TKP Emek Merkezi, Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu (TİSK) tarafından yapılan açıklamaya tepki gösterdi. TİSK açıklamasında, Berat Albayrak’ın müjdesini verdiği emeğe saldırı paketi için katkı koymaya hazır olduklarını bildirmişti.
TİSK’in kıdem tazminatı ile ilgili yapılacak değişiklik hakkında yaptığı yazılı açıklamaya TKP Emek Merkezi yanıt verdi. Emek Merkezi “kıdem tazminatı tartışmalarına katkı sunmaya hazırız” diyen TİSK’in açıklamasını “sunacakları katkının kıdem tazminatının ortadan kaldırılmasına yönelik formüller olduğu anlaşılıyor” sözleriyle değerlendirdi.
TİSK, yaptığı açıklamada, “Birbirinden bağımsız olarak yapılan işsizlik sigortası, iş güvencesi ve kıdem tazminatı uygulamalarının ortak amaca hizmet ettikleri göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenmesi, işveren maliyetlerinin hakkaniyete uygun bir düzeye indirilmesine, istihdamın artırılmasına ve dolayısıyla rekabet gücü artacak işletmelerin ülke ekonomisine daha güçlü katkı sunmasına vesile olacaktır” sözleri ile Bakan Berat Albayrak’ın açıklamalarına destek vermişti.
TKP Emek Merkezi bu destekle ilgili değerlendirmesinde, “Patronlar, hükümete ‘emekçilerin şu hakkını da gasp etmek istiyoruz. Gerekli düzenlemeyi yapın’ diyerek talimat veriyor. Hükümet ‘Hay, hay” diyerek talimatın gereğini yapıyor ve patronların uzun süredir gündem ettikleri bir konuda somut adım atacaklarını ilan ediyor: Kıdem tazminatı fonu, işsizlik fonu gibi emekçilerden kesilerek oluşturulan ve emekçilerin hakkı olan fonlara el koymak ve patronlara dağıtmak için hazırlık yaptıklarını duyuruyorlar. Sonra patronlar sahne alıyor ve ‘Yapılan çalışmalara biz de katkı koymaya hazırız’ buyuruyorlar. Bu huylarını iyi tanıyoruz: Patron yüzsüzlüğü bu!” denilerek TİSK açıklamasına tepki gösterildi.
Emek Merkezi, durumu şöyle açıkladı:
Patronlar, sadece krizin faturasını emekçilere çıkarmakla kalmıyor, bu fırsattan istifade ederek emekçilerin en önemli haklarını da gasp etmeye yelteniyorlar.
Aynı amaca hizmet ettiğini iddia ettikleri işsizlik sigortasının kaynak aktarımları ile yağmalandığı, iş güvencesinin arabuluculuk düzenlemesi ile kurban pazarlığına dönüştürüldüğü Türkiye’de işçinin en önemli güvencelerinden biri olan kıdem tazminatına yönelik bu saldırı on yıllardır hayallerini kurdukları bir düştü.
Yapılmak istenen, kıdem tazminatı ile patronların ilişkisini en aza indirmek, maliyetleri azaltmak, işçilerin tazminatlarının yine işçilerin kendi ceplerinden karşılanmasını sağlamak ve işçilerin masrafsızca işten çıkarılmasını sağlamaktır. Sonuç işsiz kaldığı gün sokakta kalma tehlikesi ile karşı karşıya kalan milyonlardır.
Patronlar, “her kesimin mutlu olacağı çözümlerden” bahsederken de, “işletmelerin ülke ekonomisine daha güçlü katkı” sunacağını söylerken de sadece kendi ceplerini düşünmektedirler. İstihdamın artırılmasından anladıkları, işçilerin gelirlerinin artması değil teşviklerle kendilerine kaynak aktarılmasıdır. Kısılmak istenen, patronların üretim maliyeti değil, emekçinin alınteri, iş güvencesi ve kazanılmış haklarıdır.
İşçi sınıfı buna izin vermeyecektir!