İstanbul Küçükçekmece'de özel bir bakımevinde cinsel istismara uğradığını iddia eden yüzde 85 engelli raporu bulunan S.A, olay günü yaşadıklarını nöbetçi hemşire ve sosyal hizmetler uzmanına anlattığını söyledi. Olayı aktardıkları bakımevi müdürünün de “Yarım saat içinde eşyalarını toplayıp gidiyor, onu burada tutamayız’ diye kendisini rahatlatmaya çalıştığını ifade eden S.A, “Ama, akşam oldu, vardiyada çalıştığını gördüm. ‘Niye hala burada çalışıyor?’ diye sordum. ‘Personel eksikliğinden dolayı çalıştırmak zorundayım’ dedi. Sonra polisi aradım, gelip onu karakola götürdüler. Sonra da beni de başka kuruma yerleştirdiler” dedi. S.A’nın şikayeti üzerine hasta bakıcı K.Ş. tutuklandı. Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 4 Aralık günü görülen duruşmada sanığın tutukluluğunun devamına karar verildi.
"GEÇMİŞ TARİHLİ TUTANAK DÜZENLEMEYE BAŞLADILAR"
Avukat Aydın Mantar, müvekkili S.A’nın cinsel saldırıya uğradığı gece nöbetçi hemşire olan M.C'ye, ertesi sabah da Sorumlu Sosyal Hizmet Uzmanı Y.H ve Kurum Müdürü H.D'ye durumu anlatmasına rağmen kâle alınmadığını, taciz mesajlarını göstermesine rağmen kendisine itibar edilmediğinin altını çizerek, şunları söyledi: “Müvekkilim S.A. yüzde 85 engelli 20 yaşında genç bir kadın. Henüz 8 yaşında ailesinden gördüğü şiddet sonucu bir gözünün tamamını, diğer gözünün ise yüzde 60’ını kaybetmiştir. Bunun neticesinde sosyal hizmetler tarafından aileden alınmış, 18 yaşında kadar çocuk bakımevlerinde kalmış, ardından da engelli bakımevlerine nakledilmiştir. Büyükçekmece'de özel bik bakımevinde personel olan K.Ş. tarafından cinsel saldırıya maruz bırakılmıştır. Şikayetçi olmuş, bunun neticesinde K.Ş'nin tutuklu olarak yargılanmasına devam edilmektedir. Durum adli mercilere bildirilmemiş. Adli mercilere bildirmemenin ve görevi ihmalin suçunun farkında olan bu kişiler sonradan geçmiş tarihli olduğunu düşündüğümüz tutanaklar düzenlemeye başladılar. Adı geçen bu üç kişi hakkında suç duyurusunda bulunduk. S.A’ya Sosyal Hzimetler Uzmana Y.S. tarafından 'Sen neleri atlattın, bunu da atlatırsın' diye bir cümle kurulmuş, bu cümle nedeniyle S.A daha da cesaretlenerek bu süreci başlattı.”
12 YAŞINDA ERKEK KARDEŞİNİN TACİZİNE UĞRADI
Babası o 5 yaşındayken cezaevine giren, annesinin şiddetine maruz kalan S.A, 2014 yılında erkek kardeşi tarafından tacize uğradığını ifade ediyor. S.A’nın avukatı Aydın Mantar, “14 yaşında ikiz kardeşi tarafından cinsel istismara maruz bırakılmış. Şikayetçi olmuş ancak annesinden korktuğu için şikayetini geri çekmiş. Ancak, bize yeniden şikayetçi olmak istediğini söyledi. Davanın, Yargıtay’da incelenmesi devam etmektedir” dedi.
BİR EVE KAPATILARAK CİNSEL SALDIRIYA MARUZ KALDI
S.A’nın maruz kaldığı bir diğer cinsel istismar saldırı ise 2016 yılında yurttan kaçıp ailesinin yanına gitmek istediği sırada meydana geldi. İddiaya göre, ailesinin yanına gitmek üzere kurumdan kaçıp dolmuş parası için bir markete giren S.A, o sırada markete bulunan 60 yaşındaki K.Y tarafından yardım edilme vaadi ile arabaya bindirildi. Kemal Yıldırım, S.A’yı bir eve götürerek birden fazla gün istismarda bulundu. Olaya ilişkin Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin yapmış olduğu ihbar üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı. İstismar bulgusunun bulunmaması gerekçesiyle mahkeme K.Y. hakkında beraat kararı verdi. Ancak, Yargıtay’ın kararı bozmasının ardından hukuki süreç tekrar başlatıldı. Dava, 28 Aralık tarihinde Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülecek. S.A’nın avukatı Aydın Mantar, söz konusu istismar olayına ilişkin şu bilgileri verdi: “S.A. 16 yaşında Tepekent ÇODEM’de (Çocuk Destek Merkezleri) kalırken ailesinin yanına gitmek üzere kurumdan kaçıp bir dolmuş parası için bir markete girmiş. Markette bulunan K.Y. adlı 60 yaşındaki şahıs kendisine yardımcı olabileceğini söyleyerek arabasına bindirmiş ve bir eve götürmüş, birden fazla gün cinsel istismarda bulunmuş.
"S.A'NIN SESİNİ DUYURMAYA İHTİYACI VAR"
Bakırköy Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin yapmış olduğu ihbar üzerine Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatıyor. K.Y'nin ifadesi alınıyor, istismar etmediğini söylüyor. Bir buçuk iki sene sonra mahkemede sanık olarak dinlenen K.Y, S.A’yı hiç görmediğini söylüyor. Çelişkili ifadesi sorulduğunda o gün doğru hatırlayamadığını söylüyor. Ancak, S.A soruşturmanın daha ilk gününde şüpheli K.Y'yi 6 kişi içinde teşhis etmiş. Buna rağmen mahkeme K.Y. hakkında beraat kararı vermiş. Beraat kararının gerekçelerinden biri ise istismar bulgusunun, bir erkeklik sıvısının bulunamaması. Ancak, S.A’nın başından geçen süreç, yurda geri dönmesi, 3 gün kriz odasında kalması, oradan hastaneye sevki, bu süreç 10-12 gün sürdüğü için adli muayene sırasında zaten bu izlerin bulunması mümkün değil. Bir iz kalması hukuken değil fiziken mümkün değil. Buna rağmen beraat kararı veriliyor. Hukuken fecaat olan bu karar Yargıtay tarafından bozuluyor. Mahkeme Bakırköy 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde tekrar görülecek. İlk duruşması 28 Aralık’ta. Biz bu davayı takip etmekle birlikte, buna benzer davalarda mağdur olan, sesini duyurmakta zorlanan kadınların sesinin duyurulması için bir kamuoyu oluşturulması gerektiğinin farkında olduğumuz için hepinizin desteklerini bekliyoruz. S.A’nın sesini duyurmak için birilerine ihtiyacı var.”