Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Anadolu Ajansı (AA) tarafından düzenlenen "Gazze'de Soykırım: Yeni Kanıtlar" paneline katıldı. İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına Gazze'de soykırım yaşandığını belirterek tepki gösterdi. Altun'un İsrail mevzusunda Batılı ülkeleri eleştirdi.
YENİ KANITLAR VE ELE ALINAN KATLİAMLAR
Altun, tarihçi Ilan Pappe'nin "Filistin'de Etnik Temizlik" adlı kitabını referans göstererek İsrail'in Gazze'deki katliamlarını belgeleyen yeni kanıtların sunulduğu panele katılmaktan memnuniyet duyduğunu ifade etti. Panelin, İsrail'in Gazze'deki cürümlerinin hukuk, tarih ve insanlığın vicdanı önünde kayda alınacağı önemli bir etkinlik olduğunu vurguladı. Altun, "İnanıyorum ki bu toplantı, İsrail'in Gazze'de işlediği cürümlerin hukuk, tarih ve insanlığın vicdanı önünde kayda alınacağı başlıca etkinliklerden biri olacaktır. Bizler bu tür etkinliklerle sahada gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla elde ettiğimiz görüntülerle İsrail'in katliamlarını 'iddia edilen' değil, 'somut delilleri olan, ispatlanmış savaş suçları' olarak kayda geçireceğiz. Çabamız bu yönde." dedi.
İSRAİL'İN GAZZE'DE İŞLEDİĞİ SUÇLARIN SOMUT DELİLLERİ
Altun, İsrail'in Gazze'de işlediği cürümlerin somut delillerle kayda geçirileceğini belirtti. İsrail'in Gazze'deki saldırılarında yıkılan cami ve okul sayılarıyla kültürel bir soykırımın da yaşandığını vurguladı. İnsancıl hukukun Gazze'deki durumda tam anlamıyla yok sayıldığını belirten Altun, İsrail'in sivil nüfusu hedef alan saldırılarının insancıl hukukun açık bir ihlali olduğunu ifade etti.
Altun, "Açık ve net bir şekilde şunu ifade etmek zorundayız, bugün Gazze'de apaçık bir soykırım yaşanıyor, İsrail, Gazze'de büyük bir soykırım suçu işliyor. İsrail, 'soykırım' başta olmak üzere Roma Statüsü'nün suç olarak tanımladığı birçok ağır cürüm işledi, işlemeye devam ediyor. Soykırım suçu, yalnızca bir toplu öldürme faaliyeti değildir. Soykırım, bir halkın maddi ve manevi varlığına yönelen topyekun bir saldırıdır. İsrail sadece Gazze'de yaşayan insanları toplu şekilde katletmiyor, bölgenin manevi varlığını da yok etmek için kültürel bir soykırıma da imza atıyor. Saldırıların başlamasından bugüne kadar, Gazze'de 194 cami ve 100 okul tamamen yıkıldı, 266 cami, 3 kilise ve 295 okul ise ağır hasar aldı. İsrail, kültürü, gelenek, görenekleri ve bütün hafızasıyla bir halkın varlığını külliyen ortadan kaldırmaya çalışıyor. Son günlerde İsrail'in sözüm ona 'güvenli bölge' diyerek insanları sürdüğü Refah bölgesine yönelik saldırıları, yürüttüğü soykırım politikasının apaçık bir örneğidir." dedi.
DEZENFORMASYON VE DUYSARIZLIK
İsrail'in Gazze'deki katliamlarını gizlemek için dezenformasyon politikası yürüttüğünü söyleyen Altun, bu duruma duyarsız kalmamanın önemine vurgu yaptı. Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı olarak, doğruları ve hakikati savunma misyonlarının önemini belirtti. Altun, "Nasıl ki İsrail'in normalleştirmeye çalıştığı vahşiliklerine, barbarlıklarına ve soykırım girişimlerine karşı duyarsız kalmamamız gerekiyorsa, aynı şekilde İsrail'in dezenformasyon kampanyalarına karşı da duyarsız olmamamız gerekiyor. Eğer duyarsızlaşırsak, hakikatin ve doğruların yerini yalanlar ve kurgu haberler alır. Eğer duyarsızlaşırsak, İsrail'in suçlarını normalleştirmiş, cezalandırılmasının da önüne geçmiş oluruz. Türkiye Cumhuriyeti İletişim Başkanlığı olarak, duyarsızlığa, unutkanlığa ve dezenformasyona karşı ilk günden itibaren teyakkuz halinde olmayı görev bildik. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın 'daha adil bir dünya mümkündür' şiarını esas alarak, hakikat bayrağını dalgalandırmayı en önemli misyonumuz olarak bildik, bilmeye de devam ediyoruz." dedi