EMO'dan akademisyen kıyımına tepki: Akıldışı dönemin ayak sesleri

Açıklamada, "Terörle yan yana dahi anılamayacak bilim insanlarını üniversitelerden uzaklaştıran bu KHK'ler akıl dışıdır. Derhal OHAL son bulmalı, yapılan haksızlıklar sona ermeli, insan haklarına aykırı uygulamalara son...

Açıklamada, "Terörle yan yana dahi anılamayacak bilim insanlarını üniversitelerden uzaklaştıran bu KHK'ler akıl dışıdır. Derhal OHAL son bulmalı, yapılan haksızlıklar sona ermeli, insan haklarına aykırı uygulamalara son verilmelidir" denildi. 

Elektrik Mühendisleri Odası Yönetim Kurulundan yapılan açıklama şöyle:

Anayasa için yapılacak referandum öncesinde üniversitelerdeki muhalif bilim insanları görevlerinden atıldılar. Terörle yan yana dahi anılamayacak bilim insanlarını üniversitelerden uzaklaştıran bu KHK'ler akıl dışıdır. Özerkliğin yok edildiği bilim kurumlarının içi boşaltılmaktadır. Düşünen, sorgulayan, konuşan insanlara zulmü reva gören bir iktidar ve onun OHAL kararları yürürlüktedir. Terörle mücadeleyle hiçbir ilgisi olmadığı artık açıkça ortaya çıkmış olan bu OHAL kararlarının bizzat kendisi ülkemizi terörize etmektedir. OHAL ve KHK'ler, referandum öncesinde toplum üzerinde korku yaratma, baskı ve sindirme politikasının aracı olarak kullanılmaktadır. Derhal OHAL son bulmalı, yapılan haksızlıklar sona ermeli, insan haklarına aykırı uygulamalara son verilmelidir.

Hükümetin dün gece yarısı mükerrer Resmi Gazete'ye düşen yeni KHK'si ile yeni hak gaspları ve ülkemizin üzerindeki karanlığı koyultan görevden atmalar gerçekleştirilmiştir. Bir ülkenin düşünen, sorgulayan, en özgür ortama sahip olması gereken üniversitelerin ışığı söndürülmektedir. Toplam 4 bin 464 kişiyi görevinden ihraç eden kararname ile başta Ankara Üniversitesi olmak üzere üniversitelerdeki demokrat aydın akademisyenler görevlerinden atılmıştır. Bilgisayar Mühendisleri Odası kurulmadan önce EMO'da da çalışmalar yürütmüş olan Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden Prof. Dr. Funda Başaran, Prof. Dr. Mine Gencel Bek, Prof. Dr. Ülkü Doğanay, Prof. Dr. Nur Betül Çelik, Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden Prof. Dr. Ahmet Haşim Köse, Prof. Dr. İlhan Uzgel, Prof. Gökçen Alpkaya, Dil Tarih Coğrafya Fakültesi'nden Prof. Dr. Tülin Sağlam ve Marmara Üniversitesi'nden Anayasa Profesörü İbrahim Kaboğlu gibi demokrat, aydın bilim insanlarının yer aldığı çok sayıda akademisyeni görevden alan kararnamenin hiçbir meşruiyeti yoktur. 12 Eylül Dönemi'nde çıkarılan 1402 sayılı Yasa ile nasıl demokrat aydın akademisyenler görevlerinden uzaklaştırılmışsa, bugün de iktidar OHAL KHK'leriyle üniversitelerin aydın bilim insanlarını atmakta, yani geçmişin darbe dönemi uygulamalarıyla yeniden 12 Eylül karanlığı yaşanmaktadır. Darbe girişimi iktidarın kendisi için engellenmiş, topluma ve ülkemizin geleceğine ise darbe üstüne darbe yapılmaktadır.

OHAL dönemi ve KHK'leriyle yarattığı adaletsizlikler derhal son bulmalıdır. Aydın-demokrat insanların her türlü hakları iade edilmelidir.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

Merkez Bankası kredi kartı faiz oranlarını artırdı
Türkiye, Rusya'ya Bağımlılığı Azaltmak İçin ExxonMobil'den LNG Satın Almayı Planlıyor
Türkiye'de İç Hat Uçuşlarında Ekonomi Biletlerine Yüzde 30 Zam!
YouTube'dan Kullanıcılara Kötü Haber: Artık Videolar Durduğunda Reklam Oynayacak!
Hasan Can Kaya ve Cem Yılmaz Polemiğine Hülya Avşar Damga Vurdu!