Prof. Dr. Berna Arda, tıp doktorlarının bilim karşıtlığının etik değerlere aykırı bir tutum olduğunu söyledi.
Türkiye bir yandan yangınlarla mücadele ederken diğer yandan Covid-19 salgını da devam ediyor. Vaka sayıları 25 bin civarına yükselmiş iken aşılama sürüyor ancak toplum bağışıklığının sağlanmasına halen çok var.
Uzmanlara göre son yıllarda sadece Türkiye'de değil tüm dünyada "bilim karşıtlığı" yükselen bir akım. Aşı karşıtlığı da bunun bir parçası olarak görülüyor.
Ankara Üniversitesi Tıp Tarihi ve Etik Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Berna Arda, DW Türkçe'den Gülsen Solaker'e değerlendirmesinde "bilim karşıtlığının" çeşitli alanlarda görülebildiğini, ancak tıp doktorlarının bilim karşıtlığının hem aldıkları eğitime hem de etik değerlere aykırı bir tutum olduğunu belirtiyor: "Aşı karşıtı olmak hekimler açısından gerçekten son derece sakıncalı bir durum. Neden? Çünkü hekimler toplumu yönlendirebilecek, etkileyebilecek kişiler. Bu bağlamda da bir miktar da kendi aldıkları eğitime tırnak içinde ihanet içinde olduklarını bile düşünmek mümkün."
Aşı karşıtı doktorlar genelde sosyal medyada aktif durumda ve aşılara dair bilimsel olmayan içerikteki mesajlarını milyonlar görebiliyor. Ancak son günlerde Twitter gibi bazı sosyal medya organları bu doktorların aşıyla ilgili gönderilerine uyarılar koymaya başladı.
Bu doktorlar için neler yapılabilir?
Tıp hekimleri meslek etiği kurallarına aykırı davranışlarda bulundukları zaman, 6023 Sayılı Türk Tabipleri Birliği Yasası'na göre tabip odaları yönetim kurulları tarafından onur kurullarına sevk ediliyor.
Hekimlik meslek etiği kurallarının 11. maddesine göre hekim, mesleğini uygularken insanları "yanıltıcı, paniğe düşürücü, yanlış yönlendirici" davranışlarda bulunamıyor.
Haziran ayında İstanbul'da düzenlenen bir etkinlikte Kovid-19 aşısı karşıtı mesajlar verilmiş ve bir doktor da konuşma yapmıştı. Aşılara dair iddiaları nedeniyle bu doktor hakkında İstanbul Tabip Odası soruşturma başlatmıştı.
DW Türkçe'nin TTB’den edindiği bilgiye göre, şu ana kadar hakkında disiplin süreci başlatılan 20'den fazla doktor bulunmakta ve soruşturma süreci halen devam ediyor. Doktor olmayıp sağlık çalışanı olan kişiler için ise savcılıklara suç duyurusunda bulunuluyor. Bunların sayısının da 100 civarında olduğu belirtiliyor.
Onur kurulları tarafından incelenen dosyalarda doktorların etik kuralları çiğnediğine karar verilirse yazılı ihtar, para cezası ya da 15 günden 6 aya kadar geçici meslekten men cezası verilebiliyor.