Ağbaba, CHP Genel Başkan Yardımcıları Fethi Açıkel ve Onursal Adıgüzel ile birlikte CHP Malatya İl Başkanlığında basın toplantısı düzenledi.
Ağbaba,
“Türkiye’de tuz koktu. Her taraftan irin akıyor. Ahlaksızlığın, namussuzluğun boyutlarına her gün yeni şeyler ekleniyor. Geçtiğimiz günlerde Sedat Peker’in açıklamaları var. Daha önce Türkiye’de hala cesaretle gazetecilik yapan insanların, devletteki çarkların nasıl döndüğüne ilişkin araştırma ve açıklamaları var. Son iki yıldan beri Türkiye adeta bir çeteye teslim olmuş durumda. Adeta bir mafya organizasyonuyla Türkiye yönetiliyor. Bu pisliğin, ahlaksızlığın geçtiği iddia edilen yerin ucu maalesef hep saraya çıkıyor. Saray danışmanları, SPK başkanı, milletvekilleri ve siyasetçiler. Son rüşvet çarkında; Eski Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu, Adalet ve Kalkınma Partisi Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, Cumhurbaşkanı Danışmanı Serkan Taranoğlu, TOBB üyesi Salik Orakcı çıkıyor. Bank Asya’da 16 yıl yöneticilik yaptıktan sonra SPK başkanlığı görevine getirilen Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve kardeşi Adalet ve Kalkınma Partisi Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu, birçok iş insanından “taleplerini karşılamak üzere” milyonlarca lira rüşvet istiyorlar. Burada anormal bir rüşvet çarkının döndüğü iddia ediliyor. Bu hanımefendi eşine boşanma davası açıyor, 2,5 milyon dolar vermiş onu istiyor. Nereden aldığı, nasıl kazandığı belli değil. Maalesef Türkiye’de tuz kokmuş, devletin çivisi çıkmış durumda”
diye konuştu.
Ağbaba, açıklamasının devamında şunları söyledi:
“Hırsızlık var, namussuzluk var, rüşvet var, yolsuzluk var bunların hepsini kutsal değerlerimizi kullanarak kapatmak istiyorlar. Kur’an’ı, bayrağı, vatanı ve ezanı kullanıyorlar. O kadar namussuzluk ortaya çıkmış, “bayrak inmez, ezan susmaz, vatan bölünmez” diyorlar. Bu kadar alçaklığın ve namussuzluğun olduğunu veya yaşandığını herhalde tarih yazmadı. Bütün pisliklerini kutsallarımızla kapatmak istiyorlar. Hırsızlık ve namussuzluk yapmış, sen bayrağı niye kullanıyorsun? Türkiye maalesef birçok şeyini kaybetti lakin kaybettiği en büyük şey ülkeyi yönetenlerin utanma duygusu yok. Saraydan hala açıklama yok, her gün ‘CHP’ diyen beylerden açıklama gelmedi. Şarkıcı Gülşen’in tutuklayanlar, bununla ilgili adım atmış değiller. Dinle, imanla, vatanla, bayrakla kendi ahlaksızlıklarının ve namussuzluklarını üzerini örtmeye çalışıyorlar. Partimiz bununla ilgili suç duyurusunda bulunup, savcıları göreve davet edecek. Anadolu’da ‘bal tutan parmağını yalar’ diye kötü bir atasözümüz var, bunların bırakın parmağı kolu yemişler. Hatta bunlar bal yapan arıyı bile yemişler. En yerli, en milli, en muhafazakâr dönemde Türkiye, dünyada rüşvetin, yolsuzluğun olduğu bir ülke olarak karşımıza çıkmaya devam ediyor. Hakkında kaset olduğu öne sürülen ve çeşitli iddialarda bulunulan saray danışması, sağlık sorunları nedeniyle istifa ediyor. Bu istifayla kapatılacak bir konu değil. Keşke bu saray danışması olsa saray danışmanlarının birçoğu biliyoruz ki parayla iş takibi yapıyor. Dünyada ne kadar namussuz, hırsız ve dolandırıcı varsa Türkiye’ye geliyor ve bu siyasetçilerin koruması altına giriyor. Bunlar olurken gümden değiştirmek için sanatçılara ve festivallere saldırıyorlar, yasakları kaldırmakla övünen AKP’nin geldiği nokta festival yasakları. Gençlerin organizasyonlarını yasaklamaya çalışıyorlar. Bazı firmaların yapmış oldukları festivalleri yasaklamaya çalışıyorlar.”
İsmail Kahraman açıklaması
Ağbaba, eski Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı İsmail Kahraman, "Şehirlerin kurtuluş yıl dönümleri kutlanıyor. Kesinlikle karşıyım” açıklamasına ilişkin ise “Bir meczup var. Maalesef daha önce meclis başkanlığı yapmış bu meczup, "Şehirlerin kurtuluş yıldönümleri kutlanıyor. Kesinlikle karşıyım.” İsmail Kahraman’ın bugünleri kutlamaması normal çünkü Kuvayı Milliyeciler ve Atatürk düşmanla savaşıp, kurşun atarken bunun dedeleri İngiliz hegemonyasına girmek için uğraşıyorlardı. İsmail Kahraman ve şühedası bir tek kurşun atmadı. İnsan utanıyor. 9 Eylül İzmir’in kurtuluşunun kutlanmasından sen niye rahatsız oluyorsun? Bunların meşhur fesli deli Kadirleri vardı bunların hocası o. Hocası ne diyordu, “Keşke Yunan kazansaydı da böyle olmasaydı.” Bunlar, “Keşke Yunan kazansaydı” diyenlerin çocukları. İnsan, Kurtuluş Savaşı’ndan niye rahatsız olur? Bir insan Balıkesir’in, Bursa’nın Eskişehir’in kurtuluşundan niye rahatsız olur? Bu beyefendi Amerika 6.Filosu geldiği zaman solcu gençler karşı çıkarken, filonun önünde secde eden takımdandır. Bu anlayış, maalesef Türkiye’yi yöneten anlayıştır. Bu anlayış, bütün değerlerimizi yok eden, birbiriyle ayrıştıran anlayıştır” yorumunu yaptı.
"Erken seçime partimiz de ittifakımız da hazır, hodri meydan"
Abdülkadir Selvi’nin AK Parti’nin olağanüstü MYK toplantısı sonrası erken seçim olacağına dair beklentilerin oluştuğuna dair yazısına da değinen Ağbaba, şunları söyledi:
“AKP’nin sözcüsü, kendilerinin söyleyemediklerini ona yazdırıyorlar. AKP’nin MYK toplantısı sonrası erken seçim olacağına dair bir şeyler söylüyor. Buradan söyleyelim; ne zaman istiyorlarsa erken seçime partimizde hazır, ittifakımızda hazır. Hodri meydan diyoruz, getirsinler sandığı herkes dersini alsın.”
“GENEL BAŞKANIMIZ İKTİDARDAN DAHA FAZLA İŞ YAPIYOR”
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhalefet lideriyken bile iktidardan daha fazla iş yaptığını ifade eden Ağbaba, “Asgari ücrete zam, 3600’le ilgili düzenleme, taşerona kadro, KYK borçlarının silinmesi, hep reddettikleri EYT’yi de çıkaracağız demeleri bunların hepsini Genel Başkanımızın sayesinde yapmak zorunda kaldılar. Çiftçilerimize de seslenelim; Tarım Kredi Kooperatifleri ve Ziraat Bankası’na faiz borçlarınız varsa faizlerini ödemeyin, geldiğimiz gün sileceğiz. Esnafa da sesleniyorum; esnafımızın da hem kredi kooperatiflerine hem bankalara olan borçlarının faizlerini sileceğim. Biz seçime hazırız” ifadesini kullandı.