Japonya merkezli otomobil devi Nissan, uzun yıllardır stratejik ortağı olan Renault’nun hisselerini satma kararı sonrası finansal bir krizin eşiğine geldi. Renault’un bu hamlesi, Nissan’ı ciddi bir yatırım açığıyla karşı karşıya bıraktı. Şirket, bu boşluğu doldurmak için yeni yatırımcılar arayışına girdiğini ve finansal istikrar sağlamak için çeşitli önlemler almayı planladığını duyurdu.
"HAYATTA KALMAK İÇIN 12 AYIMIZ VAR"
Nissan yetkilileri, şirketin özellikle Avustralya gibi güçlü pazarlarda yaşadığı daralma karşısında zamanla yarıştığını vurguluyor. Nissan yöneticilerinden yapılan açıklamada, "Hayatta kalmak için yalnızca 12 ila 14 ayımız var" ifadeleri dikkat çekti. Bu zorlu süreçte, şirketin temel hedefi, uzun vadeli ve güvenilir yatırımcılar bularak mali yapısını güçlendirmek. Ancak bu süreçte maliyetleri düşürmek adına ciddi adımlar atılması da kaçınılmaz görünüyor.
DÜNYA GENELINDE 9 BIN KIŞI İŞTEN ÇIKACAK
Nissan, finansal krizle mücadele kapsamında maliyet azaltma planlarını devreye sokuyor. Bu kapsamda şirket, dünya genelinde 9 bin çalışanını işten çıkarmayı ve üretim kapasitesini %20 oranında düşürmeyi planlıyor. Ayrıca Nissan, Mitsubishi’deki hisselerini elden çıkararak nakit akışını iyileştirmeyi hedefliyor. Yeni model lansmanlarının ertelenmesi ise mevcut kaynakların daha verimli bir şekilde kullanılmasını sağlamak için alınan bir diğer önemli karar.
ÇIN’IN HIZLI YÜKSELIŞI OTOMOTIV DEVLERINI ZORLUYOR
Nissan’ın krize sürüklenmesinin temel nedenleri arasında küresel otomotiv sektöründeki değişimler öne çıkıyor. Özellikle Çinli otomobil üreticilerinin sektördeki hızlı yükselişi, Nissan ve diğer küresel devler için ciddi bir tehdit oluşturuyor. Yenilikçi teknolojiler, rekabetçi fiyat politikaları ve güçlü devlet destekleri sayesinde küresel pazarda etkinliğini artıran Çin, dev otomotiv markalarının pazar payını önemli ölçüde daralttı.
ALMAN OTOMOTIV DEVLERI DE AYNI TEHLIKEYLE KARŞI KARŞIYA
Nissan’ın yaşadığı kriz, küresel otomotiv sektöründe yaşanan genel bir çöküşün sadece bir parçası. Son yıllarda Almanya merkezli otomotiv devleri de benzer sorunlarla boğuşuyor. Çinli rakiplerin yükselişi ve ekonomik kriz nedeniyle Volkswagen, BMW ve Mercedes-Benz, üretim kapasitelerini azaltma kararı aldı. Bazı fabrikalarını kapatan Volkswagen, aynı zamanda elektrikli araç teknolojisinde rakiplerinin gerisinde kalmakla eleştiriliyor.
Bunun yanında, Almanya’daki birçok otomotiv yan sanayi şirketi de iflas etti. Federnfabrik Erwin Lutz ve Johann Vitz GmbH, son dönemde iflaslarını açıklayan şirketlerden sadece birkaçı.
OTOMOTIV SEKTÖRÜNDE YENI BIR DÖNEM MI?
Küresel otomotiv sektörü, ekonomik kriz ve yenilikçi teknolojilere uyum sağlama çabasıyla büyük bir dönüşüm geçiriyor. Nissan ve diğer dev markaların geleceği, bu değişimlere nasıl adapte olacaklarına bağlı. Ancak mevcut göstergeler, sektörde daha fazla iflas dalgasının yaşanabileceğine işaret ediyor.
Bu süreç, küresel otomotiv devleri için yalnızca finansal değil, aynı zamanda teknolojik bir sınav anlamına geliyor. Nissan’ın krize rağmen alacağı kararlar, sadece kendi geleceğini değil, küresel otomotiv sektörünün genel yönelimini de belirleyebilir.