Jeofizik yüksek mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, depremlerin felakete dönüşmesinin başlıca nedenleri arasında depremlerin iyi yönetilmemesi, ülke yönetimindeki eksiklikler ve ekonomik sıkıntıları işaret etti.
Yoksul vatandaşların genellikle sağlam binalarda yaşama imkanına sahip olamadığını, zenginlerin ise sağlam binaları seçme şansına sahip olduğunu belirten Prof. Dr. Ercan, bu durumun depremlerde ölenlerin çoğunun yoksul insanlar olmasına yol açtığını ifade etti.
KUZEY MARMARA'DA DEPREM BEKLENTISI
Prof. Dr. Ercan, CGTN Türk’e yaptığı açıklamada, Kuzey Marmara fayının ortalama 2.000 yıllık bir deprem geçmişine sahip olduğunu belirtti. Dinamik sistem analizi sonucunda, Kuzey Marmara’daki büyük bir depremin 2045 yılından önce gerçekleşmeyeceğinin ortaya çıktığını vurguladı. Ancak kesin bir tarih vermek zor olduğunu, 2075-2150 yılları arasında bir gecikme olasılığının bulunduğunu ifade etti.
EGE BÖLGESI DEPREM RISKI
Ege Bölgesi hakkında karamsar bir değerlendirme yapan Prof. Dr. Ercan, bu bölgenin tamamen deprem bölgesi olduğunu ve deprem beklenmeyen bir yer olmadığını söyledi.
TÜRKIYE’DE DEPREM RISKININ DÜŞÜK OLDUĞU YERLER
Prof. Dr. Ercan, Türkiye genelinde deprem riskinin düşük olduğu kentleri şu şekilde sıraladı:
- Karadeniz Kıyıları: Kırklareli, Tekirdağ’ın kuzeyi, İstanbul’un kuzeyi (Beykoz, Sarıyer, Kilyos), Kocaeli’nin kuzeyi, Karasu, Zonguldak’ın kuzeyi, Sinop, Kastamonu, Bartın, Samsun, Giresun, Rize, Ordu, Trabzon, Artvin.
- Güneydoğu Bölgeleri: Mardin, Kilis, Şanlıurfa çevresi, Midyat, Siirt.
- Diğer Düşük Riskli Alanlar: Yozgat’ın alt bölgeleri, Sivas’ın güney bölgeleri, Nevşehir, Ankara, Antalya, Konya, Mersin, Edirne, Kırklareli, Iğdır.
Bu bölgelerde büyük yıkıcı depremlerin beklenmediğini belirten Prof. Dr. Ercan, bu bilgilerin vatandaşların daha güvenli yaşam alanları seçmelerine yardımcı olabileceğini vurguladı.