Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde Mesleki Eğitimde 1000 Okul Projesi ve 50 Ar-Ge Merkezi'nin Açılış Töreni’nde konuştu. Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Bu sabah Afyon'daki kazada hayatını kaybeden öğrencilerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Rabbimden tüm evlatlarımıza verimli bir eğitim öğretim yılı temenni ediyorum. Eylül ayı itibariyle yüz yüze eğitime geçtik.
- Yaklaşık 1 buçuk yıl aradan sonra öğretmenlerimizi öğrencileriyle kavuşturmanın sevincini yaşadık. 81 vilayetimizin tamamında eğitim öğretinin her seviyesinde yüz yüze eğitime başlamış olduk. 5. haftasını geride bırakan eğitim faaliyetimiz başarıyla devam ediyor.
- Milli Eğitim Bakanlığı ve Sağlık Bakanlığı yüz yüze eğitim sürecinin sorunsuz ilerlemesi için her türlü tedbiri alıyor. Velilerimizin ve okul aile birliklerimizin de yüz yüze eğitiminin sürdürülebilmesi için gayret gösterdiğini görüyoruz. Bu işbirliği ruhundan biz de büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Her konudaki gayretlerimizi biraz daha artırmamız lazım.
- İnancımıza göre takdir, tedbire mani değildir. Salgınla mücadelede bilimin ve tıbbın sunduğu araçlardan faydalanmak hem insan hem de Müslüman olarak bizim görevimizdir. Devletimiz insanı yaşat ki devlet yaşasın prensibiyle uygun şekilde birçok gelişmiş ülkeden bile önce gereken her imkanı vatandaşlarına sunmuştur.
- Aşılamadaki eşikleri hızla aşarak toplumsal bağışıklığı sağlayabilirsek, o derece rahat ederiz. Aksi takdirde havaların soğumasıyla beraber sıkıntılarımızın artmasına engel olamayız. Bu konuda tüm vatandaşlarımızın gereken hassasiyeti göstereceğine inanıyorum.
- Bir dönem evlatlarımız arasında öz - üvey ayrımı yapan politikaların izleri tamamen silinmiştir. Ülkemizde artık herhangi bir okul türüyle ilgili ayrımcılık, ötekileştirme veya adaletsizlik yoktur. Hangi lisede okursa okusun, devletimizin nazarında evlatlarımızın tamamı eşittir. Aynı hak ve imkanlara sahiptir. Eğitimde eşitlik ve adaleti tüm yönleriyle tesis etmek hükümetimizin öncelikli meselesi olmayı sürdürecektir.
Biz eğitimde günü kurtarmanın değil, istikbalimizi garanti altına almanın derdindeyiz. Son 20 yılda hazırladığımız tüm bütçelerde aslan payını eğitime ayırdık. Mesela, 2002 yılında eğitim bütçesi sadece 7.5 milyar lirayken 2021 yılında bu rakam 147 milyar liraya yükseldi. Görüldüğü gibi nereden nereye.
- Önceki ay yüreği kıpır kıpır, idealist 20 bin genç öğretmenimizi görevlerine başlatmanın gururunu yaşadık. 15 bin öğretmen atamasının müjdesini kısa süre önce kamuoyumuzla paylaşmıştık. Aynı şekilde öğretmenlerimizi de kapsayan 3600 ek gösterge meselesini önümüzdeki yılın sonuna kadar çözüme kavuşturmayı planlıyoruz. Bunun üzerinde tabii çok spekülasyonlar yapılıyor. Ana muhalefetin başındaki zat 'Bu sözü ben verdim' falan filan. Sen neyin sözünü veriyorsun ya? Bu iş bizim işimiz. Biz kuru kuruya söz vermeyiz. Biz yaparız.
- Bizim için aslolan evlatlarımızla birlikte geleceğimizi de emanet ettiğimiz öğretmenlerimizin huzuru, esenliği, refahı ve motivasyonudur. Devletimizin imkanı genişledikçe öğretmenlerimiz de bundan payını almıştır. İnşallah bundan sonra da diğer kamu görevlilerimizle birlikte eğitim camiamızın yanında olmayı sürdüreceğiz. Bu süreçte öğretmenlerimizden tek talebimiz, öğrencilerimizi büyük ve güçlü Türkiye vizyonuyla özgüven sahibi bireyler olarak yetiştirmeleridir. Onları sadece bugüne değil yarına da en donanımlı şekilde hazırlamalarıdır.
- Saygıdeğer öğretmenlerim, bu gençler sizlerin eseri olacak. Dolayısıyla yarınları 2053, 2071 biz bu gençlerimizle inşa edeceğiz. Öğrencilerimizden de beklentimiz, devletimizin, ailelerinin ve hocalarının kendileri için yaptığı fedakarlıkların bilinciyle derslerine yoğunlaşmalarıdır.