmek her yolu denerken iktidarın buna kayıtsız kalmasını, 14 yaşında bir evladı olan anne olarak anlayamıyor, korkuyor ve öfkeleniyorum. Uyuşturucu ile etkin bir şekilde mücadele etmek için kaç ailenin daha dağılmasını, kaç evladımızın daha gözümüzün önünde erimesini, kaç evladımızın daha hayatını kaybetmesini bekliyorsunuz? Son yıllarda uyuşturucu kullanımının ve uyuşturucuya bağlı suçların artması artık bu konuyu bütün yönleriyle ele almamız gerektiğini gösteriyor. Meclis olarak gençlerimizi, çocuklarımızı, toplumumuzu bu uyuşturucu bataklığından korumak gibi bir sorumluluğumuz; bu sorumluluğumuzu da kuracağımız ‘Araştırma Komisyonu’ ile yerine getirmek gibi bir zorunluluğumuz bulunmaktadır. Uyuşturucu kullanımının ülkemizde son dönemlerde neden bu kadar çok yaygınlaştığını, ülkeye girişini engellemek ve kullanımını azaltmak için neler yapılması gerektiğini mutlaka araştırmamız gerekmektedir.”