Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
Fidan, İspanya'nın Türkiye'nin AB üyelik sürecine samimi destek verdiğini vurgulayarak, AB üyeliğinin Türkiye için stratejik bir hedef olduğunu belirtti. Türkiye'nin AB üyelik sürecinin kısır politik gündemlere bırakılamayacak kadar önemli olduğunu ifade eden Fidan, İspanya'nın Gazze konusunda ilkeli bir tutum sergilediğini ve Filistin halkının yanında yer aldığını dile getirdi.
Ayrıca, Türkiye-İspanya 7. Hükümetlerarası Zirvesi'nin 2021'de gerçekleştirildiğini hatırlatan Fidan, 8. zirvenin haziranda düzenleneceğini duyurdu.
Görüşmelerinde güvenlik alanında atılabilecek adımları ele aldıklarını ve NATO işbirliğini gözden geçirdiklerini belirten Fidan, İspanya'nın Adana'da Patriot bataryası konuşlandırmasını memnuniyetle karşıladıklarını ifade etti. Ayrıca, iki ülkenin savunma sanayi işbirliğini ileri taşımayı hedeflediklerini söyledi.
Ticaret alanında da işbirliğine vurgu yapan Fidan, İspanya ile ticaret hacminin 20 milyar dolarlık bir hedef olduğunu belirtti. Geçen yıl itibarıyla bu hedefe yaklaştıklarını ve ticaret hacminin 19 milyar doları aştığını açıkladı.
Fidan, Türkiye ve İspanya'nın Akdeniz Havzası'nın iki önemli ülkesi olduğunu belirterek, bu bölgenin çeşitli sınamalarla karşı karşıya olduğunu ifade etti. Özellikle çatışmalar, terörizm, iklim değişikliği ve düzensiz göç gibi konuların bölgedeki önemli sorunlar olduğunu vurguladı. Türkiye ve İspanya'nın yıllardır terörle mücadele ettiğini ve güvenlik işbirliğini geliştirmeye özel önem verdiklerini söyledi.
Görüşmelerinde Gazze'deki insani felaketin bölgesel ve uluslararası güvenliğe etkilerini değerlendirdiklerini belirten Fidan, acil ateşkes ilan edilmesi ve insani yardımların derhal ulaştırılması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, bölgede kalıcı barışın ancak iki devletli çözüm temelinde sağlanabileceğine inandıklarını dile getirdi.
İsrail'in işlediği suçların hesabının adalet karşısında verileceğine inandıklarını ifade eden Fidan, uluslararası hukuku ve insanlık vicdanını yaralayan bu zihniyetin tüm dünyanın ayakları altında ezileceğini belirtti.
Ayrıca, Rusya-Ukrayna Savaşı'nın üçüncü yılına girilmesi dolayısıyla Ukrayna'nın bağımsızlığına, egemenliğine ve toprak bütünlüğüne verdikleri desteği yinelediklerini belirten Fidan, adil ve kalıcı bir barışa ulaşılması gerektiği beklentisini vurguladı.
Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında Türkiye'nin Avrupa Birliği (AB) üyelik sürecine ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Fidan, İspanya'nın Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki tam desteğini vurgulayarak, AB ile ilişkilerin birkaç farklı boyutu olduğunu belirtti. Avrupa Birliği'nin, Avrupa ülkelerinin ayrı bir siyasi varlık olduğunu ve bu nedenle Avrupa ülkeleriyle birebir ilişkilerin farklı olduğunu ifade etti. Bu ilişkilerin kurumsal olarak farklı bir niteliğe sahip olduğunu dile getirdi.
Fidan, Türkiye'nin birçok Avrupa ülkesiyle ilişkilerinin daha kolay gelişebildiğini ancak AB ile ilişkilerin daha karmaşık olduğunu belirtti. AB ile ilişkilerin geliştirilmesi durumunda alınması gereken kararların AB içinde oy birliğiyle alınması gerektiğine dikkat çekti. Bu durumun çoğu zaman Türkiye'nin aleyhine işleyebileceğini söyleyerek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 2023'teki seçimi sonrasında AB üyeliği konusundaki perspektifinin değişmediğini ve Türkiye'nin stratejik niyetinin ve vizyonunun aynı kaldığını vurguladı.
Türkiye'nin AB'ye giriş sürecinin olduğunu hatırlatan Fidan, bu sürecin ilerlemesi için siyasi iradenin gösterilmesi gerektiğini belirtti. Ancak, 2004-2005 yıllarında gösterilen siyasi iradenin zamanla erozyona uğradığını ve Türkiye'nin AB'ye katılımıyla ilgili farklı bir siyasi zihniyetin hakim olduğunu ifade etti.
Fidan, Türkiye'nin AB ile ilişkilerinde gümrük birliğinin güncellenmesi, vize serbestisinin sağlanması, ticari imtiyazların artırılması ve göçle mücadele konularının ele alınması gerektiğini belirtti. Ancak, bu konularda istedikleri gibi ilerleme sağlanamadığını ifade etti.
Avrupa Parlamentosu seçimlerinin yaklaşmasıyla AB'deki bekleyişin arttığına dikkat çeken Fidan, Türkiye'nin bu süreci yakından takip ettiğini ve parlamento seçimlerinin sonuçlarına bağlı olarak Türkiye ile AB arasındaki ilişkilerin daha olumlu bir gündemle ilerlemesini umduklarını söyledi.
Bölgesel ve küresel güvenlik konularının Türkiye ve AB arasında daha fazla tartışılması gerektiğini belirten Fidan, iki tarafın da bu konuda daha nitelikli bir işbirliği geliştirmesi gerektiğini ifade etti. Ancak, bu konuda sağlıklı bir tartışmanın yapılamadığını ve ortaya çıkan boşluğun ve risklerin farkında olunmadığını dile getirdi. Türkiye'nin bu konuda NATO içinde ve dışında iki taraflı olarak işbirliği tartışmalarını başlatması gerektiğini vurguladı.
Fidan, Türkiye'nin, İsrail'e baskı oluşturmak için uluslararası platformlarda tek ve çok taraflı çabalarını sürdürdüğünü vurguladı. Bu çabaların Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı ve diğer bölgesel, ekonomik ve siyasi işbirliği teşkilatları çerçevesinde gerçekleştiğini belirtti. Fidan, bu çabanın sadece Gazze'deki trajediyi önlemekle kalmayıp, daha büyük küresel krizlerin ve bölgesel savaşların çıkmasıyla ilgili bir konu olduğunu vurguladı.
Türkiye'nin bu konuda ortak çabalarını sürdürdüğünü ve İspanya'nın bu çabalara tam destek verdiğini ifade eden Fidan, barış konferansı düzenlenmesi, Filistin devletinin tanınması ve güvenlik garantilerinin sağlanması gibi çözüm önerilerinin önemine dikkat çekti. Türkiye'nin bu doğrultuda attığı adımların yanı sıra, diğer ülkelerden gelen benzer tekliflere de değindi.
Fidan, amacın bu sorunun kalıcı ve adil bir şekilde çözülmesi olduğunu belirterek, bu hedefe ulaşmak için her türlü yöntemin kullanılması gerektiğini vurguladı. Uluslararası ittifaklar kurma, uluslararası hukuku kullanma ve baskı yapma gibi yöntemlerin bu çabanın bir parçası olduğunu ifade etti.
Son olarak, bu konudaki dayanışma için İspanya hükümetine ve Albares'e teşekkür eden Fidan, ortak hareket etme ve çözüm bulma konusundaki işbirliğinin devam etmesini umduğunu dile getirdi.