Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın Başdanışmanı: Yeni siyasi modelimiz tek kişilik hükümettir

Cumhurbaşkanı Erdoğan''ın Başdanışmanı Mehmet Uçum, yeni hükümet sistemine ilişkin açıklamalarda bulunarak, beş yıl sürebilecek geçiş sürecinin üç ayda tamamlandığını ileri sürerken yeni siyasi modelde ''tek kişilik hükümet'' bulunduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Mehmet Uçum "Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi" ile ilgili açıklamalarda bulundu. Uçum yeni sistemin çatışmaya izin vermediğini söyleyerek yeni siyasi modelin 'tek kişilik hükümet'e dayandığını, bakanlar, kurullar gibi unsurlarda hata yapanların kolayca gideceğini vurguladı.

'HAZIRLIK SÜRECİ 2017'DE BAŞLADI'
Hürriyet gazetesinden Hande Fırat'a konuşan Uçum 2017 Eylül'ünden itibaren bir hazırlık süreci başladığını, geçiş için 49 kişilik bir ekibin çalıştığını söyledi. "Ama seçimin erkene alınması ile birlikte bu çalışmalarda zamanla yarışmak durumu ortaya çıktı. Yaklaşık 40 kişiden oluşan yazım ekibi kurduk. Bunlar farklı farklı bakanlıklardan gelen uzmanlardan, deneyimli, tecrübeli üst düzey bürokratlardan oluşuyordu. Ve biz Nisan ayı itibariyle yazım çalışmalarını da en azından taslak olarak yapmaya başladık" diyen Uçum, "Bahçeli 'erken seçim' dediğinde 'Allahtan hazırlığımız var'" dediklerini ifade etti.

Uçum'un Fırat'ın sorularına yanıtlarının bir bölümü şu şekilde:

9 Temmuz günü Cumhurbaşkanı bir Başkan Yardımcısı, 16 bakanı atadı. O gün Genelkurmay Başkanının istifası kabul edildi, Genelkurmay Başkanı, Kara Kuvvetleri Komutanı ve Genelkurmayda 2. Başkan atandı ve bütün bunlar 2 saat içinde oldu. Ama geçmişe bakıldığında bütün bunlar en iyimser tahminle hiçbir sorun olmasa iki ya da üç ayda olabilecek şeylerdi. (Bu, bazı köklü devlet geleneklerinin de temelinden değişmesi anlamına gelmiyor mu?) Uzun süre hükümet kuramamak eğer bir köklü devlet geleneği ise olmasın. Yani biz hükümeti çok hızlı kuralım. Ordumuzdaki komuta kademesini yılda bir kere değiştirme geleneğine sahipsek bu da olmasın. İhtiyacımız olduğunda ve zamanında yapalım. Bu tip yani yürütmeyi zaafa uğratan, halkın seçtiğinin iradesini kısıtlayacak mekanizmalar oluşturan gelenekleri tasfiye etmeliyiz zaten.

'CUMHURBAŞKANI TEK BAŞINA KARAR VERECEK'
Politika kurulları talep ve ihtiyaçların tespitiyle, genel politika yaklaşımlarının geliştirilmesinde devreye girecek. Yani bu analizler kurullara geldiğinde, kurullar toplumun ve ülkenin talep ve ihtiyaçları üzerinden genel politika belgeleri geliştirecek. Bütün bunlar kime gelecek? Cumhurbaşkanına. Kurullardan çıkan taslakların kararını kim verecek? Cumhurbaşkanı verecek. Cumhurbaşkanının niye tek başına karar vermesi lazım. Çünkü bu yeni yapılanmada siyasi sorumluluğu olan kişi Cumhurbaşkanıdır.

'UYUMSUZLAR BİR GECEDE GİDER'
(Seçilmiş kişiyi bir kenara bırakırsak, patron kim sorusunun yanıtını arıyor Türkiye. Bakan mı yardımcısı mı ofis başkanı mı, kurul başkanı mı? Yürütmede bir yetki karmaşası olur mu?) Sistem, sistemsel olarak çatışmaya elverişli değil. Bireysel tercihlerle çatışma olursa da onu tasfiye etme imkanlarına sahip. Yani bu sistem tam tersine sizin dediğiniz gibi herkesi iş birliği içerisinde çalışmaya yönlendiriyor. Çünkü tek irade var halkın seçtiği kişidir. Siyasi sorumluluğu vardır ama onun tek irade olması her şeyi tek başına yapacağı anlamına gelmez. Zaten yapamaz da. Bu tek irade, siyasi sorumlu olan tek kişi ne yapacaktır, diyelim ki Hazine de Maliye de bu kararları verebilecek kişiye yetkisini delege edecektir. Dolayısıyla yetkisini delege ettiği makam, örneğin yatırım ofisiyle de finans ofisiyle de politika kurullarıyla da uyumlu çalışacaktır. Herhangi bir yerde uyumsuzluk ortaya çıktığında bu bir sistemsel probleme dönüşmez, bir uygulama problemi olur. Bunun anlamı nedir? Bir gecede bu uyumsuzlukları yaratanlar gider, yerlerine işi doğru yapacak kişiler gelir.

'YÜRÜTME SADELEŞİP KÜÇÜLDÜ, ANCAK ETKİ GÜCÜ ARTTI'
21 tane bakanlık 16’ya düştü, 5 tane başbakan yardımcılığı gitti, 1 tane başkan yardımcısı var. Elbette ihtiyaca göre bunun sayısı artabilir. Zaten bakanlıkların kendisinde de sadeleşmeyi görüyorsunuz. 100’den fazla ana hizmet birimi ya birleşme ya lağvetme yoluyla ortadan kalktı. Bazı bağlı ve ilgili kuruluş kaldırıldı veya birleştirildi. Ya fonksiyonsuz olduğu için ya da fonksiyonları başka bir kurum tarafından yerine getirdiği için tamamen işlevsizleşmiş 64 kurul iptal edildi. Devletin yürütme teşkilatı kurumsal yapısı itibariyle sadeleşti ve küçüldü ama fonksiyon ve etki gücü açısından büyüdü.

Gerek parlamenter hükümet modellerinde gerek başkanlık hükümet modellerinde en nihayet siyasi kararı tepedeki verir. Ya başbakan verir ya devlet başkanı verir. Dolayısıyla bizim sistemde de siyasi karar verme noktasında ya başbakan ya devlet başkanının pozisyonundan farklı bir durum yok. Yüzde 50 artı bir ile seçilen bir Cumhurbaşkanı bir siyasi programla halkın karşısına çıkar, bir ekonomik programla halkın karşısına çıkar ve onu hayata geçirebilmek için de kendi uygun ekiplerini kurar. O yüzden bizim yeni hükümet modelimiz siyasi anlamda tek kişilik hükümettir. Tek irade tek teşkilat prensibi.

Kaynak: Hürriyet

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Politika Haberleri

Alaşehir İYİ Parti İlçe Başkanı ve yönetiminden sekiz kişi istifa etti ve CHP'ye geçti
Kişisel veriler yurt dışına aktarılıp, yurttaş güvenliği ihlal ediliyor
İktidar ile Anayasa değişikliği konusunda yan yana gelmemiz mümkün değil
AK Parti'de hükûmetin 2028'e kadar gidemeyeceği konuşuluyor
Erdoğan dışında ‘yeni politikalar üretebilen isimler olmadığı’ dillendiriliyor