Asgari ücretinin belirlenmesinin ardından Dayanışma Meclisi, belirlenen ücrete ilişkin bir açıklama yaptı.
Belirlenen asgari ücretin, işçileri korumadığının ve sömürü koşullarını meşrulaştırdığının belirtildiği açıklamada, ''2021 yıllında emekçilerin büyük bir bölümünün yaşamını sürdüreceği asgari ücret 2.825 TL olarak açıklandı. Bir ailenin asgari geçim düzeyinin (yoksulluk alt sınırının) 8.200 TL olduğu bir ülkede, bir ailede iki asgari ücretli çalışan bile olsa bu düzeyin üçte ikisine ancak ulaşılabiliyor! Bu asgari ücret işçiyi ve ailesini korumuyor ve ağır sömürü koşullarını meşrulaştırıyor'' denildi.
Açıklama, ''Emeğin Cumhuriyeti, emekçiler ve tüm toplum için eşitliği ve insana yaraşır bir ücret ve yaşamı sağlayacaktır. Bunun için gün, Emeğin Cumhuriyetini daha güçlü talep etme ve bunun mücadelesini verme günüdür'' ifadeleri ile son buldu.
Açıklamanın tamamı şöyle:
''2021 yıllında emekçilerin büyük bir bölümünün yaşamını sürdüreceği asgari ücret 2.825 TL olarak açıklandı. Bir ailenin asgari geçim düzeyinin (yoksulluk alt sınırının) 8.200 TL olduğu bir ülkede, bir ailede iki asgari ücretli çalışan bile olsa bu düzeyin üçte ikisine ancak ulaşılabiliyor! Bu asgari ücret işçiyi ve ailesini korumuyor ve ağır sömürü koşullarını meşrulaştırıyor.
Yerli sermayedarların yabancı yatırımcılara çağrıları artık onların sömürü iştahını kabartacak “bizde çok ucuza emek var” satışlarıyla süslenmeye başlandı. Yüksek teknoloji temelli bir ekonomik yapıda yüksek nitelikli ve yüksek ücretli bir emek istihdamı üzerinden uluslararası rekabete girmeyi tamamen gözden çıkarmış bulunan dışa bağımlı sermaye, artık ücretlerde dibe doğru yarış üzerinden kendine bir yer açmaya çalışıyor. Ama yağma yok işçi sınıfı buna izin vermeyecektir; ve zaten bu yol çıkmaz sokaktır.
Aşağıya çekilen sadece asgari ücretler değil, aynı zamanda ortalama ücretlerdir. Ortalama ücretler artık asgari ücretin yalnızca 1,4 katıdır. Asgari ücret Türkiye’de ortalama ücret haline gelmiştir. Asgari ücretin ve biraz üstünde ücret alanların toplam ücretliler içindeki oranı yüzde 50’dir. Özel sektörde ve kadınlarda ise yüzde 62 dolayındadır.
Asgari ücret, işçiler başta olmak üzere memurları (kamu emekçilerini), emeklileri, işsizleri de ilgilendiren bir ücret türüdür. İşsizlik sigortası ödeneği, kısa çalışma ödeneği gibi sigorta ödeneklerinin taban ve tavanları da asgari ücret esas alınarak belirlenmektedir. Bu bakımdan sanıldığından çok daha fazla kesimi doğrudan ve dolaylı olarak ilgilendirmektedir. Asgari ücret mücadelesi, bu geniş toplumsal taban dikkate alarak verilmeli ve örgütlenmelidir.
Asgari ücret, her zamanki gibi, sermaye ve hükümet cephesinin istediği şekilde belirlendi. İşçinin sesi ve temsiliyeti duyulmadı. Zaten Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun sermayeye ve onun iktidarına üçte iki ağırlıkla temsil hakkı tanıyor olması, bu Komisyonun işçi karşıtı sınıfsal niteliğinin açık bir göstergesidir.
Emeğin Cumhuriyeti, emekçiler ve tüm toplum için eşitliği ve insana yaraşır bir ücret ve yaşamı sağlayacaktır.
Bunun için gün, Emeğin Cumhuriyetini daha güçlü talep etme ve bunun mücadelesini verme günüdür.''