Dicle Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinde Dekan Yardımcısı Doçent Dr. Yunus Yılmaz, kendisine düşük not verdiği gerekçesiyle bir öğrenci tarafınca saldırıya uğradı. Hakkında iddianame hazırlanan saldırgan öğrencinin akıl sağlığının yerinde olmadığı açıklandı.
Sözcü’den Özgür Cebe’nin haberine göre, doktor raporu, şahit ve mağdur ifadeleri ile makam odasını gören koridordaki güvenlik kamera kayıtları bir tüm olarak incelendiğinde, sanık B.Y’nin silahla kasten yaralama suçunun sabit olduğuna dikkat çekildi.
Olaydan sonra B.Y hakkında alınan Sağlık raporunda, sanığın "Sanrısal bozukluk" rahatsızlığı bulunduğu için Yunus Yılmaz’a yönelik kasten yaralama suçunun hukuki anlam ve neticelerini algılama ve bu eylemiyle ilgili davranışlarını yönlendirme kabiliyetinte azalma olduğuna vurgu yapıldı. İddianamede, sanığın yargılamasının yapılarak cezalandırılması için hakkında yeterli şüpheyi oluşturacak özellikte kanıt elde edilmiş ise de, alınan sağlık kurulu raporuna göre, akıl hastalığı bulunduğu için hakkında CMK’nın 223/3-a hükmü uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına, TCK’nın 57. hükmü uyarınca akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirlerinin uygulanarak tedavi altına alınmasına karar verilmesi istendi.
Asliye Ceza Mahkemesine açılan dava ile ilgili mahkeme ise görevsizlik kararı verip dosyayı yargılama yapmaya yetkili Ağır Ceza Mahkemesine gönderdi. Mahkeme, suçun basit yaralama değil, nitelikli kasten yaralama kapsamında kalması sebebiyle dosyanın Ağır Ceza Mahkemesinde görülmesi gerektiğine hükmetti.
Doçent Dr. Yunus Yılmaz ifadesinde, tanımadığı bir kişinin aniden makam odasının kapısını açarak içeri girdiğini belirterek, vakası şu şekilde söyledi:
"Öğrenci olduğunu düşündüm. Kapıyı kapatmak istediğini söyledi bende açık kalmasını istedim. Kapıyı kapatarak masamın önündeki koltuğa oturdu. Bana genetik olarak psikolojik sorunları olduğunu söyledi. Ben de sakin olup problemini anlatmasını söyledim. Kim olduğunu öğrenmeye çalışıyordum. Ayağa kalkarak çantasından bir şey alıp arkasına sakladı. Benim olduğum tarafa geçmemesi için kendisini uyardım. Buna rağmen arkasına gizlediği bıçakla aniden saldırmaya başladı. Kendimi savunmaya çalıştım. Sürekli salladığı bıçak kafama isabet edince yaralandım. Bağrışma sesleri yükselince özel kalemdeki iki kadın personel içeri girdi. Bende bana daha fazla zarar vermesin diye bileklerinden tutmuştum. Kendisini tanımıyorum."