AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında konuşuyor.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle:
- TBMM'de kabul edilen 2021 bütçesinin hayırlı olmasını temenni ediyorum. Bütçe, tüm ülkenin tüm milletin bütçesi haline gelmiştir. Böylesine kritik bir dönemde bütçe üzerindeki kritik tartışmaların hem daha yoğun, hem de daha ateşli olması elbette tabiidir. Önemli olan yalandan, iftiradan uzak her eleştiriye katılmasak da saygımız vardır.
- Çamur at izi kalsın mantığı ile yürüyenlerle bir yere varamayız. Bizimle projede, hizmette yarışamayanların bunu yalan yarışına çevirmeleri acıdır. Üstelik bu yalanları milletin gözünün içine baka baka söylüyorlar. Bir doğrunun yanına 9 yalan katarak yapıyorlar. Kendilerine itibar etmeyen işçi, çiftçi, öğretmen herkese hakaret etmekten de çekinmiyorlar. Üzüldüğümüz husus halkın gönlünü kazanmaya değil kafasını karıştırmaya çalışan bir muhalefet anlayışı var.
- Proje üretmek yerine başkalarının projelerine payandalık etmek, kendi hayalini kurmak yerine başka hayallerde figüran olmak bizim asla tasvip edeceğimiz bir siyaset tarzı değildir. Kendi partilerinin içini bir ur gibi sardığı anlaşılan taciz, tecavüz, hırsızlık vakalarına karşı erdemli olmak yerine beyhude çırpınıyor. CHP'nin eğer azıcık ar ve haya duygusu varsa bu iddialardan temizlenmeden milletin karşısına çıkmaması lazımdır.
- Gün geçmiyor ki bir taciz olayı duymayalım. Bunların kendi içinde böyle yaptıklarında iktidara gelirse neler yapabileceğini Allah göstermesin görüyoruz.
Dün ne diyor? Uyuşturucu kaçakçılarına, organ mafyasına vergi kesecekmişiz. Bu ne demek biliyor musunuz? Uyuşturucu satabilirsiniz, örgütler kurabilir, organ mafyacılığı yapabilirsiniz demektir! Sen ne yapıyorsun? Kendinde misin ya? Gel bir de uyuşturucu örgütü kur bari! Bu ne sapkınlıktır?
Bu zihniyet Mevlana'nın vuslat yıldönümü kılıfı altında asırların birikimi olan bir geleneği yer ile yeksan etmeye kalktı. Milletimizin yıktığı Kur'an-ı Türkçe okutma garabeti mevlevilik adı altında İstanbul'da sergilendi.
Hayatımız boyunca kimsenin kökeniyle, inancıyla, meşrebiyle hayat biçimiyle uğraşmadık, uğraşmayız.
PKK'dan FETÖ'ye kadar terör örgütlerinni üzerimize salanlarla bunların içeride borazanlığını yapanlar aynı kapıya çıkıyor. 17-25 Aralık'ta TBMM kürsüsünden bu örgütlerin montaj kasetlerini sallayanlara bu görevi kimin verdiğini biliyoruz. 15 Temmuz'da milletimiz darbeye direnirken TV karşısında demokrasinin batışını bekleyenleri biliyoruz. Bu zihniyet Suriye'de zalim rejimi överken mazlumlara terörist diyen zihniyettir. Doğu Akdeniz'de Yunan ve Rum tezlerine sahip çıkanlardır. Türkiye'ye gelmeyin mesajı verenlerdir. Bunlar Türkiye'nin seçilmiş Cumhurbaşkanına diktatör diye bühtan ederken kendi içinde faşizmin en büyüğünü uygulayandır. Milletvekili pazarlarken bile demokrasiden söz edenlerdir.
2020 yılında koronavirüs nedeniyle sadece sağlık alanında değil birçok alanda sıkıntılı günler geçirdik. Karşılaştığımız bedel ne olursa olsun aziz milletimizin hak ve çıkarlarını kimseye çiğnetmedik. Allah'a hamdolsun bugün Türkiye denince akla ilk insanlık, adalet, haysiyetli dış politika geliyor.
Lisans burs ve kredileri 650 liraya, yüksek lisans burs ve kredileri 1300 liraya yükseltildi. Doktora burs ve kredileri ise 1950 liraya oldu.
AİHM, mahkemelerimiz yerine geçecek karar veremez. İç hukuk yolu tükenmedi, karar hukuki değil siyasi. Ey AİHM! Sen anlamasan da biz anlatmaya devam edeceğiz'