Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Afet Yönetimi ve Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Azad Sağlam Selçuk, Bingöl'de meydana gelen depremi değerlendirdi.
Orta şiddetli depremlerin yıkıcı etkisinin olmaması gerektiğini belirten Selçuk, "Bizim orta şiddetli depremlerin hiçbirinde yıkım görmememiz lazım. Ama şunu gördük ki deprem sırasında ve sonrasında toplum olarak ne yapacağımızı bilemiyoruz. Geldiğimiz 2020 yılında bile orta şiddetli bir depremde yıkım yaşıyoruz. Yaşamamamız lazım, orta şiddetli depremi konuşmamamız lazım" dedi.
Bingöl'ün Karlıova ilçesine bağlı Kaynakpınar'da 14 Haziran'da meydana gelen deprem ile ilgili açıklamalarda bulunan Van YYÜ Afet Yönetimi ve Deprem Araştırma ve Uygulama Merkezi Müdürü Doç. Dr. Azad Sağlam Selçuk, bölgenin hem tarihsel hem de aletsel dönemde birçok depreme ev sahipliği yaptığını söyledi.
MTA'nın 2012 yılında yaptığı diri fay haritasına değinen Doç. Dr. Selçuk, bu haritada birden fazla kırmızı çizginin olduğunu bunlarında deprem üretme potansiyeline sahip faylar olduğunu söyledi. Bölgenin dünya üzerinde tanınan bir yer olduğunu da belirten Doç. Dr. Selçuk, şöyle konuştu:
"Hepimizin bildiği gibi Kuzey Anadolu fayımızı var, ünlü bir fay. Marmara'dan başlıyor ve Karlıova'ya kadar uzanıyor. Karlıova'dan Hatay'a kadar uzanan Doğu Anadolu fayımız var ve oradan Doğu'ya kadar gelen Varto fayımız var ve aynı zamanda da kuzeye doğru giden Kuzey Anadolu fayımız var. Bu bölge 4 fayın kesiştiği bölge. Dünya üzerinde de bilinen bir bölge. Çünkü depremselliği yüksek olan, aktivitesi karmaşık olan bir bölge içerisinde. Bizim artık bu bölge içerisinde orta şiddetli depremleri görme olasılığımız yüksek.
Biz ülkemizde ocak ayından itibaren Elazığ hariç orta şiddetli depremler yaşadık Başkale'de Bingöl de. Orta şiddetli depremlerin yıkıcı etkisinin olmaması gerekiyor. Orta şiddetli depremlerin hiçbirinde yıkım görmememiz lazım.
Ama depremde bende Bingöl'deydim ve o sırada inanılmaz bir panik yaşandı. Ve şunu gördük ki deprem sırasında ve sonrasında toplum olarak ne yapacağımızı bilemiyoruz. Ve geldiğimiz 2020 yılında bile orta şiddetli bir depremde yıkım yaşıyoruz. Yaşamamamız lazım, orta şiddetli depremi konuşmamız lazım."
Halk arasında bilinen fakat yanlış olan bir bilgiyi de paylaşan Doç. Dr. Selçuk, "Halk arasında genel bir bilgi depremin ardından yavaş yavaş artçılar gelecek artçılarda azalarak devam edecek. Böyle bir şey yok. Biz Başkale'de gördük ki 12 saat aralıklarla aynı şiddette deprem meydana geldi. Aynı şekilde Bingöl'de de bunu gördük. Eğer yapı stoğunda herhangi bir hasar varsa artçı depremlerle birlikte binaya girmeyeceksin. Yıkımların çoğu genelde kırsalda oluyor. Bunun yaşanmaması için kırsal köy kent projelerinin hayata geçirilmesi lazım.
Ahırlarında gözden geçirilmesi lazım çünkü en büyük yıkımlar ahırlarda meydana geliyor" dedi.
Ovalarda yapıların yapıldığını fakat bunun yanlış olduğunun altını çizen Doç. Dr. Selçuk, "Ovalara geçmeye başladık. Fakat ovalara geçmeyeceğiz. Ovalar tarımsal yerler bizim yine yamaçlara dağ önlerine yerleşim yapmamız lazım. Bölgede artçı depremler ne kadar sürecek sorusu en fazla sorulardan biri. Bu şiddetteki bir depremde artçılar 3 ile 6 ay içinde sürebilir. Aynı büyüklükte de olabilir, bu deprem başka depremleri aktive de edebilir. Bunun oluş tarihiyle ile ilgili kimsenin bir bilgisi yok. Eğer yapınızda herhangi bir hasar var ise kesinlikle binalarınıza girmeyin" diye konuştu.