Cüneyt Arkın 'çok fena dayak yedim' demişti: Emel Sayın, sinemayı neden bıraktığını açıkladı

Yeşilçam'ın usta oyuncularından Cüneyt Arkın'ın, 'Benim Kahramanım Türk Halkıdır' kitabında 'Rüzgâr' filminde başrolleri paylaştığı Emel Sayın'dan senaryo gereği dayak yediğini yazdı.

Emel Sayın'la ilk ve tek filmleri olan Rüzgâr'da, senaryo gereği Sayın'a karlı dağlarda çekilen filmde eziyet ettiğini anlatan Arkın, akabinde Sayın'ın kendisini döverek intikam aldığını söyledi. 

Arkın, Sayın'dan dayak yediği sahneyi şöyle anlattı:

"Eşiği geçip içeriye adımımı atmıştım ki Emel Sayın, 'Ya Allah' diyerek kalın sopayı tam alnımın ortasına yapıştırdı. Sendeleyip duvardan güç almak için o yana kayarken ikinci darbeyi de yedim. Bu sefer vuruş tam yerine oturmuştu. Gözlerim karardı, başım mı dönüyordu, yoksa Emel Sayın mı etrafımda fır fır dönüyordu çıkaramadım. 'Bre Medet!' demeye kalmadı, üçüncü darbe elmacık kemiğimin üzerinde hassas, ince deriyi cart diye yırttı. Anında ağzıma akan kanın sıcak, demir tadını hissettim."

Cüneyt Arkın, kitabının Emel Sayın'la olan anısını anlattığı bölümünü şu cümlelerle bitirdi:

"Rüzgâr filminden sonra Emel Sayın bir daha film çekmemeye yemin etti. Galiba beni de hiç sevmedi. Sevseydi verdiği sözü tutardı.

EMEL SAYIN SİNEMA SEKTÖRÜNÜ NEDEN BIRAKTIĞINI AÇIKLADI

Arkın'ın ses getiren kitabının ardından Emel Sayın, son filmi Rüzgâr'dan sonra neden bir daha filmlerde yer almadığını açıkladı. Posta'dan Alev Gürsoy Cimin'e konuşan Sayın, dayak olayıyla ilgili, "Benim suçum yoktu. Kendisi ısrar etti vurdum" dedi.

Sayın, sinemayı bırakma nedenini ise şöyle açıkladı:

"Bir yatak sahnemiz vardı. Cüneyt bana dedi ki ‘İçinde geceliğin olsun ama çarşafla örtelim. Omuzların görünsün, sanki çıplakmış duygusunu versin’. Benim böyle sahnelerde çok hassas olduğumu herkes biliyor. Ama öyle tatlı rica etti ki kıramadım. Sete gazeteci gelmesin, o sahneler servis edilmesin diye ricada bulundum. Bir hafta sonra bir baktım, ‘Emel Sayın çıplak, Cüneyt Arkın ile yatakta’ diye haber çıktı. O kadar üzüldüm ki! Yıl 1980 ve bana türlü türlü mektuplar gelmeye başladı ‘Senden beklemezdik’ tarzında. Kimseye derdimi anlatamadım ve o gün küstüm. Bir daha film yapmıyorum ben dedim. Bu fotoğraf kimden çıktı hâlâ bilmiyorum."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.