Prof. Dr. Naci Görür, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında '' Naci Görür, geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında, “Maalesef bizde kaynak sağlanamadığı için, teşvik edilmediği için araştırmaları yapamıyoruz. Deniz araştırmaları yapmak lazım körfezde sistematik bir şekilde. Devletin ve yerel yönetimin desteğiyle yapılmalı ancak şu an yeterli destek yok. ‘Deprem bilinmeyen bir şeydir, ne yapalım Allah’tan geldi’ diyebileceğimiz bir şey değil” demişti.
Yeni Şafak yazarı İsmail Kılıçarslan, Görür'ün bu sözlerini hedef alarak köşesine taşımış, ''Bir şeyin uzmanı olunca her şey hakkında konuşabileceğini düşünerek kötülük üreten başka bir adam modelinden bahsedeyim size. Bu modelin adı yer bilimci Naci Görür. Adam kendi uzmanlık alanında kalmak yerine üzerimizde tepinmeye, sinir uçlarımızı harap etmeye çabalıyor. Diyor ki “deprem, ne yapalım Allah’tan geldi diyebileceğimiz bir şey değil. Höst efendi, höst” derler adama. İnançlarımızın üzerinde tepinmeye çalıştığın için “höst” derler. Durduk yere Müslümanlara, Müslümanların inançlarına hakaret ettiğin için “höst” derler'' ifadelerini kullanmıştı.
Kılıçarslan'a TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası'ndan yanıt geldi.
''BİLİM İNSANLARININ HEDEF ALINMASI KABUL EDİLEMEZ''
"Acı sonuçlarıyla yaşadığımız İzmir Depremi ile ilgili olarak katıldığı bir TV programındaki bilimsel yaklaşım ve çözüm önerilerini içeren ifadelerini, amacından saptırarak, çarpıtarak yorumlayan Yeni Şafak Gazetesi yazarı İsmail Kılıçarslan`ın köşe yazasında, konuyu “inançlarımıza saldırı” boyutuna indirgeyerek yanlış değerlendirilmesini ve değerli bilim insanımızı hedef göstermesini kabul edilemez bir yaklaşım olarak görüyor ve kınıyoruz" denilen açıklamada, hedef alınan Naci Görür'ün bilim insanı sorumluluğunu yerine getirildiği belirtildi.
''DOĞA OLAYLARI İNSAN ELİYLE BİR AFETE DÖNÜŞÜR''
Afetlerin insan eliyle felakete dönüştüğünün belirtildiği açıklamada, ''Bilinmektedir ki; deprem bir doğa olayıdır, doğa olaylarını önlemek mümkün değildir. Ancak doğa olaylarının yanlış uygulamalar sonucu insan eliyle birer afete dönüşmesini önlemek mümkündür ve bizim elimizdedir'' denildi.
Ayrıca, ''Ocak 2020 tarihinden bu yana Elazığ’da, Malatya’da, Van’da, Bingöl’de, Manisa’da, İzmir’de yaşanan depremler ile Adana, Mersin, Antalya, Bursa, Rize, Artvin, Giresun ve Trabzon’da yaşanan sel baskınları ile Van’da yaşanan çığ düşmesi sonucu 240`a yakın vatandaşımızın yaşamını yitirdiği, 30 binin üstünde konutun hasar gördüğü, 15 milyar liranın üstünde maddi kayıpların yaşandığı ülkemizde, bunun nedenlerini ve sorumlularını ortaya çıkma konusunda tek bir kelime edemeyenlerin, yurtsever bilim insanlarını hedefe koymaları kabul edilemez'' ifadelerine de yer verildi.