İktisatçı Mahfi Eğilmez, CNBC-e’nin 4’te Ekonomi programında önemli değerlendirmelerde bulundu. Eğilmez'in açıklamalarından dikkat çeken noktalar şöyle:
Eğilmez, asgari ücret zammıyla ilgili olarak 120 civarında iktisatçının imza attığı ortak bildiride, asgari ücretin en az gerçekleşen enflasyon kadar artırılması gerektiğini belirttiklerini ifade etti. Kendisi de bu görüşe katıldığını vurguladı. 17 bin lira seviyesindeki asgari ücretin satın alma gücünün yarı yarıya düştüğünü, yıl sonuna geldiğinde insanların eline geçen paranın yarısını alabileceğini kaydetti. Bu kaybın telafi edilmesi gerektiğini söyleyen Eğilmez, mevcut satın alma gücü kaybını gidermenin önemine dikkat çekti. Ayrıca, asgari ücretin 25-26 bin lira seviyelerine ulaşması gerektiğini belirtti.
Eğilmez, "Kiralar yüzde 25 tavan kondu, fakat en fazla artan kiralar oldu. Bu çelişki toplumda tepkiye yol açıyor. Enflasyonla mücadelede fedakarlığın yukarıdan başlaması gerekiyor, aksi takdirde toplum bunu kabul etmiyor" dedi.
Enflasyonun artık en önemli sorun haline geldiğini belirten Eğilmez, bu sorunun kendi kendimize yarattığımız bir sorun olduğunu ifade etti. "Kiralar ve eğitim gibi alanlarda da artışlar devam ediyor. Mücadele, sadece ücretli kesime yüklenecek bir şey olmamalı" şeklinde konuştu.
Enflasyon beklentileri konusunda olumlu bir gerileme olduğunu belirten Eğilmez, insanların uygulanan politikaların bir yere varacağına inandıklarını, ancak bunun ne kadar etkili olacağını bilemediklerini vurguladı. Enflasyonla mücadele ederken bir yandan büyüme problemiyle karşı karşıya kalındığını, özellikle KOBİ'lerin faizin düşürülmesi yönünde taleplerinin arttığını söyledi.
ABD seçimlerine de değinen Eğilmez, iki adayın da Türkiye’ye dostça yaklaşmadığını, ancak Trump'ın tek başına kararlar alabilme yeteneğiyle daha tehlikeli bir başkan olabileceğini ifade etti.
Küresel altın talebinin arttığını da belirten Eğilmez, Türkiye'de altın talebinin gerilediğini, bunun altında faiz oranlarının yüksekliğinin etkili olduğunu ifade etti. Ayrıca, altın ithalatına getirilen kısıtlamaların da bu durumu etkileyebileceğini sözlerine ekledi.