Deprem: Kayıp çocuklar nerede?

Hastaneye kaldırıldı, bir daha haber alınamadı.

Alican Uludağ

Kahramanmaraş depremlerinde kurtarılan ve kimliği tespit edilemeyen 44 çocuğun ailesine ulaşılamadı. 3,5 yaşındaki Furkan Alp ise depremde yaralı kurtarılmasına karşın halen nerede olduğu bilinmiyor.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin üzerinden yaklaşık 4,5 ay geçti. 50 binin üzerinde kişinin hayatını kaybettiği depremlerde onlarca kişiden halen haber alınamıyor.

Depremlerin ardından bilmeceye dönüşen konulardan biri de "kayıp çocuklar" oldu. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı'nın 21 Haziran tarihli son verilerine göre, depremlerin ardından enkaz altından çıkarılan ve refakatçisi olmayan bin 914 çocuk kayıt altına alındı. Bu çocuklardan kimlik tespiti yapılan bin 847'si ailesine teslim edildi. 13 çocuk tedavisi sürerken hastanede hayatını kaybetti. Altı çocuğun ise tedavisi sürüyor. Tedavisi tamamlanan ancak kimliği tespit edilemeyen 44 çocuğun ise ailesine ulaşılamadı. Bu 44 çocuk, Aile Bakanlığı tarafından koruma altına alındı.

3,5 yaşındaki Furkan Alp Alsan ise deprem sonrasındaki "kayıp" çocuklardan biri.

Adıyaman'da enkazdan yaralı kurtarılan Furkan Alp Alsan, kaldırıldığı hastanede "kaybedildi." Annesini ve ağabeyini de depremde kaybeden Furkan Alp'in ne hastanede ne de mezarlıklarda izine ulaşılabildi.

Alsan ailesi, depreme Adıyaman'ın Siteler Mahallesi 2024 Sokak'ta bulunan 33 numaralı apartmanın 3 numaralı dairesinde yakalandı. Dört çocuklu Alsan ailesinden baba Uğur Alsan ile çocukları 12 yaşındaki Emir ve 7 yaşındaki İbrahim Efe yaralı olarak kurtuldu. 12 yaşındaki Emir ise başına aldığı darbeler nedeniyle iki kez beyin ameliyatı geçirdi. Sağ gözünü kaybeden Emir'in sol gözü ise yüzde 60 görüyor. Babasının anlattığına göre zihinsel olarak da Emir 5 yıl geriye gitti. O sırada hamile olan ve doğuma 10 gün kalan anne Süheyla Alsan ise karnındaki bebeğiyle birlikte hayatını kaybetti. 15 yaşındaki oğlu Melih Gazi de depremde yaşamını yitirdi.

Hastaneye kaldırıldı, bir daha haber alınamadı

Furkan Alp 6 Şubat sabahı saat 08.00 sıralarında enkaz altından yaralı olarak kurtarıldı. DW Türkçe'ye yaşadıklarını anlatan baba Uğur Alsan, "Enkaz altındayken oğlumun sesi geliyordu. Ağlıyordu" dedi. Komşularının anlatımına işaret eden baba Uğur Alsan, "Komşular, Furkan 'baygındı, ancak üzerinde gözle görünür hiçbir yara veya darbe izi yoktu' dediler" ifadesini kullandı. Önce Adıyaman Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi'ne kaldırılan Furkan Alp, aynı gün yaşanan ikinci depremde bu hastanenin hasar alması üzerine Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne sevk edildi. Ancak Furkan Alp'tan bir daha haber alınamadı.

Baba Uğur Alsan: Kamera kayıtları silinmiş

Baba Uğur Alsan, Adıyaman Devlet Hastanesi'nde konuştuğu bir hemşirenin kendisine "Oğlunu gördüm, sağlık durumu iyiydi" dediğini ancak savcılıkta tam tersi ifade verdiğini anlattı.  Adıyaman Devlet Hastanesi'nde hiçbir kayıt tutulmadığını belirten Alsan, "Ne isim var ne de kamera kaydı. Polislerden duyduğuma göre hastaneler, kamera kayıtlarını silmiş. Savcılık isteyince de kamera kaydı yok demişler" dedi.

"DNA örneği kaybedildi"

Bu süreçte Konya'ya giderek DNA örneği verdiğini ifade eden Alsan, "Birkaç ay bekledim. Ancak yeniden aradılar, DNA örneği yolda kaybolmuş dediler. Yeniden DNA örneği vermek zorunda kaldım. Bu örnek üzerinden sorgulama yaptılar ancak Furkan ile bir eşleşme çıkmadı. Ancak diğer ölen oğlum Melih Gazi'nin DNA'sı ile eşleşme oldu."

"2 bin 500 çocuk kayıt dışı defnedildi" iddiası

Furkan Alp'in kaybolması ile ilgili soruşturmayı yürüten savcıyla da görüştüğünü anlatan Uğur Alsan, "Savcı, Adıyaman'da 2 bin 500 çocuğun hiçbir DNA örneği veya fotoğraf alınmadan defnedildiğini söyledi. DNA örneği ve fotoğraf alınanlar arasında ölen büyük oğlum var ama Furkan yok. Ne fotoğrafta çıktı ne de DNA'da. Başvurmadığım yer kalmadı gibi. CİMER'e de başvurdum. Aile Bakanlığı'na başvurdum. Adalet Bakanı ile görüştüm. Valiliğe gönderdi. Olmadı. Onun üzerine biraz araştırma yaptılar ama sonuç alınamadı. Her hafta savcı değişiyor, konuyu yeniden anlatmak zorunda kalıyoruz. Alsan, "Artık yoruldum, psikolojik olarak yoruldum. Ruh sağlığım bozuldu" ifadesini kullandı.

Uğur Alsan, çocuğunun kaçırılmış olabileceğini de düşünüyor. Ankara'da hastanede yatarken tanıdığı bir kadının kendisiyle konuştuğunu anlatan Alsan, Şanlıurfa'da çocuğu olmayan bir kadının bu ismi aradığını ve "Elimizde çocuklar var, hangisini beğeniyorsan gel al" dediğini söyledi. Bunu savcılığa da bildirdiğini söyleyen Alsan, ancak sonuç alamadığını kaydetti.

Baba Uğur Alsan, geride kalan iki oğluyla birlikte Adıyaman'da bir konteynerde hayata tutunmaya çalışıyor. Alsan'ın tek isteği oğlu Furkan Alp'a kavuşmak.

Avukat Nilda Baltalı: Kayıplarla ilgili bilgi verilmeli

Önce Çocuklar ve Kadınlar Derneği avukatlarından Nilda Baltalı da Uğur Alsan'ın oğlunu bulması için çaba harcayanlardan. Nilda Baltalı, depremden sonra kaç kişinin usulüne uygun olarak defnedildiği, kaç kişinin doku örneği alınmadan defnedildiğinin bilinmediğini belirterek, "Kayıp olan çocuk ve yetişkinlerle ilgili yakınlarını ve kamuoyunu tatmin edici bilgiler paylaşılmıyor” dedi. Adıyaman'da yüzlerce kişinin kayıp olduğunu belirten Baltalı, şunları kaydetti:

"Yakınlarını kaybedenlere en ufak bir bilgi dahi verilmemiştir. Bu sırada çocuğu olmayan ailelere kaçırılan çocukların teslim edildiğine dair iddialar ortaya atılmıştır. Çocuk çetelerinden, organ mafyalarından, tarikatlardan söz edilmektedir. Kayıp çocukların bu iddialar üzerine bir an önce yerlerinin tespit edilmesi için bakanlığın harekete geçmesi elzemdir. Depremin kayıp çocuklarını unutan bakanlığı göreve davet ediyoruz."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.