"Efes ve Limyra kazılarının durdurulması bilime verilmiş cezadır"

Açıklamada, kazıların durdurulmasının diplomatik bir yaptırım değil, bilime verilmiş bir ceza olduğu ifade edildi; kazılarda çalışan bilim insanlarının ekiplerdeki varlığının milliyetlerinden değil, uzmanlıklarından kaynaklandığı...

Açıklamada, kazıların durdurulmasının diplomatik bir yaptırım değil, bilime verilmiş bir ceza olduğu ifade edildi; kazılarda çalışan bilim insanlarının ekiplerdeki varlığının milliyetlerinden değil, uzmanlıklarından kaynaklandığı ve “ülkemiz arkeolojisinin dil, din ve ırk gözetmeyen bu yapısı  sayesinde önemli bir birikim oluşturarak zenginleştiği'' belirtildi.

“''Yabancı’ Arkeolojik Kazıların Durdurulması'' başlıklı açıklamanın tam metni şu şekilde.
“Avusturya Arkeoloji Enstitüsü’nün Efes ve Limyra kazılarının, T.C  Dışişleri Bakanlığı’nın  isteğiyle TC. Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü tarafından durdurulduğunu öğrenmiş bulunmaktayız.
Avusturyalı meslekdaşlarımızın başkanlığında uzun yıllardır, başarıyla yürütülen her iki kazının da geçerli bir neden gösterilmeden durdurulması karşısında, Arkeologlar Derneği İstanbul Şubesi olarak bir açıklama yapma gereğini duymaktayız. Bu iki arkeolojik kazının durdurulması, ülkemiz ve Avusturya arasındaki siyasi gerilimlerin sonucunda gerçekleşmesi tarafımızdan vahim bir gelişme olarak algılanmış ve bu konuyu bir daha düşünmemize neden olmuştur.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2015 yılında Bakanlar Kurulu kararıyla 36 yabancı kazıya, 13 yabancı yüzey araştırmasına izin verilmiştir. Bu kazı ve yüzey araştırmaları ABD, Almanya, Avusturya, Belçika, Fransa, Hollanda, İngiltere, İsviçre, İtalya, Japonya, Kanada ve Polonya’dan üniversiteler ya da araştırma enstitüleri tarafından yürütülmektedir.  Ayrıca, Bakanlar Kurulu kararıyla izin verilen 120 yerli kazı ve 86 yüzey araştırması da bulunmaktadır. Yerli kazı ve yüzey araştırmaları da Türkiye üniversitelerinin ilgili bölümlerinden akademisyen meslektaşlarımız tarafından yürütülmektedir. Ancak gerek yabancı, gerekse yerli kazı ve yüzey araştırmaları yapan ekipler, farklı ülkelerden gelerek katılan, arkeolog ve sanat tarihçilerinin yanısıra araştırmalara yardımcı çeşitli branşlardan bilim insanlarından oluşmaktadır. Şüphesiz bu bilim insanlarının ekiplerdeki varlığı milliyetlerinden değil, uzmanlık alanlarından kaynaklanmaktadır. Ülkemiz arkeolojisi dil, din ve ırk gözetmeyen bu yapısı  sayesinde önemli bir birikim oluşturarak zenginleşmiştir. Biliyoruz ki, bir bilimsel çalışmanın değerlendirilmesinde, araştırmayı yürüten bilim insanlarının hangi ülkelerden geldikleri ve uyrukları bir ayrım sebebi olamaz. Ülkemizdeki arkeoloji ortamı bu anlayışla iletişim kuran,  kimlik gözetmeksizin birlikte çalışan saygın bilim insanlarından oluşan, evrensel bir yapıya sahiptir. Bu nedenle arkeolojik kazıların durdurulması, bir grup “yabancının'' “hafriyat'' çalışmasının durdurulması değil, bilimsel üretimin durdurularak kısıtlanmasıdır. Dolayısıyla arkeolojik kazı ve yüzey araştırmalarının, gerekli belgeleme çalışmalarına dahi izin verilmeden durdurulması diplomatik bir yaptırım değil bilime verilmiş bir cezadır.
Politikacıların diplomatik yollardan çözemedikleri sorunlar nedeniyle cezayı kazılarını kapatma şeklinde bilim üreten kişi ve kurumlara kesmeleri, büyük bir talihsizliktir. Dış politikamızın, ülkemiz arkeoloji camiasının yansıttığı uluslararası uyumlu çalışma potansiyelini  baltalamak yerine örnek almasını dileriz.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Kültür Sanat Haberleri

Kültür ve Turizm Bakanlığı 2024 Yılında Sinema Sektörüne 34,5 Milyon Lira Destek Sağlıyor
Taraklı'daki 508 Yıllık Yunus Paşa Camii: Osmanlı'nın İzinde
Erdemli'de Tömük Atölyesinde Kadınlar ve Çocuklar İçin Ücretsiz Bağlama Kursu
'Ölümlü Dünya 2' Netflix'e geliyor
"Adana Olgunlaşma Enstitüsü'nde Sanatın İzleri: Rölyef, Hat, Tezhip ve Resim Bir Arada"