Gazeteci Uğur Dündar'ın kızı olduğunu iddia eden Dilara Gülatan'ın açtığı babalık davası sonuçlandı. Mahkeme, daha önce yapılan DNA testine dayanarak davayı reddetti. Uğur Dündar, 25 Kasım'da sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Dilara Gülatan'ın "Adli Tıp Raporu'na itiraz ettiğini" ve Dündar'ın rapor hazırlattığına dair iddialara tepki gösterdi. Dündar, çarşamba akşamı Dilara Gülatan'ın annesi Suphiye (Sofi) Orancı hakkında "Yüz kızartıcı belgeleri yayınlayacağım. İçinizden tükürmek gelecek!" şeklinde bir açıklama yapmıştı. Bunun üzerine Dilara Gülatan, "Öncelikle şunu söyleyeyim, benim yüzüm kızarmaz çünkü anne-babaların yaptıklarının onları bağlar. Burada beni bağlayan bir şey yok. Kimse anne-babasının yaptığından dolayı yargılanamaz. O yüzden Uğur Bey lütfen elinde ne varsa yayınlasın, ki ben de öğreneyim. Ben ilk günden beri gerçeklerin peşindeyim," şeklinde yanıt verdi.
Dilara Gülatan, Günaydın gazetesinde yayımlanan röportajının ardından Uğur Dündar'ın sosyal medya açıklamalarına yanıt verdi. Gülatan, açıklamalarını üzülerek okuduğunu belirterek, "Ben içimi dökmek, hukuk mücadelesini kamuoyu ile paylaşmak için röportaj verdim. Tek derdim gerçeklerin ortaya çıkması" dedi.
Gülatan şunları ifade etti:
"Uğur Bey, benim konuşmalarımın neden rahatsızlık verdiğini anlamış değilim. Yaptığım açıklamalardan sonra uzun uzun paylaşımlar yaptı sosyal medyasından. Hatta annem Suphiye Orancı hakkında 'yüz kızartıcı belgeler yayınlayacağım' dedi. Ancak şunu belirtmek isterim ki, benim yüzüm kızarmaz. Anne-babaların yaptıkları onları bağlar, beni bağlamaz. Kimse, anne-babasının yaptığı yüzünden yargılanamaz. O yüzden Uğur Bey, lütfen elindeki ne varsa yayınlasın, ben de öğreneyim. İlk günden beri tek amacım gerçeklerin ortaya çıkmasıdır.
Uğur Dündar, sosyal medya açıklamalarında 'bugüne kadar sustum, çalıştığım gazete ve televizyona haber bile yaptırmadım' diyor ama babalık davasının medyaya yansıdığı hafta, çalıştığı Sözcü TV'de yaklaşık 20 dakika boyunca benim ve annem hakkında açıklamalar yaptı. Bunu unutmuş gibi görünüyor. O programda birkaç kez 'yardım etme' teklifinde bulunduğunu söylese de telefonda bana yalnızca iyi dileklerde bulunabileceğini belirtti. Ekranda başka, telefonda başka konuştu.
Yine o programda, annemle ilgili elinde belge ve bilgiler olduğunu, bunları açıklayacağını söylemişti. Nisan ayında söyledi bunu ama Nisan'dan bu yana hiçbir şey açıklamadı.
Uğur Dündar'ın bu paylaşımları, ekranlardaki alaycı ve saygısız tavrının devamıdır. Kaç yıllık gazeteciye yakışmayan bir davranış. Anneme yönelik kullandığı 'içinizden tükürmek duygusu geçecek' ifadesi bile açıkça kadına şiddettir. Bir kadını ve kızını kamuoyu önünde küçük düşürmek için kullanılan bu ağır ifadeleri takdiri kamuoyuna bırakıyorum."