Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in tutuklanması ve yerine kayyum atanmasına ilişkin bir açıklama yaptı. DİSK, açıklamada "İstanbul'un en kalabalık ilçesinde, halk iradesi ve Belediye Meclisi hiçe sayılmıştır. Halkın seçme hakkına saygı gösterilmeli ve kayyum atama kararları hemen geri alınmalıdır" ifadelerini kullandı.
Ahmet Özer'in tutuklanmasına yönelik tepkiler sürerken, DİSK, halkın seçme hakkının korunması ve kayyum atama kararlarının iptal edilmesi gerektiğini vurguladı.
DİSK'in açıklaması şöyle:
"Esenyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. Ahmet Özer'in hukuka aykırı bir şekilde gözaltına alınması, tutuklanması ve ardından Esenyurt Belediyesi'ne kayyum atanması, demokrasiye, halk iradesine ve seçme hakkına doğrudan bir müdahaledir. İstanbul’un en yoğun nüfuslu ilçesinde, oyların büyük çoğunluğuyla seçilen halk iradesi ve Belediye Meclisi yok sayılmıştır. Esenyurt halkının iradesinin kayyum atanmasıyla göz ardı edilmesi, bunun bir hukuki süreç değil, siyasi bir operasyon olduğunu ortaya koymaktadır. Seçimle göreve gelenlerin, siyasi amaçlı yargı girişimleriyle görevden alınmasını kabul etmiyoruz. Demokrasi ve adaletin bulunmadığı bir ortamda işçilerin ekmeği ve geleceği tehlike altındadır. Hakkımıza, hukukumıza, ekmeğimize ve ülkemize sahip çıkmak herkesin görevidir. Halkın seçme hakkına saygı gösterilmeli ve kayyum kararları derhal geri alınmalıdır."
CHP'Lİ ESENYURT BELEDİYE BAŞKANI AHMET ÖZER, "ÖRGÜT ÜYELİĞİ" İDDİASIYLA TUTUKLANDI
Prof. Dr. Ahmet Özer, 31 Mart seçimlerinde CHP ve DEM Parti'nin "kent uzlaşısı" çerçevesinde CHP'nin adayı olarak %49 oy oranıyla Esenyurt Belediye Başkanı seçildi. Özer, 30 Ekim sabahı "PKK/KCK örgüt üyeliği" soruşturması kapsamında evine yapılan baskınla gözaltına alındı. Evinde, otomobilinde ve belediye binasında arama yapıldı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın açıklamasına göre, aynı zamanda akademisyen olan Özer'in, geriye dönük 10 yıllık inceleme kapsamında görüştüğü 694 kişinin "örgüt mensubu" olduğu iddia edildi. Açıklamaya göre, Özer'in belediye başkan adayı olması durumunda adli sicili sorgulanmış, telefon dinlemesi yapılmış, konuşmalarının dökümü çıkarılmış, fiziksel takibe alınmış ve hesap hareketleri incelenmiştir. Soruşturmanın üç ay önce başlatıldığı, Özer’in KCK'lı Remzi Kartal ile yaptığı görüşmenin ise 2015 yılı çözüm sürecinde gerçekleştiği belirtilmiştir.
Özer, 12 saat süren gözaltının ardından "örgüt üyeliği" suçlamasıyla tutuklandı. Mahkemede yaptığı savunmada, suçlamaları reddederek, "Ben 1,5 milyonluk bir şehrin belediye başkanıyım, çağrıldığımda hemen ifade vermeye gelirdim. Tüm bunlar uydurma, siyasi manipülasyonlarla görevden alınmam için yaratılmıştır. Kayyum atanmasının altyapısı hazırlanmıştır" dedi.
Özer, CHP'ye 10 yıldan fazla bir süredir mensup olduğunu, en son seçimde aday olduğunu, İmamoğlu'nun danışmanlığını yaptığını ve Devlet Planlama Teşkilatı'nda Recep Yazıcıoğlu ile görev aldığını hatırlatarak, geçmişteki olayların gündeme getirilerek görevden alınmaya çalışıldığını ifade etti.
İstanbul Başsavcılığı'nın Özer hakkında tutuklama talebi yazısında, Özer’in "terör örgütüyle bağını" gösteren en önemli telefon görüşmesinin, annesinin vefatından sonra başsağlığı için yaptığı telefon görüşmesi olduğu belirtildi. Bu görüşmenin, örgütle ilişkili bir kişiyle gerçekleştirilmiş olması dikkat çekti.
Özer'in savcılık ifadesi alınırken, İçişleri Bakanlığı'nın Esenyurt Belediyesi'ne Beşiktaş Kaymakamı Oğuzhan Bingöl'ü kayyum olarak atadığı iddiaları gündeme geldi. Ancak, CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, İçişleri Bakanı'nın böyle bir işlemin yapılmadığını söylediğini aktardı.
Daha sonra İçişleri Bakanlığı, Ahmet Özer’in tutuklanmasının ardından Esenyurt Belediyesi’ne İstanbul Vali Yardımcısı Can Aksoy'un kayyum olarak atandığını açıkladı. Açıklamada, "Esenyurt Belediye Başkanlığı ile ilgili 2024/162302 sayılı soruşturma kapsamında 'PKK/KCK Silahlı Terör Örgütü Üyesi Olmak' suçundan tutuklanan Ahmet Özer, Anayasa'nın 127'inci maddesi ve 5393 sayılı Belediye Kanunu'nun 47'inci maddesi gereğince geçici olarak görevden uzaklaştırılmıştır" denildi.
Özer'in avukatı Şevket Tuci, müvekkiline kumpas kurulduğunu ifade ederek, "Örneğin, Mehmet adında biriyle görüşüyor. Mehmet’in kardeşi örgütle bağlantılı, ancak Mehmet’in sicili temiz. Bu durumdan suçlanıyor. Ayrıca, Ahmet Özer evini kiraya veriyor ve kiracılar öğrenciler. Kirayı ödeyenlerden birinin ailesinin örgütle bağlantısı olduğu gösterilerek ilişkilendiriliyor" şeklinde açıklamada bulundu.
Ahmet Özer'in tutuklanması, Hakkari Belediyesi'nden sonra ikinci bir tutuklama olarak kaydedildi. 31 Mart seçimlerinde Hakkari Belediye Başkanı seçilen Mehmet Sıddık Akış da yargılandığı dava çerçevesinde 3 Haziran'da gözaltına alınmış ve İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alınarak yerine Vali Ali Çelik kayyum olarak atanmıştı. Akış, 5 Haziran’daki duruşmada 19 yıl 6 ay hapis cezası alarak tutuklanmıştı.