Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şöyle:
"İSTANBUL'UN TÜRK TOPRAĞI KİMLİĞİNİ SİNDİRMEKTE ZORLANANLAR VAR"
"Bu süreçte İstanbul diğer özelliklerinin yanı sıra istihbarat konusundaki özel konumuyla da öne çıkmıştır. Hiç şüphesiz İstanbul sadece Türkiye'nin değil, dünyanın merkezi konumundadır. Burada attığımız her adım yaptığımız her faaliyet, dünyanın tamamının ilgisini çekiyor. Tarihin her döneminde küresel bir geçiş ve ticaret noktası vasfıyla stratejik öneme sahip olan İstanbul, bugün de aynı cazibesini sürdürüyor. Ecdadın hayalini gerçekleştirmek Fatih Sultan Mehmed Han'a nasip olmuştur. Fethin üzerinden asırlar geçmesine rağmen hala İstanbul'un Türk milletinin ve Müslümanların elinde olmasının kabullenilemediğini görüyoruz. Son olarak Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi'ni ibadete açma sürecimizde İstanbul'un 1453'ten beri süren Türk toprağı kimliğini sindirmekte zorlananlar bulunduğuna bir kez daha şahitlik ettik.
"HEDEFİZİZ İSTANBUL'U DÜNYANIN EN GÜVENLİ ŞEHRİ HALİNE GETİRMEK"
Dedim ya bu bir aşk meselesidir, bu bir sevda meselesidir. Kuru kuruya laf değil. Hedefimiz İstanbul'u finansın, ticaretin, sağlığın, eğitimin, kültürün merkezi olarak dünyanın en üst sıralarına çıkarmaktır. Bu vizyonun bir boyutu da İstanbul'u dünyanın en güvenli şehirlerinden biri haline getirmektir. Tabii bunun için diğer güvenlik kurumlarımızla birlikte istihbaratımıza da çok kritik görevler düşüyor. Böylesine önemli bir coğrafyada yaşamanın şartlarından biri de diğer devletlerin ve terör örgütlerinin ülkemiz aleyhtarı çabalarını ve casusluk faaliyetlerini tespit edip, engellemektir. Nüfus bakımından Avrupa'nın 23 ülkesinden daha büyük olan İstanbul'umuza özellikle güvenliği sağlamak elbette öyle kolay bir iş değil.