Yalova'nın Çiftlikköy ilçesinde yaşayan Ahmet Kıral, karın ağrısı nedeniyle özel bir hastaneye başvurdu. 'Dalak büyümesi' teşhisi konulan Kıral, 10 Kasım 2020'de ameliyat oldu. Kıral'ın dalağı tamamen alınarak incelenmesi için İstanbul'a patoloji servisine gönderildi. Ameliyattan 2 gün sonra taburcu edilen Kıral'a evine dönerken, test sonuçlarının da 15 gün içerisinde çıkacağı bildirildi.
DALAK, KARGO ŞUBESİNDE KAYBOLDU
15 günlük sürenin geçmesine rağmen test sonuçlarıyla ilgili herhangi bir sonuç çıkmayınca Kıral'ın oğlu Ünal Kıral, durumdan şüphelendi ve sık sık hastaneye giderek babasının test sonuçlarını öğrenmeye çalıştı. Bunun üzerine hastane yetkilileri Ünal Kıral'ı telefonla arayarak, gönderdikleri dalağın kargo şubesinde kaybolduğunu söyledi.
"STANDART EŞYA GİBİ GÖNDERİLMİŞ"
Ünal Kıral, yaptığı araştırma neticesinde kargoya verilen dalağın kargo paketinin fotoğraflarına ulaştı. Kargo paketinin fotoğrafını inceleyen Ünal Kıral, kargo barkodu üzerinde 'standart kargo' ibaresini gördü. Sağlık Bakanlığı tarafından anlaşmalı kargolarla gönderilmesi gereken bir organın sıradan bir kargo şirketiyle 'standart kargo' adı altında gönderildiğini öğrenen Ünal Kıral, babası Ahmet Kıral ile birlikte Avukat Musap Nayman'a giderek, hastane yetkilileri hakkında suç duyurusunda bulundu.
"DALAĞIM NEREDE?"
Ahmet Kral, ‘standart kargo’ olarak gönderilen kargonun içerisinde bulunan dalağın ise zarar görüp çöpe atıldığını belirtti. Yaşanan süreçle ilgili olarak karın ağrısı şikayetiyle hastaneye gittiğini söyleyen Kral, “Dalağımın biraz şiş olduğunu hissettim. Doktor, muayene etti, film çektiler. Ameliyat olmam gerektiğini söylediler. Ameliyat olduktan sonra dalağımı, patolojiye gönderdiler. Karton kutu içerisine koyup kargoya vermişler. Dalak, karton kutu içerisinde patlayınca çöpe atılmış. Benim dalağım şimdi nerede?" diye soruyor.
"SORUMLULARIN CEZALANDIRILMASINI İSTİYORUZ"
Yetkililer hakkında hukuki süreç başlattıklarını dile getiren Ünal Kıral, şöyle konuştu: "Babam şiddetli karın ağrısıyla özel hastaneye başvurdu. Yapılan muayenelerin ardından babamın ameliyat olmaktan başka çaresi olmadığı söylendi. Babamın ameliyatının ardından alınan dalağı İstanbul'a gönderildi. 15 gün sonra sonucun çıkacağı söylendi. 15 günün ardından hastaneye uğradığımda sürekli 'Sonuç çıkmadı, çıkmak üzere' gibi gerekçelerle oyalandım. Bir sabah hastaneden arayıp dalağın kaybolduğunu söylediler. Dalak, kargo şirketi tarafından taşındığı kartonda patlıyor ve çöpe atılıyor. Bunun fotoğrafları da var. Sıradan bir eşya nasıl taşınıyorsa o şekilde muamele yapılmış. Ben kendilerine sormak istiyorum; ‘Sıradan bir kutuda insan organı nasıl taşınır?’ Bunun peşini bırakmayacağız. Babam hiçbir zaman hastalığının ne olduğunu bilemeyecek”
"DAVA SÜRECİ DEVAM EDİYOR"
"Paketin kargo şubesindeki fotoğraflarına ulaştık ve suç duyurumuzu yaptık. Tazminat davası süreci de devam etmektedir. İnsan onuruna yakışmayan bu müdahalenin başkalarına yapılmaması için bu mücadeleyi veriyoruz. Bu olaydan dolayı müvekkilimde maddi ve manevi zarar meydana gelmiştir. Hastalığı bu nedenle tespit edilememiştir. Yönetmelikte patolojik incelemeye gönderilecek organlarla ilgili 3 aşamalı paketlenme şartı bulunmaktadır. Organların yolda bozulmaması için bu gereklidir. 2238 sayılı kanuna göre de organ nakli veya taşıması, Sağlık Bakanlığı tarafından ‘onaylı kargo şirketleri tarafından yapılır’ ibaresi vardır. Gönderilen kargo şirketi, bakanlık tarafından izin alınmış bir şirket değildir. İnceleme sonucunda, kargo şirketinin olaydan haberdar olmadığını; hastanenin sorumlu olduğunu düşünüyoruz"