Yeni anayasa, “laiklik” açıklamaları, “seçim barajı, dar ve daraltılmış bölge sistemleri” gibi konu başlıklarının, Cumhur İttifakı’nda “Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yakın bazı isimlerin Milliyetçi Hareket Partisi ile ittifaktan duyduğu rahatsızlığın kamuoyuna yansıması” olarak nitelendiriliyor. Partide ve Saray’da etkin olan bu ekibin, “MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin, başta anayasa olmak üzere, pek çok konuda AKP’den rol çaldığı ve ikinci bir parti konumuna düşürdüğü”, Bahçeli’nin ise “bu ekibin varlığından haberdar olduğu ve bu nedenle her yazılı açıklamasında ittifaka vurgu yaptığı” kaydediliyor.
Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun kulis haberine göre, Milliyetçi Hareket Partisi kanadında, “söz konusu ekibin ‘ittifakta çatlak var’ algısı oluşturmak istediği, Türkiye’ye ikinci bir çözüm süreci dayatmaya çalıştığı” düşüncesi hâkimken, AKP’de ise “tüm hesaplar 2023 seçimleri üzerine yapılıyor.”
Hem AKP’deki hem de MHP’deki kaynaklar, bu durumu şöyle özetliyor:
-MHP’de son dönemde “Türkiye’nin sinir uçlarıyla oynayan tartışmaların, bilinçli olarak yapıldığı” ifade ediliyor. Bunun da tek amacının “kamuoyunda ‘ittifakta çatlak var’ izlenimi yaratmak olduğu” vurgulanıyor. Milliyetçi Hareket Partisi lideri Bahçeli’nin, ittifak üzerinde “yara açmayı” hedefleyen bu tartışmaları yakından takip ettiği ve bu nedenle her açıklamasında “Cumhur İttifakı” vurgusunu yaptığı, aslında bu vurgunun “Cumhur İttifakı’nda ayrışma varmış gibi göstermek isteyen AKP’lilere bir mesaj olduğu” belirtiliyor.
-MHP’nin yeni anayasa teklifini, “AKP’den önce açıklaması da Adalet ve Kalkınma Partisi içerisinde ‘rol çalma’ olarak nitelendiriliyor. Bu durumdan rahatsız olan AKP’li ekibin de ilk dört madde söylemi başlatarak MHP’yi rahatsız etmeyi amaçladığının altı çiziliyor.
-AKP’de başta İstanbul ve Ankara olmak üzere, büyükşehirlerin yerel seçimlerde kaybedilmesinin nedeni, “MHP ile ittifak” olarak görülüyor.