‘Değerli Konut Vergisi’ geri geldi

t24 yazarı Erdoğan Sağlam, Değerli konut vergisi hakkında dikkat çeken bir yazı kaleme aldı.

Erdoğan Sağlam’ın “Değerli konut vergisi beyan ve ödeme yükümlülüğü başladı; verginin konusuna hangi taşınmazlar giriyor, verginin mükellefi kim?” başlıklı yazısı şöyle:

DKV çok başarısız bir yeni vergi girişimi oldu. Her açıdan yoğun eleştiriye uğradı ve hukuk sorunlarına yol açmadan hatadan dönüldü. Ama mevcut haliyle olmasa da olur. Bu başarısız girişim yeni vergi girişimleri için örnek olmalı

Değerli konut vergisi (DKV veya vergi), değeri 5 milyon TL’yi aşan mesken niteliğindeki taşınmazlar için getirilen ve emlak vergisine ilaveten ödenmesi gereken bir servet vergisi. 2020 yılı başında uygulamaya girmesi öngörülmüştü, ancak vergiye yönelik haklı ve yoğun eleştiriler nedeniyle çok temel değişiklikler yapılmak ve yükümlülüğün başlangıcı 2021 başına ertelenmek zorunda kalındı.

Değişiklik öncesi düzenlemeler hiç uygulanmadığı için, nelerin değiştirildiğine girmeden bugün itibariyle geçerli olan ve ilk kez uygulanacak düzenlemeleri açıklayacağım.

2021 bütçesinde değerli konut vergisi tahsilatının 350 milyon TL olarak öngörüldüğünü belirtelim.

Hazine ve Maliye Bakanlığı verginin uygulama esaslarını 15 Ocak’ta yayımladığı tebliğ ile belirledi.

Verginin konusuna hangi taşınmazlar giriyor?

Türkiye sınırları içinde bulunan ve emlak vergisine esas bina vergi değeri 2020 yılında 5 milyon TL’yi aşan mesken nitelikli taşınmazlar DKV’nin konusuna giriyor. Emlak vergisi değerini vatandaşlarımız genelde “belediye rayici” olarak isimlendirirler. Yani bu değerin taşınmazın güncel değeri ile bir ilgisi yok. Değerin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünce veya bir başka kurum ya da değerleme şirketince belirlenmesi de söz konusu değil.

Mesken nitelikli taşınmazdan ne anlaşılması gerekir?

DKV uygulamasında “mesken nitelikli taşınmaz” kavramı, mesken niteliğini haiz binalar ile birden fazla bağımsız bölümden oluşan binalarda her bir bağımsız bölümü ifade ediyor. Her bir bağımsız bölüm vergilendirme açısından ayrı ayrı değerlendirilecek.

Tebliğe göre, taşınmazın mesken niteliği değerlendirilirken kayıtlardaki niteliğinin yanında fiilen kullanım durumuna da bakılacak. Bu nedenle, tapu kayıtlarında mesken olarak yer alan ancak fiilen işyeri olarak kullanılan taşınmazlar için vergi alınmaması gerektiğini düşünüyorum. Genellikle Maliye fiili kullanıma tersi durumlarda itibar eder. Yani tapuda işyeri olarak gözükmekle birlikte fiilen konut olarak kullanılan taşınmazların bu vergiye tabi olduğunu kabul eder. Uygulamada fiili kullanımların yoklama yapılarak tespit edilmesi gerekir. Bu konu ileride uyuşmazlıklara neden olabilecek niteliktedir.

Verginin mükellefi kimdir?

Verginin mükellefi, mesken nitelikli taşınmazların maliki, varsa intifa hakkı sahibi, her ikisi de yoksa mesken nitelikli taşınmaza malik gibi tasarruf edenlerdir. Sadece Türk vatandaşları değil, yabancılar da bu verginin mükellefi olabilir, dikkat!

Kapsama giren taşınmaza paylı mülkiyet halinde malik olanlar, hisseleri oranında mükellef olurlar. Buna karşılık elbirliği mülkiyette maliklerin vergiden müteselsilen sorumluluğu vardır.

Mükellefiyet ne zaman başlar ve sona erer?

DKV mükellefiyeti,

– Mesken nitelikli taşınmazın bina vergi değerinin ilgili yıl için geçerli beyan sınırını (tutarını) aştığı tarihi,

– Vergi değerini tadil eden sebeplerin doğması (örneğin kapsama giren taşınmazın satın alınması veya intikal etmesi) halinde bu değişikliklerin vuku bulduğu tarihi,

– Muafiyetten yararlanıldığı durumlarda muafiyetin sukut ettiği (kaybedildiği) tarihi takip eden yıldan itibaren başlar.

Yanan, yıkılan, tamamen kullanılmaz hale gelen veya vergiye tabi iken muaflık şartlarını kazanan mesken nitelikli taşınmazlardan dolayı mükellefiyet, bu olayların vuku bulduğu tarihi takip eden taksitten itibaren sona erer.

Buna göre 2020 yılında beyana tabi mesken nitelikli taşınmaza öteden beri sahip olan veya 2020 yılında satın alan kişiler bu taşınmaza yılın son günü de sahip iseler 2021 yılında beyanname vermek ve DKV ödemek zorundadırlar.

Bu taşınmazı yeni yılın ilk mesai gününde (4 Ocak 2021’de) satmış olsalar bile 2021 yılında bu taşınmaz için beyanname vermek ve 2021 yılına ilişkin tahakkuk edecek verginin tamamını (her iki taksiti de) ödemek zorundalar. Taşınmazı 4 Ocak’ta satın alan kişinin DKV yükümlülüğü ise 2022 yılından itibaren başlayacağından bu kişi eğer taşınmazı 2021 yılı sonuna kadar satmazsa, 2022 yılında DKV beyannamesi vermek zorunda olacaktır.

Beyana hangi yılın değerleri ve tarifesi esas alınacak?

2020 yılı emlak vergisi değeri 5 milyon TL’yi aşan mesken niteliğindeki konutların DKV beyan ve ödeme yükümlülüğü 2021 yılında başladı. Bir meskenin beyana tabi olup olmadığını belirlerken önceki yıl (yani bu yıl için 2020 yılına ait) emlak vergi değerine bakıyoruz. Eğer 2020 yılında 5 milyon sınırı aşılmışsa verginin hesabına, 2020 yılının değil yükümlülüğün başladığı yılın yani 2021 yılının emlak vergi değeri ve vergi tarifesi esas alınıyor. Bu detay önemli… Bu nedenle belediyelerden bina rayici talep edilirken hem 2020 hem de 2021 yılın ilişkin değerlerin alınması gerekiyor.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.