Dikkat Süremizi Artırmanın 7 Yolu

Dijital ekranlara olan bağımlılık, dikkat süremizi kısaltıyor ve uyku kalitemizi bozuyor. Bu etkilerle başa çıkmak için ekran süresini azaltmak, doğada vakit geçirmek ve egzersiz yapmak gibi stratejiler öneriliyor.

Teknoloji uzun metinlere odaklanmamızı giderek zorlaştırıyor ve birçoğumuz kısa bir süre sonra pes ediyoruz. Bunun yerine, kendimizi bir görevden diğerine ya da bilgisayarda bir pencereden diğerine atlarken buluyoruz ve birkaç dakikadan daha uzun bir süre herhangi bir şeye odaklanacak huzuru bulmakta zorlanıyoruz.

TV, bilgisayar, cep telefonu ya da tabletlerimiz… Gerek çalışırken gerek ise dinlenirken, neredeyse sürekli ekran başında vakit geçiriyoruz. Özellikle telefonlarımızdan vazgeçmek zor: Onları her yere götürüyoruz ve yemek siparişinden tutun da video izlemek, podcast dinlemek veya oyun oynamaya kadar pek çok iş için kullanıyoruz. Araştırmalara göre İspanya’da, insanlar günde ortalama 5,45 saatini çevrimiçi geçiriyor ve Avrupa genelinde benzer rakamlar var. Birleşik Krallık’ta ortalama 5,75 saat, Portekiz ise günde yaklaşık 7,5 saat ile Avrupa’nın zirvesinde yer alıyor.

Bu durum beynimizi etkiliyor. Kontrol edemediğimiz dış uyarıcılarla tetiklenen ve "aşağıdan yukarıya" dikkat olarak bilinen bir duruma alışıyoruz. Dikkatimizi isteyerek yönlendirmek yerine (bu "yukarıdan aşağıya" dikkat olarak bilinir), biz o anda hiç istemesek de dijital medya dikkatimizi çekiyor.

Bu kadar çok "aşağıdan yukarıya" dikkat, daha az çekici olan veya okumak, bilgi analiz etmek veya ders çalışmak gibi beynimizin daha yavaş işlem yapmasını gerektiren görevlerle ilgilenmemizi zorlaştırıyor.

Multimedya içerikleri bizi çoklu görev yapmaya da zorluyor: Farklı türdeki içerikler ve bilgiler arasında sürekli geçiş yapıyoruz, bunları yavaşça işlemiyoruz. Bu okuma şekli okul performansı üzerinde olumsuz bir etkiye sahip ve bağımlılık yaratıyor –beynimizin bağımlılıkla aynı bölgelerini aktif hâle getiriyor. Dahası, uyku kalitemizi de etkiliyor, bu da dikkat süremizle yakından bağlantılı bir durum.

Sorunun bir parçası, cihazlarımıza sürekli bağlı kalmamız, hatta yatakta bile. Ekranlardan gelen ışığın beynimizi şaşırttığı, gündüz olduğunu düşünmemize neden olarak uykuya dalmamıza yardımcı olan melatonin hormonunu üretmemizi engellediği de gösterilmişti. Oysa iyi bir uyku, hafızayı stabilize etmek ve ertesi gün dikkatli bir şekilde performans göstermek için önemlidir.

Bu nedenle günümüzde dikkat eksikliği sorunlarının artması tesadüf değil. Odaklanmış kalabilmek için sürekli internete bağlı olmamamız gerekiyor. Hatta iş yerlerinde ve sınıflarda cihaz kullanımını yasaklama veya sınırlama hakkında tartışmalar var.

Dijital "multi-tasking"in etkileriyle mücadele

Neyse ki konsantrasyonumuzu artırmak ve bilgiyi daha yavaş işlememiz için yapabileceğimiz birkaç şey var.

  1. Ekran süresini azaltın ve diğer görevlere odaklanmanız gerektiğinde bağlantınızı kesin. Çocukların ekran süresini en aza indirin ve bu cihazlara eriştiklerinde onları eğitici içeriklerle sınırlayın.
  2. Dışarıda ve doğada vakit geçirin. Bu, dikkat süremiz ve hatta genel entelektüel kapasitemiz için bilimsel olarak kanıtlanmış faydalar sağlar.
  3. Egzersiz yapın. Fiziksel aktivite, hem fiziksel hem de zihinsel sağlık için faydalıdır. Özellikle dikkat süremiz, hafızamız, duygusal düzenlememiz ve ruh halimiz için iyidir.
  4. Yatmadan önce uyarıcıları azaltarak iyi bir "uyku öncesi temizlik" sağlayın.
  5. Dengeli bir diyet takip edin, antioksidanlar ve minerallere dikkat edin; bunlar beyin fonksiyonlarımız için gereklidir.
  6. Dijital dikkat dağıtıcılara kapılmamanızı sağlayan rutinler oluşturun. Bu, meditasyon yapmak, müzik dinlemek veya okumak gibi aktiviteleri içerebilir.
  7. Çevrenizi uyarlayın. Örneğin, evden çalışıyorsanız, çalışmak için ayrı bir alan yaratın ve kullanılmadığı sürece iş ile ilgili her şeyi göz önünden uzak tutun. Genel olarak, daha uzun görevleri yerine getirmek için zamanlayıcılar kullanın ve kısa molalar verin –böylece bir göreve odaklanma sürenizi kademeli olarak ve bilinçli bir şekilde artırabilirsiniz. Görevlerin sırası da önemlidir: Daha fazla dikkat veya çaba gerektiren etkinlikleri önce yapın ve sonra daha kolay olanlarla bitirin –çünkü yorgunluğunuz arttıkça dikkatimizi toplama yeteneğimiz azalır.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.